DOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Kahraman, yaptığı yazılı açıklamada, atık su arıtma tesisinden oluşan arıtma çamurlarının mevzuata uygun bertaraf edilmesi için geçen sene başlanan projede sona gelindiğini bildirdi.
Kahraman, bu çalışmanın Türkiye'de Organize Sanayi Bölgelerindeki (OSB) atık yönetimi için bir ilk olduğunu belirterek, "2014 yılında özel bir işletme ile protokol yapılmış, yasal mevzuat çerçevesinde DOSAB Atıksu Arıtma Tesisi içerisine Arıtma Çamuru Bertaraf Tesisi kurulmuş ve yasal izinler alınmıştır. Anlaştığımız firma, çevre için çözüm üretme vizyonundan hareketle 7 yıl süren Ar-Ge çalışmaları sonucunda arıtma çamurlarının bertarafına yönelik bir sistem tasarlamıştır. Sistem kendi tasarımları olup yüzde 100 Türk teknolojisidir ve diğer tüm yöntemlerden farklıdır. Sistem, diğer sistemlerin birkaç adımda yaptığı işi tek adımda yapabilmesinin yanında, yerinde çözüm sunan, bakımı kolay ve geri dönüşüm eklemesine uygundur. İşletme 'akışkan yataklı reaktörde arıtma çamurlarının bertarafı' konusunda faaliyet göstermekte olup, 'Çevre Kanununca Alınması Gereken İzin ve Lisanslar Hakkında Yönetmelik' kapsamında geçici faaliyet izni almıştır" ifadelerini kullandı.
Arıtma çamurlarının çevresel bakımdan önemli bir sorun olduğuna değinen Kahraman, bunu çözmekten mutluluk duyduklarını vurguladı.
Bu tesis sayesinde arıtma tesisinden çıkan çamurların yakılarak bertaraf edileceği, sağlanacak buhar ile elektrik üretileceği bilgisini veren Kahraman, "Bu proje ile DOSAB, yerli teknolojileri destekleyerek, bu ve benzeri projelerde milyonlarca doların yurtdışına gitmemesine de katkı koymuştur" değerlendirmesinde bulundu.
Kahraman, DOSAB Atıksu Arıtma Tesisi'nin, 70 bin metreküp/gün kapasiteyle 2007 yılının nisan ayında hizmete girdiğini hatırlatarak, DOSAB'daki işletmelerden kaynaklanan evsel ve endüstriyel nitelikli atık suların uzun havalandırmalı biyolojik arıtma tesisinde arıtıldığını aktardı.
- GÜNDE 15 BİN METREKÜP SU GERİ KAZANILACAK
DOSAB'ın çevre odaklı önemli bir yatırımının da su geri kazanımı konusunda olduğuna işaret eden Kahraman, şu ifadeleri kullandı:
"25 bin metreküp/günlük arıtma tesisinin kurulumu için çalışmalarını tamamlayan DOSAB, Membran Biyoreaktör (MBR) olarak planlanan tesisinden çıkan suyu, reverse osmoz veya nano filtrasyon gibi ileri arıtma teknolojisine tabi tutarak geri kazanacak. MBR tesisinin kurulumunu 2016 yılında tamamlayacağız. İkinci aşama olarak 2017'de bu tesisten tesisten elde edilen su, reverse osmoz ya da nano filtrasyon gibi ileri arıtma teknolojisine tabi tutularak günde 15 bin metreküp geri kazanım sağlanacak. Geri kazanılan su, DOSAB'ın bir diğer büyük projesi olan Buhar ve Elektrik Üretim Tesisi'nde kullanılacak suyun da kaynağı olacak. Böylelikle çevreci bir yaklaşımla DOSAB Buhar ve Elektrik Üretim Tesisi’nde yer altı suyu kullanılmayacak. MBR tesisi kurulumunda en önemli adım olan doğru membran seçimi için DOSAB tarafından oldukça titiz bir çalışma yürütüldü. 4 dünya devi firma olan Microdyne Nadir, Koch (Almanya), Kubota (Japonya) ve GE Power&Water (ABD) ile proje için DOSAB Arıtma Tesisi'nde pilot ölçekli tesisler kuruldu, 6 ay testler yapıldı. Böylece, bu ay çıkacağımız ihale ile yapılan çalışmalardan elde edilen veriler doğrultusunda kurulması planlanan MBR tesisi için en uygun membran modüllerini seçebileceğiz."
- ÇED KARARI BEKLENİYOR
Ferudun Kahraman, DOSAB Buhar ve Elektrik Üretim Projesi'ne de değindi.
Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporuyla ilgili sürecin bugünlerde olumlu tamamlanmasını beklediklerini ve bu yatırımla ilgili finansmanlarının hazır olduğunu bildiren Kahraman, şunları kaydetti:
"Üç yıl içinde tamamlayacağımız tesis, kredi öderken dahi buhar ve elektrikte hali hazırdaki fiyatlara göre önemli oranda avantaj sağlayacak, rekabet üstünlüğü getirecektir. 2015, DOSAB'ın kuruluşunun 25'inci yılı. Bu yıl bitmeden ihaleye çıkıp DOSAB tarihinin en büyük ve önemli yatırımını hayata geçirmek istiyoruz. Çevreyi kirleten değil, temizleyen bir rehabilitasyon projesi yapıyoruz çünkü bölgemizde ağırlıklı tekstil sektöründeki firmalarımızın kömür ve doğalgazla çalışan 103 buhar kazanı var. Bölgede zaten bir üretim var. Bu üretimin üzerine ilave bir tesis kurmuyoruz. Bu üretimleri sonlandıracak, onların yerini alacak bir tesis kuruyoruz."