Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Kurbanı, ruhlarımızı geldiği yüce kaynağa yakınlaştırdığı için kesiyoruz. Kurban hayvan kesmek, kasaplık değildir. Arkasında yüce manaların olduğu bir ibadettir" dedi. Görmez, TürkiyeDiyanet Vakfı (TDV) Genel Merkezi'nde düzenlenen vekaletle kurban kesimi bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmada, son günlerdeki terör saldırıları nedeniyle ebediyete uğurlanan şehitlere rahmet, bütün acılara rağmen birlik ve kardeşlikte ısrar edenlere başsağlığı diledi. Kurban Bayramı'nın İslam aleminde akan kanın durmasına vesile olmasını niyaz eden Görmez, "Peygamberimiz her birimizin dünya hayatında gurbette olduğunu ifade eder. Hatta daima bu şuurla yaşamamızı bize tavsiye eder. Çünkü ruhumuz beden ülkesine hapsedilmiştir. Ruhumuz bizatihi geldiği ulvi metafizik alemine ait olduğu için dünyada sadece bir gurbet hayatı yaşar. Ancak dünya hayatında insanlar ikiye ayrılır. Geldiği yüce kaynağa yakın yaşayanlar, geldiği yüce kaynaktan uzaklaşanlar. Biz geldiği yüce kaynağa yakın durmaya kurban, geldiği yüce kaynaktan uzaklaşmaya şeytan adını veririz" diye konuştu. Görmez, kurbanın Allah'a, hakikate, doğruya, güzel ve adalete daima yakın durmak ve yaşamak olduğunu vurgulayarak, insanoğluna emredilen ibadetlerin en büyük gayesinin de bu olduğunu belirtti.
- 90 ülkede 500 noktada kurban faaliyeti
Müslüman için hayat tarzı olan kurbanın aynı zamanda bir bayramın adı olduğunu da vurgulayan Görmez, şunları kaydetti: "Kurbana sadece 'et bayramı' demek kadar büyük bir yanlışlık olmaz. Kesilen kurbanların etleri ve kanları Allah ulaşmaz. Allah'a ulaşan sizin takvanız, onunla kuracağınız yakınlıktır. Bütün ibadetlerde yüce gaye ona ve ondan gelen adalete, merhamete, fazilete yakın durmak ve onun rızasına uygun hayat yaşamak. Kurban Bayramı, Rabbimize yakın olma arayışının bir sembolü olarak vardır. Tabii Kurban Bayramı'nın bir özelliği de aynı zamanda kestiğimiz kurbanlar marifetiyle yoksul, mahrum ve mağdur insanlara ulaşmak, onlarla paylaşmak. Onlarla ulviyetimizi paylaşmak, bir parça et paylaşmak değil. Onlarla kurbiyyetimizi paylaşmak, yakınlığımızı oluşturmak. Onlarla kurduğumuz yakınlık Rabbimizle yakınlık anlamına geliyor. Kurbanı, ruhlarımızı geldiği yüce kaynağa yakınlaştırdığı için kesiyoruz. Kurban hayvan kesmek, kasaplık değildir. Arkasında yüce manaların olduğu bir ibadettir." TDV'nin her sene milletin emaneti olarak aldığı kurbanları 7 kıtada bütün insanlığa, fakire, yetimlere, mağdurlara taşıdığını anlatan Görmez, geçen yıl 60 ülkede gerçekleştirdikleri vekaletle kurban kesim işlemini bu yıl 90'dan fazla ülkede 500'ü aşan noktada fedakar gönüllülerin eliyle yapacaklarını aktardı. Görmez, vekaletle kurban kesiminde Türkiye'yi de unutmayacaklarını vurgulayarak, "Kendi ülkemizde misafir olarak bulunan, çadır kentlerde ve dışında yaşayan Iraklı, Suriyeli kardeşlerimizi de unutmayacağız. Bunu yaparken hiçbir din, dil, inanç ayrımı yapmıyoruz. Sadece Müslüman ülkelere değil, açlığın, fakirliğin, sefaletin olduğu her yere götürüyoruz. Sadece Mardin'deki, Ceylanpınar'daki Suriye'den gelen Müslüman kardeşlerimize vermeyeceğiz. Mardin'deki Ezidilere de vereceğiz. Hiç kimseyi dışarıda tutmayacağız. Dinimiz, inancımız bunu emrediyor" ifadelerini kullandı. Görmez, TDV'nin milletin hayır elini 7 kıtaya ve bütün insanlığa taşıyan evrensel bir iyilik hareketi olduğunu dile getirdi
. - "Hayırseverler taraftara dönüşüyor"
Bütün iyilik hareketlerinin karşı karşıya kaldığı bir tehlikenin bulunduğuna dikkati çeken Görmez, şunları kaydetti: "Bütün vakıflara ve sivil toplum örgütlerine sesleniyorum. Vakıf adı altında kurulan bütün hayır müesseselerine sesleniyorum. Kurduğumuz müesseselerin kendisi gaye değildir. Onların başlarındaki insanlar gaye değildir. Gaye iyilik, gaye Allah'ın rızası, Allah'a yakın olmak. Gaye, adaletin, merhametin yanında yer almaktır. Müesseseler bir müddet sonra güç toplayan mekanizmalara dönüşüyor. Kendileri gayeye dönüşüyor. Hayırseverler taraftara dönüşüyor ve ondan sonra bütün millet bundan ıstırap çekmeye başlıyor. TDV de buna dahil. Bunu kendimiz için de söylüyorum. Diyanet İşleri Başkanlığı için de söylüyorum. Biz gaye değiliz aracıyız. Biz Allah ile kul arasında da aracı değiliz. Biz kulla kul arasında iyilik aracıyız. İyilik taşımakla sorumluyuz. Biz iyiliği avucumuza almakla mükellef değiliz. Biz hakikatin yolunda olmakla mükellefiz. Hakikate sahip olamayız. Biz 'hakikat bende bana gelin' diyemeyiz. Biz o yolda olmalıyız, o yolda ölmeliyiz. Bütün arkadaşlarımızı tekrar tekrar ikaz ediyorum. Her şeyimiz şeffaf olmalı." Görmez, TDV'nin, gelen yoğun eleştiriler üzerine aldığı kararla yaptığı bütün etkinlikleri, bütçesini, gelirlerini internet sayfasına koyduğunu, daima şeffaf olacaklarını söyledi. Vekaletle kurban kesim organizasyonunda yer alan gönüllülere teşekkür eden Görmez, kurban dağıtım ve kesiminde görev alacak 50 gönüllüyü sembolik olarak görev yapacakları ülkelere uğurladı.