Sivas’ta işin ehli ustalar tarafından üretilen ve 76 farklı işlemden geçen Sivas bıçağı, inşaat çivisini dahi kesebilirken özelliğinden bir şey kaybetmiyor. Tarihi oldukça eskilere dayanan ve geleneksel yöntemlerle imal edilen Sivas Bıçağı, kendine has özellikleriyle adından sıkça söz ettiriyor. 76 farklı işlemden geçerek ortaya çıkan Sivas bıçağının tamamen el yapımı olması ise hayrete düşürüyor. İçerisine katılan elementler sayesinde inşaat çivisini rahatlıkla kesebilen bıçak, ardından kâğıdı da kolaylıkla kesebiliyor. Ünü ülke sınırlarını aşan tescilli Sivas Bıçağı, dünyanın birçok bölgesinden ilgi görüyor. Sivas’ta yaşayan ve 35 yıldır mesleği yapan bıçak ustası İsmail Gölebatmaz, Sivas bıçağının tarihinin milattan önceye kadar uzandığını söyleyerek, “Sivas’ta daha önceden Kılıççılar çarşısı varmış. Bunun milattan önceye dayandığı dahi söyleniyor. Ateşli silahlara geçilince bu bıçağa dönüyor. Bıçak bizim ata mesleğimiz. Sivas Bıçağı tamamen el yapımıdır, komple elde yapılır. Ağız açımı, taşlaması, dövmesinden kesim gücü yüksek olur” dedi. “Türkiye’nin tek Coğrafi İşaretli bıçağı”
Kendilerine gelen hammaddeye ısıl işlem uyguladıklarını ifade eden Gölebatmaz, “Çelik bize gelir, istediğimiz kalınlıkta alırız. Ortalama 15 milimetre bir çeliği döverek inceltiriz. İstediğimiz en ve boy oranına getiririz. Bu bıçakları alacak olan kişilerin en çok dikkat etmesi gereken huşu soğuk damgadır. Türkiye’de tek coğrafi işaret belgesi olan bıçak, Sivas bıçağıdır. Biz üzerine soğuk damga vururuz. Ustanın ismi de yazacak, Sivas da yazacak. Sadece Sivas da yazmayacak, sadece ustanın ismi de yazmayacak” diye konuştu. “20’lik inşaat çivisini rahatlıkla koparıyoruz”
Sivas bıçağını diğer bıçaklardan ayıran birçok özelliği olduğunu söyleyen bıçak ustası Gölebatmaz, “Çivi kestiğimiz bıçağa o özelliği biz veriyoruz. İçerisine kattığımız elementler sayesinde istediğimiz kalınlıkta metali kesiyoruz. 20’lik bir inşaat çivisini çekiçle vura vura rahatlıkla kopartıyoruz. Çiviyi kestikten sonra kâğıtta kesiyoruz, kolumuzdaki kılları da kesiyor. İçerisine kattığımız elementlerden dolayı hiçbir özelliği kaybolmuyor” ifadelerine yer verdi.