Bursa Akademik Odalar Birliği’nde bulunan BSMMMO Konferans Salonu’nda düzenlenen seminere oda üyelerinin ilgisi yoğun oldu. Seminer öncesinde konuşan BSMMMO Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez seminerin oluşan yoğun talep nedeniyle düzenlendiğini belirterek, “Meslek mensuplarımızdan gelen yoğun talepler üzerine, ilçeler de dahil olmak üzere, pek çok kez ‘e-fatura, e-defter’ konularında seminerler düzenledik. Önümüzdeki süreçte de gelen talepler doğrultusunda düzenlemeye devam edeceğiz. Firmaların geleceğini şekillendirecek dönüşümlerden birisi olan e-fatura ve e-defter uygulamalarına yönelik Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan düzenlemeler ile bazı sektörlerde 2013 yılının Eylül ayından itibaren e-fatura uygulaması başlatılmış ve 2014 yılının Eylül ayından itibaren de e-defter kullanma zorunluluğu getirilmiştir. E-fatura ve e-defter ile şirketler, çok ciddi ölçüde başta işgücü ve zaman olmak üzere; kâğıt, baskı, arşivleme ve defter tasdiki gibi birçok maliyet unsurlarından tasarrufta bulunmaktadırlar. Bunlardan daha önemlisi e-fatura ve e-defter uygulaması, firmalara yönetim ve denetimle ilgili radikal değişiklikler yapma imkanı ile iş ve raporlama süreçlerinde uluslararası geçerliliğe sahip fırsatlar da sunmaktadır” ifadelerini kullandı.
Seminerin düzenlenmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren İstanbul Tesmer Eğitim Müdürü İnci Şalcı e-defter ve e-faturanın kullanılmasının amacını anlattı. Elektronik sistemin bilgi havuzunun oluşması, kurumlar ve işlemler arasında entegrasyon, etkin bir usul ve vergi denetimi ile ilgili olduğunu söyleyen Şalcı, “Elektronik fatura kâğıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahiptir. Dolayısıyla aynı mal satışı işleminde hem kâğıt faturanın hem de elektronik faturanın bir arada düzenlenmesi mümkün değildir” dedi.
Sisteme yeni dahil olanların izlemesi gereken yol hakkında da bilgi veren Şalcı, “Tüzel kişiler mali mühüre, gerçek kişiler elektronik imzaya sahip olmalıdır. Daha sonra mali mühür sertifikası başvurusunda bulunulmalıdır” dedi.
Mali mühürün kullanılma amaçlarından da söz eden İstanbul Tesmer Eğitim Müdürü İnci Şalcı, “ Mali mühür tüzel kişiler ile kurum, kuruluş ve işletmeler tarafından elektronik belge olarak oluşturulacak fatura ve diğer yasal belgelerin bütünlüğünün, kaynağının ve içeriğinin garanti altına alınması, elektronik ortamda muhataplarına iletilmesi ve elektronik ortamda saklanması sırasında güvenliğinin ve gizliliğinin sağlanması amacıyla kullanılacaktır. Sertifika sahibinin vergi kimlik numarası ve unvanı bilgilerini içerir. Bu sertifika kullanılarak e-fatura ve ilgili mevzuatla izin verilen diğer belgeler mühürlenir. Sertifikaların 3 yıl geçerliliği bulunmaktadır” dedi.
Serbest Bölgelerde faaliyet gösteren firmaların da e–fatura, e-defter uygulamasından faydalanmak zorunda olduğunu belirten Şalcı,”Sisteme kayıtlı olan e-fatura kullanıcıları, e-fatura çıktılarını imzalamak suretiyle kullanacaklardır. Yüzde 100 iskontolu e-fatura düzenlemek mümkündür. Ancak KDV oranının da sıfır girilmesi gerekir. Gümrük dekont ekinde gelen faturaların e-fatura olarak gelmesinde tedarikçi ile firmanın bire bir çalışmalıdır” dedi.
E-denetime de dikkat çeken Şalcı,”denetim elemanı mükellefin ibraz ettiği e-defter ve beratını aldıktan sonra, beratın bu deftere ait olup olmadığını, e-defter görüntüleme aracı ile teyit edecek. E-defter görüntüleme aracı beratlardaki mükellefin mali mühür ve imzasının doğruluğu, GİB Mali mührünün doğru olup olmadığını kontrol eder. Yapılacak idari ve teknik bazı düzenlemeler sonrası denetim elemanlarının e-deftere uzaktan erişmeleri mümkün olacak. Bu sayede, denetim elemanları ister mükellefin bilgi işlem sistemlerine bağlanmak, isterse e-defteri kendi bilgisayarına indirmesi ile birlikte erişim imkanlarına sahip olacak” ifadelerini kullandı.
Son olarak yükümlülükler konusu ile ilgili bilgi veren İnci Şalcı,” mükellefler elektronik defterlere ait kayıtların bozulması, silinmesi, zarar görmesi, işlem görememesi halleri ile olağanüstü durumların meydana gelmesi halinde, durumu on beş gün içinde başkanlığa bildirmek ve kayıtları nasıl tamamlayacağına ilişkin ayrıntılı bir plan sunmak zorundadır. Haczedilmesi veya bu sistemlere yetkili mercilerce el konulması halinde, durumu en geç üç iş günü içerisinde Başkanlığa bildirmek zorundadır” dedi.