USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Siyaset

Erdoğan: "Ülke olarak büyük bir değişimden geçiyoruz"

Türkiye'nin bulunduğu coğrafyanın terör örgütleri üzerinden dizayn edilmek istendiğini söyleyen Erdoğan, "Yüzyıl önce Arapça konuşan, faaliyet gösterdiği yerin insanları gibi giyinen Lawrence vardı. Bugün de cübbeli, sakallı, hoca ve alim kılıklı modern Lawrenceler aynı şeyi yapıyor" dedi.

Erdoğan:
27-03-2017 17:45
Google News

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Abdi İpekçi Spor Salonu'nda 4.TÜGVA Gençlik Buluşması programına katıldı.

Burada bir konuşma yapan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Bizim arzumuz gençliğin molotofla taşla değil, bilgisayarla kitapla dolaşmasıdır. İnsana sarf malzemesi gibi bakan ideolojilere prim vermeyen bir gençlik yetişsin istiyoruz.

Ölümü, öldürmeyi ve şiddeti kutsayan ideolojilere prim vermeyen bir gençlik yetişsin istiyoruz. Derdimiz o. Bu öyle bir gençlik olmalı ki hangi siyasi görüşe mensup olursa olsun, hangi fikri savunursa savunsun okumalı, araştırmalı, sorgulamalı, zihnini birilerine asla kiraya vermemeli. Pensilvanya'ya kiraya verenler gibi olmamalı. Adam profesör ama maalesef kiracı. Ondan bir şey olmaz. Onlarla ilgili Peyami Safha'nın güzel bir sözü var ama bu toplulukta bu ifadeyi kullanmak istemem. 

Dünya yeni bir dönüşüm dalgasıyla sarsılıyor. Biz de ülke olarak büyük bir değişimden geçiyoruz. Siz de tarihin dönüm noktalarından birine şahitlik ediyorsunuz. Suriye'de 1 milyon kardeşimiz hayatını kaybetti. 3 milyonu ülkemizde olmak üzere birçok Suriyeli başka ülkelere göç etti. Halep'te kardeş kardeşi katlediyor. Son bir umutla kendilerini Avrupa'ya atan mültecilerin karşılaştıkları insanlık dramları hepimizi yürekten yaralıyor.

Avrupa'nın ulvi değerleri diye parlatılan kavramların, bizzat o değerlerin sahipleri tarafından çiğnendiğine, ayaklar altına alındığına şahit oluyoruz. Eşref-i mahlukat olan insana ruh katan, ona yaşama gayesi veren her ne kadar ilke varsa hepsinin içinin boşaltıldığı günler yaşıyoruz. Bu süreçte öne çıkan DEAŞ, YPG gibi terör örgütlerinin, FETÖ gibi ihanet çetelerinin en büyük zararı Müslümanlara verdiklerini görüyoruz.

Nasıl bir asır önce coğrafyamızdaki ülkemizin sınırları kanla, gözyaşıyla ve fitneyle çizilmişse bugün de aynısı terör şebekeleri üzerinden yapılmak isteniyor. Yüzyıl önce Arapça konuşan, faaliyet gösterdiği yerin insanları gibi giyinen Lawrence vardı. Bugün de cübbeli, sakallı, hoca ve alim kılıklı modern Lawrenceler aynı şeyi yapıyor. Bir asır evvel Sykes ile Picot arasında yapılan gizli anlaşmalar vardı, bugün de kapalı kapılar arkasında süren kirli pazarlıklar var.

Ey Kılıçdaroğlu sen o 15'leri gördün mü? Gazi Mustafa Kemal'in partisinin başıyım diyorsun, ne diyor Gazi Mustafa Kemal, 'Gençler cumhuriyeti size emanet ediyorum' diyor.

Orada F-16'lar karşısında yılmayan gençler vardı. Tankların karşısında yılmayan gençler vardı. Helikopterlerden atılan o mermiler karşısında yılmayan gençler vardı ama Kılıçdaroğlu, sen neredeydin? Atatürk Havalimanı'nda kaçıyordun. Halbuki biz seninle Atatürk Havalimanında buluşabilirdik ama yoktun.

Destan yazan gençliği ben karşımda görüyorum. Hepiniz bir hilal uğruna yola çıkmış gençlersiniz. Bir hilal uğruna 15 Temmuz'da 249 güneşimizin batışına şahitlik ettik. Biliyoruz ki bizde daha nice 249 güneş var. Milletimiz o gece tankların altında ezildi, helikopter ateşinin altında can verdi ama namusunu çiğnetmedi. Ben elinde silahıyla duran kalleşin üzerine giden Safiye kardeşimi unutabilir miyim? Nene Hatun'un torunları farklıdır.

Bizim genç kızlarımızı üniversite kapılarının önünde boynu bükük bekletmediler mi? Şu anda işte bu cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine karşı çıkanlar, dün üniversite önlerinde bizim başörtülü kızlarımızı boynu bükük bekletenlerin ta kendileriydi.

İkna odalarını kuranlar onlardı, ikna odalarında bizim kızlarımızı inim inim inleten onlardı. İşte ben de o kızlardan iki tanesinin babasıyım. Ama onların öyle bir derdi yok, onların öyle bir sorunu yok. Ama bizim öyle bir sorunumuz vardı. Biz damdan düştük. Damdan düşetek bugünlere geldik. Biz özgürlük, hak ne demek biliriz. 

İsviçre'de posterimi devasa yapıp şakağıma silah dayayanlar kimse bunlar burada da işbirliği yaptılar. Hayır diyenler kim? Kandil, İmralı, Pensilvanya onlar hayır dediğine göre biz doğru yoldayız. Benim bakanım Avrupa'ya gidecek uçuş izni vermiyorlar. Hollanda'da arabaya mahkum ediyorlar. Hani bunlarda kadın hakları vardı? Bunlar dürüst, samimi değil.

Bunlar cahiliye dönemini yaşıyorlar. Kız çocuklarını diri diri gömenlerin devamıdırlar. Genç kızlarımız artık üniversite kapılarında boynu bükük beklemiyorlar. Daha da olacak, hak yerini buluyor. Üniversite harçları gençlerimiz ve aileleri için kabusa dönüşmüyor. Gençlerimiz baskı görmeden özgürce eğitim hayatına devam ediyorlar. 

18 yaşındaki gençler emekli olup maaşlarını alacak diyor. Bunlarda yalan gani çünkü bu zat bir yalan makinesidir, akşam başka sabah başka. Utanmadan sabah öğle akşam benle uğraşıyorlar diyor. Uğraşılmayacak gibi değil ki. Yaşlı amcalara gidip onları kandırmaya çalışıyor. Yaşlı amca bana bunları anlatma diyor.

Binali Yıldırım ve Devlet Bahçeli'ye teşekkür ediyorum. Parlamentoda görevlerini yaptılar. Şimdi milletçe biz görevimizi yapmalıyız. 3 haftanın sonunda yeni bir milat oluyor. Gençlerimiz inşallah 2019 seçimlerinde parlamento için aday olabiliyorlar."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
Bursa Gazete Manşetleri
PUAN DURUMU TÜMÜ