İlkbaharda, yaz aylarını geçirmek için Muş, Erzurum ve Van yaylalarına küçükbaş hayvanlarını otlatmak için götüren göçerler, 7 aylık yayla döneminin ardından 35 gün süren yaylalardan merkeze zorlu ve meşakkatli dönüş göçü başladı.
7 aylık yayla yolculuğunun ardından Batman’ın Sason ilçesi üzerinden kent merkezi, Mardin ve Diyarbakır bölgelerinde kış aylarını geçirmek için yaklaşık 35 günlük zorlu yolculuğunu sürdüren göçerlerin zorlu yolculuğu devam ediyor. 5 yaşından beri hayvancılık yaptığını belirten göçerlerden Serkan Algan, 7 aydır yaylalarda olduklarını belirterek, havaların soğumaya başlamasıyla daha sıcak olan yerleşim yerlerinde kış aylarını geçirmek için göçe başladıklarını söyledi. Algan, “7 aydır yaylalara çıktık. Havalar soğumaya başlayınca zorunlu göçe başladık. Kış aylarını şehir merkezlerine yakın yerleşim yerlerinde geçireceğiz. Sadece bizim değil, hayvanların da üşümemesi lazım. 5 yaşından beri ben bu işi yapıyorum. Yolculuk 15 gün sürüyor. Yolculuk boyunca sadece ekmek, peynir ve zeytin yiyebiliyoruz. Sıcak yemek boğazımızdan geçmiyor. Bu, zorlu bir meslek. 24 saat boyunca hayvanlarımız ile birlikteyiz. Onları geceleri de korumazsak kurtların saldırısına maruz kalıyorlar. Bu meslek çok yıpratıcı, beni gören 35 yaşında zanneder, oysa ben 20 yaşındayım. Başka bir mesleğimiz yok. Küçüklüğümden beri bu meslekle uğraştığımız için başka iş yapamıyoruz” dedi.
Soğuk havalardan korunmak için yatak ve yorgan olarak kepenek kullandıklarını aktaran Algan, “Geceleri kepenek dediğimiz yünden yapılan giysinin içinde yatıyoruz. Yünden yapıldığı için bizleri ısıtıyor. Havalar çok soğuk olunca bu yetmiyor üşüyoruz. Yağmur geçirmesin diye üzerinde çadır diktik. Geceleri içine girip kapatıyoruz. Sabaha kadar içinde nöbet tutarak yatmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
