17 Ağustos 1999 depreminin 18’inci yıl dönümünde Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Kandilli Rasathanesi’nde düzenlenen basın toplantısında konuştu. Prof. Dr. Erdal Şafak ve Prof. Dr. Ali Pınar’ın da katıldığı toplantıda Özener, Marmara’da yakın bir gelecekte yedinin üzerinde bir deprem beklediklerini kaydetti.
"MARMARA’DA YAKIN BİR GELECEKTE YEDİNİN ÜZERİNDE BİR DEPREM OLACAĞI AÇIK"
Yakın bir gelecekte deprem olacağını ifade etmenin insanları korkutmak yerine bilinçlendirmesi gerektiğini dile getiren Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener: "İnsanları korkutmak, paniğe yöneltmekten öte biz insanların bilinçlenmesini ve karar vericilerin de aksiyonlarında hızlanmasını sağlamayı amaç ediyoruz. Bütün bilim insanları aslında şunu kabul etmiş durumda. Marmara’da yakın bir gelecekte tarih veremiyoruz ama yedinin üzerinde bir deprem olacağı açık. Bu tek parçalı ya da iki parçalı bir kırık olabilir. Defalarca ifade ettiğimiz gibi depremlerin nerede ve yaklaşık ne büyüklüklerde olacağını biliyoruz ama hiçbir zaman maalesef bugünkü teknolojiyle zaman verme şansımız yok" ifadelerini kullandı.
"14 AĞUSTOS TARİHİNE KADAR 23 BİN 955 TANE BİZ DEPREM KAYDETMİŞİZ"
Depreme karşı yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Özener, "Deniz tabanında Sismik Gözlem İstasyonu kuruyoruz. Bir Türk-Japon ortak projesiyle üç buçuk seneden beri sürmekte olan 2018 Nisan’da tamamlanacak. Tamamlanan proje sonunda Türkiye Cumhuriyeti’ne 10 tane deniz tabanı sismometresi 5 tane de ekstansometre kazandırılacak. Türkler tarafından kullanılmayan bir sistem ve biz bunlara 2018 sonucunda Kandilli olarak biz bu altyapıya sahip olacağız. Bu sene ne kadar deprem aktivitesi olmuş diye gelmeden önce bir bakalım dedik. 14 ağustos tarihine kadar 23 bin 955 tane biz deprem kaydetmişiz 1 Ocak’tan itibaren" dedi.
"DEPREM ETKİNLİĞİNİN DAHA UZUN SÜRE DEVAM EDECEĞİNİ ÖNGÖREBİLİYORUZ"
Türkiye’de yaşanan depremler üzerinden tsunami ihtimalini değerlendiren Prof. Dr. Özener, "Bodrum depremine bakarsak, 21 Temmuz’da olan ve 6,6 büyüklüğünde olan depremle ilgili 8 bin tane deprem kaydettik. Bu deprem etkinliğinin daha uzun süre devam edeceğini öngörebiliyoruz. Bodrum’da gerçekleşen tsunami sonrası bazı yerlerde 10 metre bazı yerlerde 100 metre kadar denizin içeri girmiş olduğunu ve zarar verdiğini görmüş olduk. Bu da aslında bir nebze bize tsunami konusunda küçük bir uyarıydı. Tabi ki bu tsunami açık denizlerde olduğu gibi ülkemizde hiç bir zaman yaşanmayacak çünkü o büyüklükte 9,5’luk depremler hayal etmiyoruz ülkemiz ve yakın çevresi için. Marmara için hep sorular soruluyor Marmara için olacak tsunami, deniz tabanında olası fayın karakterinden dolayı deniz tabanı heyelanlarından sonra oluşmasını bekliyoruz" diye konuştu.
"İBB İÇİN İSTANBUL DEPREM VE RİSK ANALİZLERİNİN GÜNCELLENMESİ SÖZ KONUSU"
Prof. Dr. Haluk Özener, “ İBB için İstanbul deprem ve risk analizlerinin güncellenmesi söz konusu. 2009 yılında en son yine Kandilli tarafından İBB ile işbirliği halinde bu çalışma yapılmıştı. Yenilenen yapı stoku yeni zemin bilgileriyle bu deprem senaryoların tehlike ve risk analizlerinin güncellenmesi söz konusu. Bu çalışmada dolayısıyla 2018 haziran ayına kadar çok yoğun bir tempoyla yaklaşık 9 ay içerisinde bu çalışma tamamlanacak” şeklinde konuştu.
"AFAD’LA GÜÇ BİRLİKTELİĞİMİZ TÜRKİYE’YE ÇOK FAYDALI OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”"
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, “ İki gün önce Ankara’da AFAD Başkanını ziyaret ettim. Yeni göreve başlayan Mehmet Güllüoğlu’nu onunla özellikle bir çalışma grubu kurarak Kandilli ile AFAD arasında ortak dil bütünlüğü ve veri bütünlüğü arasında çalışmayı önermiştik karşılıklı olarak böyle bir çalışma yapılacak. En kısa sürede AFAD ve Kandilli grupları bir araya gelerek hem veri bütünlüğü daha sonrada kavram bütünlüğü konusunda çalışmaya başlayacak. AFAD’la güç birlikteliğimiz güçlerimizi birleştirmemiz önümüzdeki dönemlerde Türkiye’ye çok faydalı olacağını düşünüyoruz” diye konuştu.
“7.2 BİR DEPREM YANİ ŞUNDA OLSA SÜRPRİZ OLMAZ”
Marmara Bölgesinde bekledikleri deprem ile ilgili açıklama yapan Prof. Dr. Haluk Özener,“ Marmara için hep söylediğimiz daha önceki çalışmalarda yer kabuğunda ki batıya doğru göçü veriyor. Yaklaşık her yıl 2,5- 3 santim batıya doğru kayıyoruz ve bir enerji birikiyor. Marmara için yapılan hesaplamalarda da şuan 7’nin üstünde 7.2 bir deprem yani şunda olsa sürpriz olmaz. Depremlerin ne zaman olacağını bilmediğimiz için şuan olacakmış gibi depreme hazırlıklı olmak, olmaması içinde temennide bulunmamız gerekiyor” dedi.
“YENİ BİNA TİPLERİ ÖZELİKLE YÜKSEK YAPILAR OLUŞTU"
Toplantıda konuşan Prof. Dr. Erdal Şafak, “ Biz en son İstanbul için deprem analizini 2009 yılında yapmıştık. O günden bu güne yeni yerleşim alanları oluştu. Yeni bina tipleri özelikle yüksek yapılar oluştu çünkü o çalışma 20 kata kadar olan binaları kapsıyordu. Deprem ve zemin bilgileri ortaya çıktı ve tüm bunları bir araya toplayıp yeniden tehlike ve risk analizi çalışmasını güncelleyeceğiz ve bu çalışma sonundan da nerelerde hangi oranda hasarlar bekleniyor, kayıplar ne olacak, yaralı sayısı, ölü sayısı sonra bu iş için ayrıca alt yapı sistemlerini de katıyoruz. Su, elektrik, yol gibi bu sistemlerde olacak hasarlar ve bunların İstanbul içindeki dağılımı. Bu belediye için çok faydalı bir çalışma olacak” ifadelerini kullandı.
(Metin Başar/İHA)