CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP grup toplantısında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’na yönelik, “Vali konuşmuyor, Emniyet Müdürü konuşmuyor, Milli Eğitim Bakanı konuşmuyor, Aileden Sorumlu Bakan da zaten birilerinin önüne yatmış vaziyette o da konuşmuyor" ifadeleri gündeme düştü. Kılıçdaroğlu’nun kadın bakana yönelik ifadeleri tepkilere neden olurken, CHP’lilerin bu sözleri alkışlaması ise tartışmalara konu oldu.
TBMM Genel Kurulunda MHP Grup Önerisine ilişkin AK Parti grubu adına konuşan Ankara Milletvekili Jülide Sarıeroğlu, “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımızla ilgili, burada telaffuz etmekten dahi utanç duyacağım ifadeleri kullanmış olmasını bu parlamentonun bir kadın milletvekili olarak kınadığımı özellikle belirtmek istiyorum. Ve ben buna, bugün ifade edilen bu sözlere, hangi parti altında olursa olsun, eğer kadın hakları konusunda, insan hakları konusunda samimiysek herkesin tepki göstermesi gerektiğini düşünüyorum. Yaşanan elim bir olay vardır ama Sayın Bakanımızın bu konudaki samimiyeti, ilkeli duruşu ve tavırları ortadadır. Aslında söylemek istediği şeylerin de ne olduğu bütün partilerimizce bilinmesine rağmen, böylesine acı, ülkemizin her tarafında infial oluşturmuş, hepimizin içini yakmış olan, çocuk istismarıyla ilgili bir konuda siyasi rant elde etme peşinde olunmasının da ülkemiz açısından gerçekten çok üzücü olduğunu buradan bir kez daha belirtmek istiyorum” dedi.
Kadın hakları savunucusu derneklere de seslenen Sarıeroğlu, “Bu olayı biz burada bırakmayacağız. AK Parti Grubu altındaki kadın milletvekilleri olarak, inşallah, kadın teşkilatlarımızdaki kadın üyelerimizle birlikte bu olayın peşinde olacağız. Sayın Kılıçdaroğlu’ndan en başta özür bekliyoruz, eğer dilemezse de inşallah yargı önünde bu konuyla ilgili girişimlerimizi başlatacağımızı belirtmek istiyorum. Ama kadın hakkı konusunu her konuda dolgu malzemesi yapanların, her konuda insan hakkı, kadın hakkı, bunları gündeme getirenlerin de buna sessiz kalmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu bir samimiyet testidir. İnşallah, bu testten kimlerin geçeceğini hep birlikte, Türkiye’deki kadınlar olarak göreceğiz. Çünkü artık bu konunun altındaki sebebin başka olduğunu düşünmeye başladık biz. Bu ülkenin seçilmiş ilk kadın başörtülü Bakanı Sayın Bakanımız. Acaba hâlâ CHP’nin başörtüsüyle bir sorunu mu var diye de ben kendi kendime sormaktan geri duramıyorum. Bununla ilgili bundan sonra düşüncelerimizi değiştirmek sizlerin elinde diye düşünüyorum” diye konuştu.
CHP sıralarından gelen tepkiler üzerine Sarıeroğlu, “Şu anda bir kadın hatip konuşuyor ve yine beylerin tavrının da çok çirkin olduğunu ve nezaketten uzak olduğunu da tekrar belirtmek istiyorum. Bizler konuşmaya devam edeceğiz, hakları savunmaya devam edeceğiz. Yapılan nezaketsiz ve çirkin durumlara karşı da tavrımızı ortaya koyacağız” diye cevap verdi.
“KILIÇDAROĞLU SON DERECE HADDİNİ AŞMIŞTIR”
AK Parti’nin kadın Grup Başkanvekili İlknur İnceöz de yaptığı yazılı basın açıklaması ile Kılıçdaroğlu’nun sözlerine tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu’nun sözlerini çirkin olarak değerlendiren İnceöz, bir kadına yönelik kullanılan hadsiz ithamın CHP tarihe geçecek siyasi bir talihsizlik olduğunu kaydetti. İnceöz açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun partisinin bugünkü grup toplantısında, Aile ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Bakanımıza yönelik, maksadını aşan çirkin sözlerini büyük bir şaşkınlıkla dinledim. Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı’nın, hükümetimizin Aile ve Sosyal Politikalardan sorumlu kadın bir Bakanı hakkında sarf ettiği seviyesiz söylemleri esefle kınıyorum. Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı’nın, konumu ne olursa olsun bir kadın hakkında bu derece çirkin söylemi kullanmış olması akıl tutulmasından ibarettir. Kılıçdaroğlu’nun bir kadına yönelik bu hadsiz ithamı ve iftirası CHP tarihine geçecek siyasi bir talihsizliktir. Eleştiri ve tenkit sınırlarını aşarak karalama zihniyetiyle, siyasi gaflar silsilesine bir yenisini daha ekleyen Kemal Kılıçdaroğlu son derece haddini aşmıştır. Kılıçdaroğlu’nun bu ithamlarda bulunmadan önce toplumuzdaki ahlaki değer yargılarını göz önünde bulundurmalıdır. Bu çirkin ithamları ile sadece kadınlarımıza değil, aile müessesine ve toplumumuzun değer yargılarına da zarar vermektedir.”
(İHA)