Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmalarda FETÖ/PDY üyeliği, örgüt kurmak ve yönetmek, terörizmin finansmanının engellenmesi hakkındaki kanuna muhalefet suçlamalarıyla tutuklananlar, savcılıkta verdikleri ifadelerde ve duruşmalarda yaptıkları savunmalarında "inkar" taktiğini uyguluyor.
Bazı sanıklar kendilerine yöneltilen suçlamaları inkar ederken birbiriyle çelişen dikkati çekici ifadeleri, savcılık ve duruşma tutanaklarına yansıdı.
ÖĞRETMEN AMA DÜNYAYI DOLAŞMIŞ
Soruşturmalar kapsamında bir kitabevinde toplantı halinde yakalanan ve tutuklanan 9 zanlıdan meslekten ihraç edilen öğretmen Kamuran Ç, savcılıktaki ifadesinde, kendisine yöneltilen yurt dışı seyahatlerini neden yaptığı sorusu üzerine, 11 yaşındaki çocuğunun konuşma, yürüme ve davranış bozukluğu nedeniyle engelli olduğunu söyledi.
Çocuğunun masraflarını karşılayabilmek için ev hanımı olan eşinin adına kitabevi açtıklarını belirten Kamuran Ç, şunları kaydetti:
"Devlet memuru olduğum için böyle bir yola başvurduk. Vekaleten tüm işleri ben takip ediyordum. Yaklaşık 4 yıl önce safari amaçlı Uganda'ya gittim, bu ülkede 3 gün kaldım. 2 yıl önce de flaş bellek almak için Vietnam'a gittim. 2016 yılında Kasım Ç. isimli arkadaşımı ziyaret etmek için Fransa'ya oradan da amca kızımı ziyaret etmek için nisan sonu gibi Almanya'ya gittim. Burada Köln şehrinde kitap fuarına katıldım. Ben ayrıca 2006 yılında turistik gezi amacıyla Afganistan ve Bosna-Hersek ülkelerine de gittim. Ayrıca 4-5 yıl önce umre vazifesi için Suudi Arabistan ülkesine de gitmiştim. Yurt dışına örgütsel faaliyet kapsamında gitmedim."
"GİZLİ TANIK KİMMİŞ SÖYLE DE BİZ DE BİLELİM"
Bursa 8. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada yargılanan sanıklardan Bursa Girişimci İş Adamları Derneği (BUGİAD) Başkanı Ali Fuat Er, duruşmada gizli tanıkların iddianamede yer alan iddialarını yanıtlarken, gizli tanıkların kimliğini bildiğini söyledi.
Mahkeme başkanının "Sen biliyor musun kim olduğunu gizli tanığın? Kimmiş bu gizli tanıklar söyle de biz de bilelim" şeklindeki sorusu üzerine savunmasını sürdüren Er, "Biliyorum, gizli tanık Işık, T.A'dır. O beni tanımaz pek, örgüte çok para verdiğimi söylemiş, benim yaptığım tüm bağışların makbuzlarını toplasak, onun örgüt için yaptırdığı üniversite binası etmez." diye konuştu.
"Ortamı yumuşatmak adına da sözlerimi bir nükteyle tamamlamak istiyorum" diyen Er, mahkeme başkanının "Nükteyi geç, savunmanı yap" demesi üzerine sözlerini tamamladı.
"156'YI KAPATIN AMA ÖNEMLİ İHBARDA HABER VERİN"
FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturmada gözaltına alınan ilk isim olan eski Bursa Jandarma İl Komutanı Albay Yurdakul Akkuş da Bursa 8. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı davada, darbe girişiminde rol almadığını, ismini sıkıyönetim atama listelerine yazanlardan da şikayetçi olacağını söyledi.
Akkuş'un, darbe girişimi gecesi Garnizon Bölge Komutanlığında harekat merkezi amiri olarak görev yapan tanık A.A'ya, "156'yı kapatın ama önemli bir ihbar olursa da bana haber verin demiştim kendisine, hatırlıyor mu?" sorusunu yöneletti. Bu üzerine salonda bulunan tanık A.A, "Ben böyle bir şeyi hatırlamıyorum ama kapatılan hatta nasıl ihbar gelsin" şeklinde cevap verdi.
Akkuş'la yargılanan sanıklardan Mustafa Ekici ise çocuğunun cüzdanında bulunan C serisi 1 doların bir yakınının düğününde havaya atılan paralar olduğunu anlattı. Ekici, oğlunun da oradan alıp cüzdanına koymuş olabileceğini öne sürdü.
Soruşturmalar kapsamında Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada tutuklu yargılanan eski Emniyet Müdürü Ali Osman Kahya ise yurt dışı seyahatleriyle ilgili savunmasında "Ben örgütsel faaliyet kapsamında yapmadım bu gezileri. Yurt dışındaki Türk okullarına gittim." dedi.
Mahkeme Başkanının "Bu Türk okulları, Gülen örgütüne ait okullar mıydı?" sorusu üzerine Kahya cevap veremedi.
"2 ADET BİR DOLAR OĞLUMUN KUMBARASINDAN ÇIKTI"
Eskişehir'deki soruşturma kapsamında tutuksuz yargılanan eski Zaman gazetesi muhabiri Mehmet K, 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmadaki savunmasında gazetecilik dışında bir iş yapmadığını savundu.
İddianamede yer alan ve evinde bulunan 2 adet bir doların, oğlunun kumbarasından çıktığını iddia eden Mehmet K, "Ben iş gereği 8 ülkeye gitmiştim. Bu ülkelerden hatıra olarak para getiriyordum. Bu parayı da oğluma vermiştim. Beni sohbetlere bile çağırmazlardı. Hatta bana 'İstihbaratçı' diyenler oluyordu. Eşim rahatsız olduğu için yanında olmam gerekiyor." şeklinde ifade verdi.
SEVGİLİLER GÜNÜ HEDİYESİ OLARAK TAHLİYESİNİ İSTEDİ
Eşiyle Kütahya 2. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan ve meslekten ihraç edilen eski öğretmen A.K. (45) ile tutuksuz yargılanan ev hanımı eşi T.K. da (38) 14 Şubat'ta ilk kez hakim karşısına çıktı.
Sanık A.K, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, "Hakim bey eşim yalnız ve zorluklar içinde. Eşime sevgililer günü hediyesi olarak beni tahliye edin." ifadesini kullandı.
Kullandığı iki cep telefonunda terör örgütünün şifreli haberleşme programı "ByLock"u kullandığı belirlendikten sonra yakalanan H.Y. de Kütahya 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki savunmasında, teknolojiden anlamadığını, programı kullanmadığını öne sürdü.
AA