Erzurum’un Tortum ilçesinde ahşaptan oyma eserlerle adeta çığır açan Aşur Usta’nın elinden çıkan dibekler, yöre insanı tarafından rağbet görüyor.
Anadolu’da yaşayan insan hazineleri bir yandan geçmişten aldıkları mirası geleceğe taşımak için çaba harcarken, bir yandan da sanatın farklı yanlarıyla ortaya çıkardıkları eserlerle sadece gözlere değil gönüllere de hitap ediyor. Erzurum’un Tortum ilçesine bağlı Alapınar Mahallesi’nde yaşan Aşur Taş da bu örneklerden birisi. Ahşap oyma sanatında kendine özgü bir iz bırakan Aşur Usta, asırlık ağaçları titizlikle seçip işliyor. Sandalye, tepsi, bardak, beşik, masa ve peçetelik gibi birbirinden farklı eserler yapan Aşur Usta’nın dibekleri ise dilden dile dolaşıyor.
Mütevazi evinin bahçesinde yıkılmaya yüz tutmuş evlerden topladığı asırlık ağaçları kullanan Aşur Usta, bu yaşlı ağaçlardan en çok da yöre insanının hala kullanmaya devam ettiği dibek yapmayı seviyor. Anadolu’da kadim zamanlardan bu yana taştan ya da ağaçtan yapılan, genellikle tahılın kabuğunu ayıklamada, tahıl ve benzeri şeyleri ezmede yararlanılan dibekler Aşur Usta’nın yetenekli ellerinden Türkiye’nin dört bir tarafına da gönderiliyor.
Mesleğini geleceğe taşıma noktasında hevesli gençlerin olmadığını ifade eden Aşur Usta, gücünün yettiği ve sağlığının elverişli olduğu sürece tahta oymacılığına devam edeceğini belirterek, "Bu mesleği dededen, babadan öğrendim ve geleceğe taşımak için çabalıyorum. Tahta oymacılığı benim için hem bir meslek hem de yaşam tarzı" diye konuştu.
