USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Yaşam

Hastalığı yenip şarkı yazdı

ISPARTA'da 1 yıldan uzun süre mücadele ettiği ewing sarkomunu (kemik tümörü) yenmeyi başaran 20 yaşındaki Ali Bünyamin Yalvaç, hem yaşadıklarını anlatmak, hem de benzer durumdaki hastalara moral amacıyla 'Umudumu Kaybetme' adlı rap şarkı yaptı.

Hastalığı yenip şarkı yazdı
06-04-2016 13:49
Google News

Isparta'da ailesiyle birlikte oturan Ali Bünyamin Yalvaç, geçen yıl ocak ayında basketbol oynarken aldığı darbe sonucu gittiği hastanede, kemik tümörü rahatsızlığı olduğunu öğrendi. O dönem Anadolu Lisesi'nde okuyan Yalvaç, tedavisi nedeniyle okulu bırakıp açık liseye geçmek zorunda kaldı. Isparta, Antalya, Ankara ve İzmir'deki hastanelerde 8 kemoterapi, 1 radyoterapi ve cerrahi operasyon sonrası kanseri yenmeyi başaran Ali Bünyamin Yalvaç, sağlığına kavuştuktan sonra hem yaşadıklarını anlatmak, hem de benzer durumdaki hastalara moral için rap müzik yapmaya karar verdi. Sözleri kendisine ait 'Umudunu Kaybetme' adlı arkı yazan Yalvaç, aynı zamanda kendisi seslendirdi.

'EN BÜYÜK İLAÇ MORAL'

Hastalığı ilk öğrendiğinde çok etkilendiğini ve birkaç gün kendine gelemediğini söyleyen Yalvaç, "Çevremden çok büyük destek gördüm. Bu hastalığı yenmişsem çevremin payı çoktur. Onun için hastalıkla mücadeleye 1-0 önde başladım. En büyük ilaç moral. Basketbol oynarken aldığım bir darbe sonucu bunu fark ettik. Kemoterapi, radyoterapi ve ameliyat olmak üzere 3 ayrı tedavi süreci oldu. Zorlu bir süreçti" diye konuştu.

'ÖLÜMSÜZLEŞTİRMEK İSTEDİM'

Rap müziğe ilgi duyduğunu vurgulayan Yalvaç, şöyle dedi:

"Söylemiyordum ama dinliyordum. Bu hastalık sürecinde yaşadıklarımı ölümsüzleştirmek istedim. Yaşadıklarımı kağıda döktüm. Daha sonra yazdığım sözler hoşuma gitti. Şarkı yapmak istedim. Sözlerini müziğe uyarlayıp güzel bir rap şarkısı yaptım. Kanser hastaları umutlarını kaybetmesin istedim. Bu hastalığın en kötü zamanı da olsa bunu kaybetmesinler. İnsanın aklına ilk ölüm gelse de o hastalığı yeneceğine inanırsa bu onun için grip gibi olur. Yenilmeyecek bir şey değil. Ben yendim diğerleri de yenebilir."

'HER GÜN NEFES ALIYOR MU DİYE KONTROL EDERDİM'

Anne Ayşegül Yalvaç ise "Allah kimseyi evladıyla imtihan etmesin. Kocan, annen, baban farklı ama evlat daha farklı. O yaşadığımız süreçte Ali'nin gözlerine bakarken korkuyordum. Her gün sabah elimi yüzümü yıkamadan yataktan kalkar kalkmaz Ali'nin odasına girip nefes alıp almadığına bakardım. Bu psikolojiyle yaşadım. Allah'ıma binlerce kez şükrediyorum. Bu süreçte bize destek olan herkese minnettarım" dedi.

ŞARKININ SÖZLERİ

Kanserle tanıştığımda başlamıştı hikayem

Yaşım on sekizdi moruk gözlerimde bir çare

Bakardı etrafa ve de sözlerimde kinaye

Geçmişi unuttum artık geleceğimde bir perde



Ölümle yaşam arasında gidip gelir adımlar

Doktorun cümlelerine umut dolu bakışlar

Tedavisi varmış meğer rahatladım aslında

On sekizim böyle oldu yoktu inan aklımda



Bunu ilk duyduğumda ağlamıştım birazcık

Annem de diyordu bana 'gözlerini sil artık'

Güçlü olmalıydım çünkü yoktu başka çaresi

Umurumda değildi artık 25'in karesi



Bir peçete uzattılar ıslanmıştı anında

Çünkü zor gelirdi buna inanmak ilk anında

Duyduğum tesellilerin de birkaçı aklımda

Bunu yenecektim yoktu vazgeçmek kanımda



Başlamıştım tedaviye yoktu bundan kaçışım

İki yıl bekledim moruk durum içler acısı

Yeni acılar kazanmak tabi ki de güzeldi

Bunu hak ettim belki de çünkü ben üzerdim



Zamanla sattı beni dost diye bildiklerim

Artık çok az kaldı benim dost diye bildiklerim

Pembesiydi, koruydu ve bunlar en zoruydu

En savunmasız anım düşmanımın kozuydu



Geçmişimden iz alıp bugünü kesecekler

Her ne olursa olsun çocuk umudunu kaybetme

Seni yüz üstü bırakıp korkakça gidecekler

Her ne olursa olsun çocuk umudunu kaybetme



Gözlerine konuşup da arkandan gülecekler

Her ne olursa olsun çocuk umudunu kaybetme

Sana yalan söyleyip de başkasını sevecekler

Her ne olursa olsun çocuk umudunu kaybetme



Damarlarımda geziyordu kemoterapi illeti

Zoruma gidiyordu ilk başta acıması milletin

Telefonları açmadım ve mesajlara da bakmadım

En sonunda dayanamayıp geçirdim ağabey cinneti



Bu kanserin zorluğunu saçlar gidince anladım

O halimi gördüm ve gözden bir yaş damladı

Zor geldi ilk başta yakıştırmak kendime

Ama bir anda duruldum ve dedim senin derdin ne



Bir gece kendimi bir anda acilde buldum

Vücuttaki ateşin derecesi 40'ları buldu

O an bir kötü oldum ve farklı senaryo kurdum

Daha dikkatli olmalıyım deyip de kafama vurdum



Ben de bir kızı zamanında tabi ki çok sevmiştim

En ihtiyacım olduğunda o da benden geçmişti

Kimseye gerek yokken de ondan mesaj beklemiştim

Gelmemişti çünkü o çoktan başkasını seçmişti



İnanmıyordum artık aşka dair süslü cümlelere

Ölüm kapıya dayanınca da inanmıştım gerçeklere

Bunları dinledikten sonra hayatından bahsetsene

Bir tiyatro sahnesi gibi izlet bana son perdede



Bu yazdıklarım da hayatımdan bir kesim

Umuduma davet ettim bunu dinleyen herkesi

Yine yüzümden asla tebessümü eksiltmedim

Tüm bu her şeye rağmen ben asla pes etmedim



Geçmişimden iz alıp bugünü kesecekler

Her ne olursa olsun çocuk umudunu kaybetme

Seni yüz üstü bırakıp korkakça gidecekler

Her ne olursa olsun çocuk umudunu kaybetme



Gözlerine konuşup da arkandan gülecekler

Her ne olursa olsun çocuk umudunu kaybetme

Sana yalan söyleyip de başkasını sevecekler

Her ne olursa olsun çocuk umudunu kaybetme

Umudunu kaybetme.

DHA

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
Bursa Gazete Manşetleri
PUAN DURUMU TÜMÜ