Rektör Prof. Dr. Yusuf Ulcay, Türkiye’yi öğretmenlerin yetiştireceği fikri, vicdanı ve irfanı hür nesillerle muasır medeniyetler hedefine ulaşacağını belirtirken, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muammer Demirel de, öğretmenlik vasfı bulunmayanların, eğitimin başlangıcında elenebilmesi için mutlaka bir yöntem bulunması gerektiğini söyledi.
Uludağ Üniversitesi’nin öğretmen yetiştiren birimi Eğitim Fakültesi, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde kutladı. Rektör Prof. Dr. Yusuf Ulcay, Türkiye’nin dünyada söz sahibi olması ve arzu edilen refah seviyesine ulaşmasında en önemli rolün öğretmenlere düştüğünü belirterek, bütün öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının Öğretmenler Gününü kutladı.
Öğretmenleri medeniyet inşa eden rehberler olarak değerlendiren Rektör Ulcay, “Dünyada hak ettiğimiz yeri elde etmemiz için üretim-bilgi temelli ekonomik yapının gerekliliğini idrak etmeli ve bunu tüm öğrencilerimize aşılamalıyız. Ancak ve ancak araştırma-öğrenme-uygulama temelli eğitim sistemini hayata geçirerek ülkemizin kalkınmasına katkılar sağlayabiliriz” dedi.
Temelleri 1958 yılına dayanan, 1982’de Eğitim Fakültesi kimliğine kavuşan, ülkemizin en köklü yükseköğretim kurumları arasında yer alan Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde bilgi çağı öğretmenlerini yetiştirmeyi hedeflediklerini kaydeden Rektör Ulcay, “İşinizi severek yapın. Çünkü bu duruş sizleri model alacak çocuklarımız için bir hayat felsefesi olacak derecede önemlidir” uyarısında bulundu.
Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muammer Demirel de konuşmasında, öğretmenliğin dünden bugüne gelişim sürecini anlattı. Dekan Demirel, öğretmenlik vasfı taşımayan gençlerin eğitim fakültelerine girişte ayıklanması gerektiğine işaret ederek, bunun için bir yöntem geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Dekan Prof. Dr. Muammer Demirel, “Eskiden 1970’lerde eğitim fakültelerinde ön kayıtla, mülakatla öğrenci alınıyordu. Mülakat sistemi her iktidarlar tarafından dejenere edildi. Hangi parti derseniz, hepsi yaptı. 1.5 yılda bir hükümet değiştiğine göre, eğitim fakültelerindeki öğrenci profili de aynı şekilde değişti. Aşındırıldığı için ÖSYM sistemine geçildi. En azından başarılı olan girebilecekti. Gelinen aşamada gördük ki, ÖSYM ile almak da faydalı olmadı. Bu ikisinin de sakıncalarını ortadan kaldıracak bir yöntemi bulup geliştirmemiz lazım” dedi.
Törende görevine yeni atanan ve terfi eden öğretim üyelerine cübbeleri giydirildi. Ardından, öğrenciler ve öğretim elemanları Türk ve dünya müziklerinden örnekler sundu ve öğretmenler marşını hep bir ağızdan okudu.
İHA
