İzmir'de yaşayan 43 yaşındaki Esra Mansuroğlu'nun zayıflamak ve daha iyi bir görünüme kavuşmak için başvurduğu, güzellik merkezinde işlem sırasında vücudu yandı. Açtığı dava sonucu merkez yetkililerinden bir özür ya da yardım bekleyen Mansuroğlu, bir de iftiraya uğradı. Güzellik merkezindeki sorumluya ilgi duyduğu ve bu ilgisi karşılık görmediği için dava açtığı ima edilen Mansuroğlu yaşananlara isyan etti.
DAHA İYİ GÖRÜNMEK İÇİN
2 çocuk annesi ev hanımı Esra Mansuroğlu, 13 Kasım 2018'de. Narlıdere'de güzellik merkezine şubesine başvurdu. Kilo vermek isteyen kadına, bir spor aleti hakkında bilgi almak istediği merkezde ısrarla soğuk lipoliz işlemi yaptırması tavsiye edildi. Bunun yanında, hakkında bilgi almak istediği spor aletiyle yapılacak işlemin de hediye edileceği söylendi. Soğuk lipoliz uygulamasının hiçbir yan etkisinin olmayacağı da söylenen Mansuroğlu bu öneriyi kabut etti. Esra Mansuroğlu, ücretin bir kısmını ödedikten sonra uygulamaya geçildi. Mansuroğlu'nun bel bölgesindeki fazla yağlar bu uygulamayla yok edilecekti. Uygulama sırasında Esra Mansuroğlu'nun vücudunun sol tarafında derin bir yanık oluştu. Canının acıdığını söyleyen ve bunun normal olup olmadığını soran kadına, "Bunun olması normal" cevabı verildi. 40 dakika süren işlem sırasında Mansuroğlu'nun bel bölgesinin birçok yerinde yanıklar oluştu. İşlemi ilk defa yaptırdığı ve görevlinin rahat tavırları nedeniyle belki de oluşan yanıkların normal olduğunu, kendisinin fazla evham yaptığını düşünen Mansuroğlu işlemin ardından evine gitti.
AĞRI KESİCİLERLE GEÇİRDİ
O geceyi ağrı kesicilerle geçiren kadın ertesi gün vücudunda oluşan yanıkların boyutunu görünce merkez sorumlusu Emre A.'ya mesaj attı. Emre A.'ya ile merkezde buluşan Mansuroğlu'na, tanıdıkları bir plastik cerrahtan randevu alındığı söylendi. Merkezden bir görevli eşliğinde hastaneye giden Mansuroğlu, hastanedeki tüm işlemleri kendi sosyal sigortası üzerinden yaptırdı.
HAYATI IZDIRABA DÖNÜŞTÜ
Yaraları için her gün pansuman ve ilaç verildi. Yanıklar yüzünden çok acı çeken kadın emniyet kemeri takamadığı için araç kullanamıyordu. Eczaneye taksi ile gidip geliyordu. 1 ay boyunca 1.5 yaşındaki oğluyla da ilgilenemedi. Ne kucağına alabiliyor ne de bakımını yapabiliyordu. Geceleri vücudunun sol tarafının üzerinde yatamıyordu. Temizlik yapamıyor, duş alamıyordu.
İYİ NİYET BEKLİYORDU AMA...
Yeni Asır'dan Hacer Önoğlu Ülger'in haberine göre; Mansuroğlu bu dönemde mağdur edildiği güzellik merkezi tarafından birkaç kez aranıp çay-kahve içmeye davet edildi. Mansuroğlu da belki mağduriyetinin giderilmesi için çaba gösterirler düşüncesiyle merkeze gitti. İlk gidişinde pansuman masraflarından bahseden kadına hiç bir yardım teklifinde bulunulmadı. İkinci gidişinde doktorun önerdiği yara izi bırakmayan kremi almak istediğini söyleyen kadın, yine bir umursamazlıkla karşılaştı. Üçüncü gidişinde de merkezdeki kimsenin kendisi için çaba göstermediğini, olaydan dolayı mahcubiyet duymadığını anlayan kadın, dava açmaya karar verdi.
DAVA 1.5 YILDIR SÜRÜYOR
1.5 yıldır süren dava sürecinden çok kendisine en büyük darbeyi de merkez tarafından atılan bir iftiranın vurduğunu söyleyen Esra Mansuroğlu, "Mahkeme kararıyla Ege Üniversitesi'nden iki değerli profesör tarafından 3 gün önce muayene edildim. Muayene sırasında bana iftira atıldığını öğrendim. Dava içeriğine baktığımda beni işlem sırasında yakan Gülbin isimli estetisyen benim merkezin kurucusu olduğunu düşündüğüm Emre A.'dan hoşlandığım ve bu ilgiye karşılık alamadığım için dava açtığım imasında bulunmuş" dedi.
'BENİ YANMAKTAN ÇOK İFTİRA YARALADI'
Yanmaktan ve merkezin vicdansızlığından çok kendisini, atılan bu itfiranın yaraladığını söyleyen Esra Mansuroğlu, "Olayın başından beri bana iyi niyet göstermeyen, hiçbir yardım talebinde bulunmayan merkezin bu iftirası beni mahvetti. Kendimi aşağılanmış hissettim. Kalp rahatsızlığım var ve bu olaydan sonra iyice kötüleştim. Telefonumda Emre A. ile mağduriyetim konusundaki mesajlaşmalarımız duruyor. Her şeyi ispatlayabilirim. Adaletin yerini bulmasını istiyorum" dedi.
ADLİ TIP RAPORUNA GÖRE MERKEZ KUSURLU
Esra Mansuroğlu'nun avukatı Halil İbrahim Karaağaç, 2019 yılında açtıkları davada Adli Tıp raporunun çıktığını söyledi. İşlem sırasında kullanılması gereken 'membran' isimli koruyucunun kullanılmaması nedeniyle yanık oluştuğuna dair rapor verildiğini belirten Karaağaç, "Adli Tıp raporu, merkezin kusurlu olduğunu ortaya koyuyor. Uzman olmayan kişilere bu tip cihazların kullandırılması beraberinde birçok mağduriyeti getiriyor. Merkez görevlileri de bu koruyucu malzemeyi kullanmayarak hata yaptıklarını itiraf ettiler. 100 bin liralık manevi tazminat davası açtık. Bilir kişi raporunun ulaşmasını bekliyoruz" diye konuştu.
