Cumhurbaşkanı Erdoğan "Yeni Anayasa" konulu toplantıda konuştu. Erdoğan konuşmasında milletin Anayasa için hazır olduğunu söyledi. Başkanlık sistemiyle ilgili de konuşan Erdoğan, ' Sandıktan çıkan Cumhurbaşkanı'nın bir kenarda oturmasını bekleyenler bu milleti tanımıyor, siyaseti de bilmiyor demektir. ' diye konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle;
* Bu tür toplantılarla çalıştaylar tüm kesimleri içine alan Yeni Anayasa süreci hızla olgunlaşacaktır.* Demokrasiye inanan herkesin milletin talebine saygılı olması gerekir.
* Milletimiz sivil toplum kuruluşları aracılığıyla artık konuya el koymuştur.
"İTHAL ÜRÜNLERLE YÖNETİLDİK"
* Bugüne kadar kullanılan anayasayaların hepsi ithaldir, yerli değildir. Şimdi biz yerliye, milliye dönmeliyiz. Biz yeni anayasa dedikçe birileri bundan ciddi anlamda rahatsız oluyor. Yani mevcut anayasadan memnunlar.
"MEVCUT ANAYASA'NIN ISLAHI MÜMKÜN DEĞİLDİR"
* Mevcut anayasa sürekli değiştirilen ıslahı mümkün olmayan bir metin konumundadır.
* Anayasa metinleri bir toplum sözleşmesidir. Oysa ki bizdeki bir dayatmadır. Mevcut anayasa artık bu vücuda dar geliyor. Yeni anayasa ne kadar geniş bir katılımla inşa edilirse tatbiki de o derece güçlü olur.
* Yeni anayasa ruhuyla diliyle milletimiz tarihini kültürünü yansıtan bir anayasa olmalı, Bu anayasaya baktığımızda millet kendini görmeli, tarihini görmeli.
* Yeni anayasanın yapımında uslübu çok iyi belirlemeliyiz. 2011'deki uslübun sonuç vermediğini gördük.
"MİLLET HAZIR"
* Yeni anayasa yazımı için millet hazır da seçkinler hazır değil.
* En çok tartışılacak konu hiç şüphesiz ki güçler ayrılığı mesele olacaktır. Yasama organı olan Meclis'imiz gazi bir Meclis'tir. Parlementer sistemin ülkemizde miadını doldurduğunu düşünüyoruz.
* Şu yanlışı peşinen düzeltmek istiyorum. Başkanlık Sistemi Tayyip Erdoğan'ın kişisel meselesi değildir. Bu meseleyi Cumhurbaşkanlığım zamanında, Başbakanlığım zamanında da konuştum, Belediye Başkanlığı zamanımda da konuştum.
* Bugün Türkiye tarihinde ilk defa milletin kendi tercihi olarak milletin yeni anayasasını ve başkanlık sistemini tartışabilmektedir. Bu bile başlı başına bir kazançtır. Yapmamız gereken milletin başkanlık sistemi konusunda bilgilendirilmesi önem arz ediyor.
"SANDIKTAN ÇIKAN CUMHURBAŞKANI BİR KENARDA DURAMAZ"
* Başkanlık sistemi ile ilgili önemli bir avantajımız, Cumhurbaşkanı'nın doğrudan millet tarafından seçilmiş olması. Seçimle gelen cumhurbaşkanının sembolik konumda bulunması düşünülemez. Meclis'in seçtiği Cumhurbaşkanlarının da siyasi gündemin dışında kaldığını da söyleyebilmemiz mümkün değil. Kendimizi kandırmayalım, bizzat 2003-2007 yılları arasında tecrübe ettik. Sandıktan çıkan Cumhurbaşkanı'nın bir kenarda oturmasını bekleyenler bu milleti tanımıyor, siyaseti de bilmiyor demektir.
* Seçilmiş Cumhurbaşkanı ve Başbakan'la bu işin yürümesi fevkale güçtür. Hadi biz uyumlu biçimde çalışıyoruz ama aynı siyasi gelenekten gelmeyen Cumhurbaşkanı ile de ben çalıştım. Ne getirdiğini, götürdüğünü biliyorum. Damdan düştüm. Yarın değişik siyasi anlayışlardan iki kişi olursa bu nasıl yürüyecek?
"KARAR ASİL OLAN MİLLETE BIRAKILMALI"
* Benim teklifim, kararım milletimize bırakılmasıdır. Nihai kararı vekiller değil asil olan millet vermelidir.
* Bizdeki mevcut sistem dalgalanmalara, krizlere çok açık. Bunun bedelini millet olarak ödüyoruz. 1994 ve 2001 krizleri, dünyada sorun yaşanmayan ama bizim ülkemizde ortaya çıkan krizlerdir. Buna rağmen 2008 yılındaki dünyayı sarsan kriz istikrarlı Türkiye'ye teğet geçmiştir.
* 7 Haziran'dan sonra koalisyon zeminini fırsat bilen yamyamlar ülkemizi kan gölüne çevirdi.
* Devlet içinde devlet kurmaya çalışanların dünyayı başlarına yıkarız, bunun böyle bilinmesi lazım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Arif Nihat Asya'nın "Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor" şiirinden bir kısmı okudu:
Şehitler tepesi boş değil,
Biri var bekliyor.
Ve bir göğüs, nefes almak için;
Rüzgar bekliyor.
Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye;
Yattığı toprak belli,
Tuttuğu bayrak belli,
Kim demiş meçhul asker diye?
Allah'ın izniyle ülkemizin 2023, 2053 ve 2071 vizyonumuzu hayata geçireceğiz.