Türkiye’de bir üniversitede geliştirilen mobil su arıtma tesisi, ilk defa Kahramanmaraş depreminden etkilenen Adıyaman’da faaliyete koyuldu. Konteyner kente kurulan mobil su arıtma tesisi, günlük 125 metreküp suyu arıtarak içilir duruma getiriyor.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), Kahramanmaraş merkezli çifte depremden etkilenen Adıyaman’a mobil su arıtma tesisi kurdu. DEÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Azize Ayol tarafından bilimsel araştırma projeleri çerçevesinde tasarlanan su arıtma tesisinin tamamı Dokuz Eylül Üniversitesinin öz kaynaklarıyla yapıldı. Ön filtrasyon, aktif karbon, ultrafiltrasyon membran sistemi ve dezenfeksiyon ünitelerini içeren ileri arıtma sistemi, konteyner kentte kalan depremzedelerin ihtiyaçlarına göre tasarlandı. Mobil su arıtma tesisini inceleyen Japon ekip de teknoloji karşısında hayran kaldı.
Ters ozmos üniteleriyle de geliştirilebilen arıtma sisteminin açılışını Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar yaptı. Arıtılarak temiz hale getirilen şebeke suyunu içen Hotar, "Sağ olsun devletimizin üniversitemize verdiği imkanları biz de yaşanan bu büyük afetten sonra tüm ihtiyaç sahipleriyle mümkün olduğunca paylaşmak amacındayız. Daha önce Hatay’daydık. Özellikle sağlıkçılarımız Hatay’da ilk günden itibaren bulundular. Daha sonra inşaat mühendisi hocalarımız alanda dolaştılar. Tüm ihtiyaç duyulan binalarda belirli tespitler yaptılar" dedi. Çevre mühendisliği tarafından yapıldı
Suyun içilebilir hale getirilmesi için harekete geçtiklerini söyleyen Prof. Dr. Nükhet Hotar, "Bugün de burada bizim üniversitemizin de bir ilk uygulaması olan, bir anlamda buluşunu hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. İnşallah bu noktada, su hayattır, su kadar değerli bir gıdayla değerli bir noktadan insanlara dokunabilmenin bir yolunu bulmuş olduk. Azize Ayol hocamız çevre mühendisliğinden bir ileri arıtma sistemi geliştirdi" ifadelerini kullandı. Günlük 125 metreküp suyu arıtıyor
Mobil su arıtma tesisinde günlük 125 metreküp suyun arındırılabildiğini söyleyen Hotar, "Afet sebebiyle içilecek suların şu an için en azından niteliğinde zaman zaman sıkıntı oluşabilmekte. Bunu ortadan kaldırıp güvenle su içebilmek, yemeklerde kullanabilmek el yüz yıkayıp diş fırçalayabilmek amacıyla 125 metreküp günlük bir üretime başladı. Hocamızla biz bunu epeyce konuştuk, bazı uygulamalarda 2 litrelik bir arıtma bile çok değerli. Aslında su çok değerli ama bu kadar orana, bu kadar metreküpe ulaşmış bir su çok daha değerli" diye konuştu. Farklı kaynaklardan alınan su arıtılabiliyor
İleri teknolojiyle oluşturulan güvenli bir sistem olduğunu belirten Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, "Dediğimiz gibi ileri arıtma yöntemleriyle ve biraz daha ilerleyen zamanda ters ozmos sistemini kullanarak hem şehir şebekesinden gelen suyu hem de başka bir su kaynağından gelen suyu güvenli bir şekilde kullanımını sağlamak üzere bu ünitemizi oluşturduk. İçinde ileri teknolojiden tam güvenli anlamda çalışan bir sistem kuruldu. Hatta hocamızın verdiği bilgiye göre bir süre önce bir Japon ekip de gelip ziyaret etmiş. Hani biz diğer ülkelere hep örnek gösteririz çok ilerideler diye, doğru ileri oldukları tabii ki konular var ama biz üniversitemiz adına bu noktada bir ilk olduğumuz için, böyle bir değer katabildiğimiz için, insanlara suyla dokunabildiğimiz için kendi adımıza şu an için çok mutluyuz. İnşallah kaynaklarımızı kullanarak başka alanlarda da dokunmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Suyun çok değerli olduğunu söyleyen Hotar, "Bu yaşanan adeta bir anlamda kıyamet gibi afette biz de bir kamu kurumu olarak devletimize destek olmak adına tüm imkanlarımızla buradayız. Ama bir kez daha altını çizmek istiyorum bu bizim su arıtma ünitemiz bir ilk ve çok değerli çünkü su hayattır. Hani aç bile daha uzun süre yaşanıyor ama susuz yaşanmıyor tüm canlılar için. Bu noktada üniversitemizin bir katkısı olduysa, çok ciddi anlamda olduğunu da düşünüyorum. Emek veren herkesin eline sağlık. Biz de iyi ki bunu yapabildik, iyi ki böyle bir şeye destek verip bir şeyin ucundan tutabildik diyorum. İnşallah bundan sonra da çalışmalarımız bu anlamıyla devam edecek" ifadelerine yer verdi.