“Kaya Tuzu Hakkında Gerçekler” başlıklı bir rapor hazırlayan bakanlık, kaya tuzunun bileşenlerinde atom bombasının yapımında da kullanılan ve insan sağlığı için çok riskli görülen “plütonyum” maddesinin yer aldığını açıkladı.
Sodyumun insanlar için önemli bir mineral olduğu belirtilen raporda, günlük 184-230 mg tüketmenin gerekli olduğu ifade edildi. Raporda tüketimi önemli oranda artan kaya ve Himalaya tuzlarının, 84 adet mineral içerdiği ve sağlık açısından önemli olduğu yönündeki değerlendirmelerin doğru olmadığı belirtildi. Tuzun birçok hastalığın önlenmesinde yararlı olduğu görüşü de doğrulanmadı.
‘ATOM BOMBASI’
Kaya tuzlarının bileşimi hakkında bilgiler verilen raporda, şunlar paylaşıldı:
-İnsan sağlığı açısından “çok riskli” olduğu bilinen “plütonyum” (atom bombası yapımında kullanılıyor) bulunuyor.
-“Talyum” ve “radyum” (radyasyon yani ışın içerir ki radyasyonun kanser yapıcı etkisi çok iyi bilinmektedir) gibi maddeler de bileşende yer alıyor.
-Kaya tuzunun esas maddesini yüzde 97.35 oranında “sodyum” oluşturuyor.
-Bu sodyumun da sofra tuzu gibi fazla tüketilmesi kalp ve damar sağlığı açısından kötüdür. l Kaya tuzlarının sağlık üzerinde olumlu etkilerini gösteren hiçbir bilimsel yayın bulunmamaktadır.
KALP YETERSİZLİĞİ RİSKİNE YOL AÇIYOR
-Bolca tüketilen “kaya tuzu”, hipertansiyon ve kalp yetersizliği gibi önemli sağlık sorunlarına yol açacaktır.
-Sofra tuzu sıklıkla iyotla zenginleştirilerek önemli halk sağlığı sorunu olan iyot yetersizliğinin önlenmesinde büyük önem taşır.
-Kaya tuzunun astım ve alerjiyi tedavi edebileceği konusunda bilimsel veri yok.
‘SAYDAM OLANLAR TÜKETİLİYOR’
Kaya tuzunu Çankırı’dan çıkararak Türkiye’nin 81 iline satan işadamı Bilal Özkan ise rapora şöyle karşı çıktı: “Kuraklık zamanlarında sular buharlaştığı için faydalı ve zararlı mineraller yere çöküyor. Bu mineraller kaya tuzunda birleşiyor. Kırmızı, yeşil, gri ve sarı renklerde kaya tuzları çıkartılıyor. Bir de bunların saydam cam gibi olanları var. Yemeklik olarak kullanılanlar bunlardır ve 84 elementi içerir. Bakanlığın kaya tuzu olarak “saydam” tuzları kastetmesi gibi bir durum olamaz. Eğer öyleyse bilimle ters düşmüş olur.”