Prof. Dr. Fazıl Kırkbir, sirke ve karbonat ile test aşamalarına başladığı bulaşık makinesi deterjanına bor ekleyerek doğal bir bulaşık deterjanı üretti.
Wattozz Elektroşok silahı ve Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA) projelerinin ekibinde yer alan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fazıl Kırkbir, eşi ve kayınvalidesinin doğal ürün merakınından ilham alarak doğal bulaşık makinesi deterjanı yaptı. Karbonat ile başladığı deterjan üretme girişimine bor ekleyen Kırkbir, bütün testlerden geçen bulaşık makinesi deterjanını piyasaya çıkardı. KTÜ Teknokent bünyesinde kurulan şirket ile üretime geçen ve ismi ’Borkar’ olarak satışa sunulan deterjanın içerisinde sodyum karbonat, limon tuzu ve bor yer alıyor.
Piyasadaki diğer ürünlerden farklı olarak sabun tozunun bulunmadığı deterjana gelen taleplere yetişemediklerini belirten Prof. Dr. Fazıl Kırkbir, "Eşim ve kayınvalidem doğal ürün kullanmaya çok meraklı. O dönemlerde katıldığım bir seminerde uzaya giden astronotlar idrarlarını su arıtmadan geçirerek içebiliyorlar. Ama aynı su arıtma deterjanı temizleyemiyor. Özellikle petrol türevi, bazı sabun türevleri içeren deterjanları temizleyemiyor. Dolayısıyla kullandığımız bazı detrjanlar çok tehlikeli. Bu ikisi birleşince bizde evde doğal ürünler kullanalım dedik. Önce kayınvalidemin tavsiyesiyle bazı sirke, karbonat ürünleri karıştırarak kullanmaya başladık. Başta çok iyi sonuçlar alamadık. Kimisi çizdi, kimisi buhulanmaya başladı. Daha sonra bir arayış içerisine girdik ve bor ilave ettik. Sonrasında ise bu ürüne ulaştık. Ürünümüzün özelliği piyasada bor katkılı çamaşır makinesi deterjanı da var. Ama içerisinde doğal olmakla birlikte sabun tozu içeriyor. Bizim ürünümüzde sabun tozu dahi yok. İçerisinde sadece karbonat, limon tuzu ve bor var. Bunların hiçbiri normalde insan sağlığına zararlı değil" dedi.
"Yanlışlıkla yenilse bile vücuda zarar vermiyor"
Çocuklar için de güvenli bir ürün olduğuna dikkat çeken Kırkbir "Yanlışlıkla çocuklar tarafından yenilse bile zarar vermiyor. Ben ne kadar doğal olduğunu görmek açısından yedim. Suyu bile çok içseniz böbreklere zarar verirsiniz. Kesinlikle yenecek bir ürün değildir. Zararlı olmamasına rağmen yenilecek bir ürün değil. Ben doğal olması için böyle birşey yaptım ve test ettim" diye konuştu.
"Amacımız sağlıklı tüketim"
Amaçlarının bütün lekeleri çıkartan bir ürün yapmak olmadığını, amaçlarının sağlıklı tüketim olduğunu kaydeden Kırkbir, "Bu ürünün ilk denemeleri tabletle yaptık. Bağımsız bir laboratuvara teste gönderdik. Orada bütün bulaşık makinesi deterjanları test edildi. Orada en yüksek notu alan deterjan 95 puanla petrol türevi içeren bir deterjandı. O bile tam 100 puan alamamıştı. Piyasadaki hiçbir bulaşık makinesi deterjanı kuru yıkanan bulaşıklara yüzde 100 sonuç vermiyor. Amacımız bütün lekeleri çıkartan bir ürün yapalım değil. Amacımız sağlıklı tüketim. Ürünümüz piyasaya çıktı. Bir zincir mağazada satışa çıktı. Birkaç yerin siparişlerini bile yetiştiremiyoruz. Hiç reklam yapmamamıza rağmen talep var. Amacımız ekonomik olmasıydı. Reklama ayıracağımız para yerine üründe indirime gittik. Tüketiciler bu ürünü daha ekonomik elde edebilsinler diye düşündük" şeklinde konuştu.
Wattozz Elektroşok silahı ve Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA) projelerinin ekibinde yer alan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fazıl Kırkbir, eşi ve kayınvalidesinin doğal ürün merakınından ilham alarak doğal bulaşık makinesi deterjanı yaptı. Karbonat ile başladığı deterjan üretme girişimine bor ekleyen Kırkbir, bütün testlerden geçen bulaşık makinesi deterjanını piyasaya çıkardı. KTÜ Teknokent bünyesinde kurulan şirket ile üretime geçen ve ismi ’Borkar’ olarak satışa sunulan deterjanın içerisinde sodyum karbonat, limon tuzu ve bor yer alıyor.
Piyasadaki diğer ürünlerden farklı olarak sabun tozunun bulunmadığı deterjana gelen taleplere yetişemediklerini belirten Prof. Dr. Fazıl Kırkbir, "Eşim ve kayınvalidem doğal ürün kullanmaya çok meraklı. O dönemlerde katıldığım bir seminerde uzaya giden astronotlar idrarlarını su arıtmadan geçirerek içebiliyorlar. Ama aynı su arıtma deterjanı temizleyemiyor. Özellikle petrol türevi, bazı sabun türevleri içeren deterjanları temizleyemiyor. Dolayısıyla kullandığımız bazı detrjanlar çok tehlikeli. Bu ikisi birleşince bizde evde doğal ürünler kullanalım dedik. Önce kayınvalidemin tavsiyesiyle bazı sirke, karbonat ürünleri karıştırarak kullanmaya başladık. Başta çok iyi sonuçlar alamadık. Kimisi çizdi, kimisi buhulanmaya başladı. Daha sonra bir arayış içerisine girdik ve bor ilave ettik. Sonrasında ise bu ürüne ulaştık. Ürünümüzün özelliği piyasada bor katkılı çamaşır makinesi deterjanı da var. Ama içerisinde doğal olmakla birlikte sabun tozu içeriyor. Bizim ürünümüzde sabun tozu dahi yok. İçerisinde sadece karbonat, limon tuzu ve bor var. Bunların hiçbiri normalde insan sağlığına zararlı değil" dedi.
"Yanlışlıkla yenilse bile vücuda zarar vermiyor"
Çocuklar için de güvenli bir ürün olduğuna dikkat çeken Kırkbir "Yanlışlıkla çocuklar tarafından yenilse bile zarar vermiyor. Ben ne kadar doğal olduğunu görmek açısından yedim. Suyu bile çok içseniz böbreklere zarar verirsiniz. Kesinlikle yenecek bir ürün değildir. Zararlı olmamasına rağmen yenilecek bir ürün değil. Ben doğal olması için böyle birşey yaptım ve test ettim" diye konuştu.
"Amacımız sağlıklı tüketim"
Amaçlarının bütün lekeleri çıkartan bir ürün yapmak olmadığını, amaçlarının sağlıklı tüketim olduğunu kaydeden Kırkbir, "Bu ürünün ilk denemeleri tabletle yaptık. Bağımsız bir laboratuvara teste gönderdik. Orada bütün bulaşık makinesi deterjanları test edildi. Orada en yüksek notu alan deterjan 95 puanla petrol türevi içeren bir deterjandı. O bile tam 100 puan alamamıştı. Piyasadaki hiçbir bulaşık makinesi deterjanı kuru yıkanan bulaşıklara yüzde 100 sonuç vermiyor. Amacımız bütün lekeleri çıkartan bir ürün yapalım değil. Amacımız sağlıklı tüketim. Ürünümüz piyasaya çıktı. Bir zincir mağazada satışa çıktı. Birkaç yerin siparişlerini bile yetiştiremiyoruz. Hiç reklam yapmamamıza rağmen talep var. Amacımız ekonomik olmasıydı. Reklama ayıracağımız para yerine üründe indirime gittik. Tüketiciler bu ürünü daha ekonomik elde edebilsinler diye düşündük" şeklinde konuştu.