Ortaca’da, 10 Eylül 2014 tarihinde jandarmayı arayan çiftçi Y.T.Ç., eşi Zehra Çoban’ı evlerine 500 metre mesafedeki tarlalarındaki çalılıklar arasında, av tüfeğiyle vurulmuş halde kanlar içinde bulduğunu bildirdi.
Genç kadının cesedi olay yerinde savcı ve jandarmanın yaptığı incelemenin ardından otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Y.T.Ç. ve akrabası Ö.Ç., jandarmadaki ifadelerinde, genç kadının intihar ettiğini söyledi.
Y.T.Ç. ve Ö.Ç.’nin tedirgin davranışlarından şüphelenen jandarma, kriminal raporlarda, olayda kullanılan tüfeğin Zehra Çoban tarafından ateşlenmediğinin belirtilmesi üzerine soruşturmayı derinleştirdi. 6 ay sonra kendisine yardım ettiği öne sürülen iki akrabasıyla birlikte gözaltına alınan Y.T.Ç., ifadesinde suçunu itiraf etti. Y.T.Ç., başkasıyla yasak aşk yaşadığı şüphesiyle eşini öldürdüğünü ve intihar süsü vermeye çalıştıklarını söyledi. Adliyeye sevkedilen Y.T.Ç. tutuklanırken, iki akrabası ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Y.T.Ç., hakkında ’kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davanın ilk duruşmasında, Y.T.Ç. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
ALDATILMA ŞÜPHESİ VE İYİ HAL İNDİRİMİ
Davanın dördüncü duruşmasında mahkeme heyeti kararını verip, sanık Y.T.Ç.’yi önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Suçun aldatılma şüphesi altında işlenmiş olması ve sanığın duruşmalardaki iyi hali göz önünde bulundurularak ceza, 21 yıl hapse indirildi.