Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinde 21 Ekim günü görülen duruşmada Fedai Varan ’müebbet hapis cezasına’ çarptırıldı. Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı, eski eşi Emine Bulut’u 10 yaşındaki kızı F.B.V’nin gözü önünde boğazından bıçaklayarak öldüren Fedai Varan’ın yargılandığı ve müebbet hapisle cezalandırıldığı karara, istinafta itirazda bulunuldu.
Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği gerekçeli kararda, sanık Fedai Varan’ın (43) eski eşi Emine Bulut’a (38) yönelik ’canavarca hisle adam öldürme’ suçundan dava açılmışsa da yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre eylemin ’kasten öldürme suçu’ kapsamında kaldığını ve ’müebbet hapis cezası’ ile cezalandırılmasına karar verdi.
Fedai Varan’ın Emine Buluta karşı eylemleri ’canavarca hisle adam öldürme ve tasarlayarak adam öldürme’ suçu kapsamında değerlendirilmediği yönde verilen kararın devamı şu şekilde:
"Sanığın eylemini küçük F. B’nin gözünün önünde gerçekleştirmesi, Emine Bulut’un kendisini
sakinleştirmeye çalışmasına rağmen eylemini gerçekleştirmesi, suçun bıçakla ve birkaç kez vurmak
suretiyle işleniş biçimi, sanığın olaydan sonraki kullandığı anlaşılan "kahpeyi öldürdüm" ve "mal
kestim" şeklindeki beyanları, Emine Bulut’un babasını tehdit edip hakaret etmesi dikkate alındığında
sanığa verilen cezada TCK 62 kapsamında iyi hal indirimi uygulanmamış ve aşağıdaki gibi hüküm
kurulmuştur.
Her ne kadar sanık Fedai Varan hakkında maktül eski eşi Emine Bulut’a yönelik ’tasarlayarak ve
canavarca hisle adam öldürme’ suçundan cezalandırılması istemi ile mahkememize kamu davası açılmış ise de yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre eylemin ’kasten öldürme’ suçu kapsamında kaldığı anlaşılmakla; sanığın suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, failin amaç ve saiki ile failin kasta dayalı kusurunun ağırlığı dikkate alınarak eylemine uyan TCK’nun 81/1 maddesi uyarınca kanunen ’müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına’ sanığın iddiası haricinde maktül Emine Bulut’tan kaynaklanan haksız tahrik oluşturan herhangi bir söz veya davranış olmadığı anlaşıldığından dolayı sanık hakkında TCK 29. maddesi gereğince haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına sanığın olaydan sonraki beyan ve davranışları, suçun işleniş biçimi ve şekli dikkate alınarak, cezanın sanığın geleceği üzerindeki muhtemel etkileri nazara alınarak sanık hakkında TCK’nın 62 maddesinin takdiren sanık hakkında başkaca artırım ve indirim maddesinin uygulanmasının yer olmadığına, sanığa verilen hapis cezanın; kısa (bir yıl veya daha az) süreli olmaması nedeniyle 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 50. maddesi ile, seçenek yaptırımlara çevrilmesine yer olmadığına, Sanık hakkında verilen hapis cezası iki yıldan fazla olduğundan, 5271 sayılı CMK’nın 231/5, 5237 sayılı TCK’nın 51. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildi."
(İHA)
