Ataman, yaptığı açıklamada, bankacılık dışı finans sisteminin Türkiye'de ağırlıklı olarak "finansal kiralama", "faktoring" ve "finansman" şirketleriyle temsil edildiğini, bunların 2013 yılında yasayla birliğin çatısı altında toplandığını söyledi.
Birliğin geçen yıl 119 milyar lira genel ciro yaptığını ifade eden Ataman, bu yıl yüzde 20 artış hedeflediklerini anlattı.
Ataman, bu yıl 150 milyar lira civarında bir cironun oluşmasını beklediklerini vurgulayarak, "Bunun da yüzde 20'sinin ihracat olduğunu varsaymak istiyoruz. Yani 30-32 milyar lira civarında bir ciro bekliyoruz ihracatta." dedi.
"25 milyar liralık ihracat yapıyoruz"
Türkiye'de 100 milyar dolarlık bir faktoring potansiyeli olduğunu dile getiren Ataman, "Türkiye'nin 155,5 milyar dolar ihracat hedefi var. Biz şu anda 25 milyar liralık ihracat yapıyoruz. Ne kadar büyük bir potansiyelimiz olduğunu bu hedeften de çıkarabiliriz. Hedefimiz, bu potansiyeli maksimum bir şekilde değerlendirmek ama bunu bir senede yapabilmek o kadar kolay değil." ifadelerini kullandı.
"2023 hedefimiz, toplam 100 milyar dolar ciro içinde 30 milyar dolar ihracat" diyen Ataman, ihracattaki hedef büyümenin daha fazla olduğunu kaydetti.
İhracatın Türk lirasından daha hızlı büyüyeceğini vurgulayan Ataman, şöyle devam etti:
"Zaten Türkiye'nin de hedefleri bu noktada. Türkiye'de çok büyük bir ihracat potansiyeli var. Türkiye, ihracat temelinde faktoringe çok net, uygun ürünleri olan bir ülke; gıda, tekstil, otomobil yedek parça. Bunlar gerçekten faktoringe neden olabilecek konular. Aynı zamanda sürekli servisimizi artırıyoruz. Eximbank, çok önemli bir konu. Hangi ülke yüzde 1,5 ile ihracatçısını fonlayabiliyor. Merkez Bankası kaynaklarına gitmiş olmamız da bizim açımızdan çok önemli; bu, ilk defa oluyor. Bu yıl Türkiye'deki ihracatçı, başka alternatif finansmanlara gitse bile bu rakamları bulamaz. Aynı zamanda alacaklısını garantiliyoruz, alıcısı batarsa tazmin ediyoruz ve yüzde 1,5 ile para veriyoruz."
Türkiye, ihracatta Çin'den sonra geliyor
Faktoringin, Türkiye'ye oranla yurt dışında daha fazla tanındığını belirten Ataman, Türkiye'deki faktoring şirketlerinin, uluslararası piyasada çok önemli yerlerde olduğunu anlattı.
Ataman, Türkiye'nin ihracat faktoring hacminde Çin'den sonra ikinci sırada geldiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Çin'den sonra ikinci sırada gelmemizin nedeni, dünyanın Çin'i tamamen sübvanse etmesi. Dolayısıyla faktoring sektörü gerçek anlamda desteklenirse belki Çin'i yakalayamayız ama rekabet edebilecek düzeyde de kalırız. Şu anda o vaziyetteyiz. Yani bugün Türkiye'deki tekstilcilerin, makine yedek parçacıların çoğu bizimle çalışıyor. İlk 500'deki firmaların çok büyük bir bölümü çalışıyor bizimle. Önemli olan hadise, bunu sürekli hale getirebilmek. Ben ısrarla söylüyorum; bugün İtalya'da faktoringin gayri safi milli hasılaya oranı yüzde 14 ise ülkemizde yüzde 6'da kalmamalı. Türkiye'de 66 faktoring şirketi var. Türkiye'deki ticaretten aldığı pay, bu firmalar için şu anda çok yeterli değil, daha fazla olması lazım. Türkiye'nin ticareti buna çok uygun."
(İHA)