Hürriyet'in haberine göre; Türkiye’de bunun üzerine ÖTV ve KDV eklendiğinde zaten benzinli araçlardan yüksek olan dizel araçların fiyatlarında büyük bir artış olacak. Bu maliyetin özellikle 2017 model araçlarda ortaya çıkması ve dizel satışları düşürmesi bekleniyor.
VOLKSWAGEN’in ABD’de karbon emisyon skandalı, dizelin geleceği için büyük tehdit unsuru olurken özellikle küçük dizel araçların bu kriz sonrasında müzelik olabileceği konuşulmaya başlandı. 11 milyon araca yerleştirdiği yazılımla, karbon emisyon oranlarında hile yaptığını itiraf eden dünyanın en büyük otomobil üreticilerinden Volkswagen’in yarattığı krizle ilgili tartışmalar devam ederken, Avrupa ve Amerika’da başlayan tepkiler, dizel yakıtların kaderini ciddi şekilde etkileyecek.
Dün Hürriyet Enerji Muhabiri Merve Erdil’in sorularını yanıtlayan Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, dizel otomobil testlerinin bundan sonra sıkılaşacağını ve şirketlerin beyanına bakmaktan ziyade, çok daha ciddi testlerden geçileceğini söyledi. Birol, “Bu skandal dizel konusunda ciddi soru işaretleri yarattı. Dizelle çalışan otomobillerin geleceği konusunda bir belirsizlik ortaya çıkacak” yorumunu yaptı. Birol’un bu yorumu aralık ayında Paris’te yapılacak Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği zirvesinde otomotiv sektörüne ilişkin çok önemli kararlar verileceğinin de sinyalini vermiş oldu.
HİSSELERİ HIZLA DÜŞÜYOR
Fatih Birol’un söylediği gibi VW skandalından sonra artık dizel otomobillere ilişkin düzenleyicilerin daha sert emisyon testleri ve daha fazla tetkikler yapacağı ortada. Açıklamalar da bunu gösteriyor. Bu da temiz bir dizel araç üretiminin maliyetini çok fazla artıracak. Eğer maliyetler artarsa doğal olarak araç fiyatları ve buna bağlı olarak tüketilerin ödediği fiyatlar artacak. Peki bu yoğun rekabette bu fiyat artışları tüketici tercihlerini değiştirebilir mi? Cevap: Evet. Şöyle bir son 20 güne baktığımızda Volkswagen’in hisseleri 18 Eylül’den itibaren yüzde 40’a yakın düşerken, dizelin geleceğine ilişkin kaygılar BMW, Mercedes, PSA (Peugeot-Citroen) Grubu ve Renault gibi dizel araçlarda güçlü markaların hisselerinde de kayıplar yaşanmasına sebep oldu.
DİZELİ AB DESTEKLEDİ
Sebebi açık. Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ve düzenleyicileri, benzin araçların dizelden daha fazla karbondioksit salınımına sebep olduğu için dizel araçlara önemli destekler vermiş ve bu sayede yukarıda adı geçen dev otomotiv firmaları dizel araç teknolojileri için milyarlarca Euro’luk yatırımlar yapmışlardı. Bu sayede son 10 yılda Avrupa’da dizel araçların pazar payı ortalama yüzde 53’e çıkmış, Fransa gibi bazı büyük ülkelerde bu oran yüzde 80’lere ulaşmıştı. Ancak VW skandalıyla birlikte otomotiv sektörü uzmanları ve araştırma şirketleri şimdiden 2022 yılında Avrupa’da dizel araçların payının yüzde 35’e ineceğini öngörmeye başladı. Evet emisyon skandalıyla birlikte dizel konusunda daha sert kararlar alınacağı ortada. Avrupa Komisyonu, hem benzinli hem dizel araçların karbondioksit ve nitrojen oksit salınımları için yeni testler yapılacağını ve bunların sıkı denetleneceğini açıkladı. Ayrıca 2017 yılından itibaren portatif yani nitrojen oksitlerin denetimi için yol testlerinin yapılacağını da net bir şekilde dile getirdi.
OTOMOTİV üreticilerinin, Avrupa’da eylül ayından bu yana tüm araçlar için zorunlu hale gelen EURO 6 standartlarını yakalamak için araç başına yaptıkları emisyon iyileştirme maliyeti yaklaşık 1300 Euro. Yani mevcut EURO 5 normundaki araçlardaki emisyon oranlarını EURO 6 seviyesine getirmek için araç başına bu yatırımı hali hazırda yapmış durumdalar. Analistler, VW skandalının ardından artan denetim ve sıkılaştırılan kurallar sonucu 2017 yılına kadar bu maliyetin üzerine en az 200-300 Euro daha ekleneceğini belirtiyor. Bu da istenilen emisyon oranını yakalamak için araç başına maliyetleri 1600 Euro’ya çıkartıyor. Avrupa’da küçük dizel otomobil fiyatlarının 10 bin Euro’dan başladığı düşünülürse 1600 Euro’luk bu ek maliyet ciddi fiyat artışlarını beraberinde getirecek. Bu da Fiat, Peugeot, Renault ve Volkswagen gibi düşük kâr marjlarına sahip küçük ve orta sınıfta dizel araç üreticileri için ciddi bir sıkıntı yaratacak. BMW, Mercedes ve Audi gibi lüks otomobil üreticileri daha yüksek kâr marjına sahip olduğu için bu maliyet artışını belki daha rahat abzorve edebilecek ama küçük araç üreticilerinde aynı durum geçerli olamayacak. Bu da küçük dizel araçların sonunun bu maliyet artışı sonrası müzede biteceği ve benzinli araçlara kayma olacağı yorumlarına sebep oluyor. Bu da Avrupalı otomotiv üreticilerinin yakın bir gelecekte motor fabrikalarını dizelden benzine çevireceğini ortaya koyuyor. Tabi bir çok uzman ve analist bunun tam tersi açıklamalar yaparak, Avrupa’da dizel satışlarının ağırlığı göz önüne alındığında şu an için ‘Dizel ölecek’ demenin doğru olmadığını, bir çok firmanın istenen kurallarda dizel otomobil üretmeye devam edeceğini belirtiyor.
Skandal dizel motor Türkiye’ye uygunmuş
Doğuş Otomotiv dün sabah yaptığı bir duyuruyla ülkemizde satılan ‘EA 189 EU5’ kodlu dizel motorlu araçlar da dahil olmak üzere Volkswagen grubunun emisyon skandalında adı geçen modelleri de dahil olmak üzere tüm araçlarının ülkemiz mevzuatlarına uygun olduğunu açıkladı. Doğuş Otomotiv şu açıklamayı yaptı: “Volkswagen AG tarafından yapılan açıklama üzerine kamuoyu bilgisinde olan EA 189 EU5 motor tipindeki dizel araçlar ile ilgili olarak Doğuş Otomotiv’in açıklamasıdır: Volkswagen Grubu markaları tarafından yapılan açıklama uyarınca; etkilenen araçlar dahil olmak üzere Türkiye’de satışa sunulan tüm araçlarımızın ülkemizin resmi mevzuatlarına, sürüş ve yol güvenliğine uygun olduğunu belirtiriz. Üretici firmaların devam eden çalışmaları doğrultusunda teknik güncellemeler yapılabilecektir. Gelişmelerle ilgili müşterilerimizle iletişime geçilecektir.”
Türkiye’de çevre değil fiyat vuracak
DÜNYANIN gündemine oturan emisyon skandalına ilişkin Türkiye’de ülke yönetimi Çevre Bakanlığı’ndan ‘Ne olduğunu öğrenip nasıl bir hareket planı uygulanacağına bakacağız’ şeklinde bir açıklamadan öteye geçilmezken Fransa, İsviçre, ABD, Güney Kore gibi ülkeler alarma geçirip satışları durduran motorların ülkemiz mevzuatlarına uygun olması hâlâ 3’üncü dünya ülkesi statüsünde olduğumuzu ortaya koydu. Ancak Türkiye’de çevre mevzuatları açısından bir sıkıntı yaşamayan dizel motorlara ilişkin, maliyet artışları en büyük sıkıntıyı yaratacak. EURO 6 maliyetinin artması önümüzdeki dönemde dizel araçlara fiyat yansıması olarak yansıyacak bu da bu sınıftaki araçların pazar payına büyük bir darbe olacak gibi gözüküyor.
Musk: Dizelin limitleri doldu
ÖZELLİKLE PayPal, Tesla Motors ve SpaceX gibi öne çıkan girişimleri nedeniyle öne çıkan ABD’li çılgın işadamı Elon Musk, son yıllarda özellikle yüksek menzilli elektrikli otomobilleriyle dev firmalarının en büyük rakibi oldu. Frankfurt fuarında lüks markaların hemen hepsi, ‘Tesla savaşçısı’ yorumlarına sebep olan yeni nesil elektrikli modellerini sergiledi. İşte tam bu noktada dünyada Volkswagen’in emisyon skandalı patlayınca Elon Musk’un elektrik teknolojisine yönlenmesinin ne kadar doğru bir viz yon olduğu ortaya çıktı. Dünyada gerçek ‘Iron Man’ olarak da nitelendirilen Musk’un VW skandalıyla ilgili yorumu da bu vizyonu ortaya koyar nitelikte. Musk, “Volkswagen, bize dizel ve benzinli motorların gerçekten yapabileceği limiti gösterdi. Bu limitin sonuna ulaştık. Artık dünyada yeni jenerasyon teknolojiye geçmenin zamanı geldi. Bu da elektrik motorları olacak” yorumunu yaptı.
Biyolojik savaşa hazır!
GÜNÜMÜZDE elektrikli otomobil denildiği zaman akıllara gelen ilk firma olmayı başaran ve Model S ailesiyle yüksek performans tutkunlarını dahi kendisine hayran bırakan Tesla, yaklaşık iki yıldır konuşulan, birçok defa konsept hali görüntülenen ve gecikme yaşayan SUV sınıfı elektrikli otomobil modeli Model X’i geçen hafta tam da Volkswagen skandalının ortasında resmi olarak duyurdu. Model S’in önden ve arkadan sıkıştırılmış hali gibi görünen Model X, bu sayede yükselen tavanıyla özellike geniş ailelere çok daha konforlu bir yolculuk sunabiliyor. Aile aracı gibi görünsede 0’dan 100 km’ye hıza sadece 3.2 saniyede çıkan araç bugün bir çok spor otomobilden bile daha iyi performans sağlıyor. Tesla tarafından açıklanan verilere göre tam dolu batarya ve ekonomi sürüş modlarında 414 km menzili bulunan yeni Model X, Model S ile aynı bataryayı kullanmasına rağmen gövde yapısıyla nedeniyle biraz daha az mesafe kat edebiliyor. Kokpit tasarımını ve gözü alan büyük dokunmatik ekranını Model S’den alan SUV sınıfının elektrikli temsilcisi Model X, ön kapılarını normal, arka kaplarını ise şahin gibi yukarıya doğru açabiliyor. Falcon olarak adlandırılan kapılar açıkken özellikle önden bakıldığı zaman kendisine hayran bırakan SUV, üç sıralı koltuk dizilimi sayesinde aynı anda yedi kişinin yolculuk yapabilmesine imkan tanıyabiliyor.
Model X’in devrim niteliğindeki bir başka özelliği ise biyolojik silah tehdidine karşı kendini savunuyor olması. Aracın tanıtımları sırasında Elon Musk sistemden bahsetti. Buna göre konsolda bulunan ve üzerinde uluslararası biyolojik tehlike simgesi olan düğme, gerektiği zaman aktif edilerek bu savunma sistemini devreye sokuyor. Musk, Tesla Model X’lerin her an her tehlikeye göğüs germesi gerektiğini dile getiriyor. Herhangi bir biyolojik saldırı esnasında bu sistem sayesinde üç adet aktif karbon katmanı havalandırması içeriye sızmakta olan hidrokarbon, sülfür ve amonyağı absorbe ederek nefes alınabilir temiz bir hava sahası oluşturuyor.