1 Haziran 2013 tarihinde polis memuru A.Ş. tarafından Ankara Kızılay Meydanı’nda vurularak öldürülen Ethem Sarısülük’ün ağabeyi Mustafa Sarısülük, sanık polisin tahliye edilmesini İHA muhabirine değerlendirdi. Sarısülük, kararın kendilerini tekrar öldürdüğünü belirterek, “Bizler böyle bir şeyin olacağını bekliyorduk ama bu kadar hayasızca ve pervasızca yapılacağını açıkçası hiç kestiremedik. Ama ne yazık ki tek kelimeyle özetlemek gerekirse artık bu ülkede hukukun, adaletin olmadığının çok açık beyanı kamuoyuna deklaresidir aslında siyasi iktidar tarafından. Yetkisiz olmasına rağmen 6. Ağır Ceza Mahkemesi, mahkemenin başka ile sevkine karar verdikten sonra hızlı bir şekilde tahliye kararı veriyor. Kısa süre önce A.Ş.’nin avukatları tarafından tahliye talebinde bulunuyor ve reddediliyor. Siyasi ve despotik iktidar tarafından bu psikolojik bir şeydi. Aslında topluma karşı, özgürlük ve demokrasi mücadelesi yürüten insanlara karşı verilen çok açık bir mesajdı. Çok psikolojik bir karar, şaşırmadık” dedi.
“ADLİ TATİL DÖNEMİNDE OPERASYONA BAŞLANDI”
Davayı Aksaray’a alma nedenlerinin A.Ş.’yi tahliye etmek istemeleri olduğunu iddia eden Sarısülük, “Adli tatil döneminde operasyona başlandı. Çok ince tezgahlanmış, çok bilinçli. Önce Ankara Valiliği’ne bir yazı yazılıyor. Güvenlik gerekçesiyle Ankara Valisi burada acizliğini de gösteriyor. Burada güvenliğin sağlanamayacağı için başka yere sürme noktasında karar veriyor. Ankara emniyetinin ve valiliğin vermiş olduğu bu karar derhal Adalet Bakanlığı’na gönderiliyor. Adalet Bakanlığı da Yargıtay 5. Ceza Dairesi’ne gönderiyor. Bunların hepsi adli tatil döneminde yapılıyor. Yargıtay 5. Ceza Dairesi güvenlik gerekçesiyle Aksaray’a taşınma kararını verip, tebliğ ettikten 24 saat geçmeden mahkeme heyeti katil polis A.Ş.’yi tahliye ediyor. Bu yaman bir çelişki. Tasvip etmesek de 7 yıl gibi komik bir ceza vermişlerdi” diye konuştu.
“AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ’NDEKİ GİRİŞİMLERİMİZİ HIZLANDIRACAĞIZ”
Sarısülük, bundan sonra da adalet arayışlarını devam ettireceklerini kaydederek, “Sonuna kadar bunun peşinde olacağız. Şu anda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından dava takip ediliyor. Her duruşma sonrası Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne belgeleri avukat arkadaşlar gönderiyor. Oradaki girişimlerimizi de hızlandıracağız. Bizler sonuna kadar mücadele edeceğiz ama artık hiçbir beklentimiz yok” ifadelerini kullandı.
