CHP Basın Birimi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Kılıçdaroğlu, TBMM Uzlaşma Komisyonu'yla ilgili Kahraman'a bir mektup gönderdi.
Kılıçdaroğlu, mektupta, Türkiye'nin özgürlükçü ve demokratik bir hukuk sistemine ihtiyacının olduğunu belirterek, bu kapsamda, Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile 30 Aralık 2015'te TBMM'de yaptıları görüşmede, Anayasa dahil, hukuk sisteminin darbe hukukundan arındırılması yönünde görüş birliğine vardıklarını anımsattı.
Kemal Kılıçdaroğlu görüş birliğine varılan hususun, iki siyasi partinin isteğinin ötesinde, toplumsal bir beklentiyi de işaret ettiğini kaydetti.
Oluşturulacak Uzlaşma Komisyonu'nun, başta anayasa olmak üzere, hukukun üstünlüğünü egemen kılacak bütün demokratik adımları, bir mutabakat ekseninde atmasının uygun olacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, bunun temel amaçları ve beklentilerini kapsadığını bildirdi.
Türkiye'nin hak ve özgürlükleri evrensel ölçütlerde benimseyen iktidarlar tarafından yönetilmesinin, temel ihtiyaç olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, "Hukuka uymayan, yasaları uygulamayan bir iktidarın, bağımsızlığını yitirmiş bir yargı mekanizmasının ve hala varlığını sürdüren darbe mevzuatının olduğu bir ülkede, salt anayasa değişikliği, hayata dokunmayan bir metin olmaktan öteye gidemez" değerlendirmesinde bulundu.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu, komisyonun özgürlükçü, demokratik bir anayasa ile eş zamanlı olarak darbe mevzuatını ortadan kaldıracak çalışmalar da yapması gerektiğine işaret etti.
"Parlamentoya saygınlık kazandıracak"
Anayasa çalışması yanında, darbe dönemlerinden kalan ve sonraki yıllarda yürürlüğe konulan bütün antidemokratik yasaların, hukukun üstünlüğü çerçevesinde, evrensel ölçütler esas alınarak bir an önce yenilenmesinin zorunluk olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, bu yenilenmenin, hem Türkiye'de hem de dünyada, Parlamento'ya saygınlık kazandıracağını belirtti.
Kılıçdaroğlu, CHP'nin, kurulacak Uzlaşma Komisyonu'nun, Anayasa'nın ilk dört maddesinde ifadesini bulan çerçevede kurucu ilkeleri, hukuk devletini, parlamenter sistemi ve kuvvetler ayrılığını egemen kılıp, hukuk sistemini darbe hukukundan arındırmayı hedef alan bir çalışma yapılması düşüncesinde olduğunu vurguladı.
Bu bağlamda komisyonun, bireysel bir talep doğrultusunda şekillenmiş, kamuoyuna yapılan açıklamalara göre, "bütün kuvvetleri tek elde toplamayı" amaçlayan, hukuk devleti ilkesiyle hiçbir koşulda bağdaşmayan başkanlık sistemi önerilerinin gölgesinde kalmasına asla izin vermemesi gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, mektubunda şunları kaydetti:
"Son yıllarda hayatın her alanında gözlenen antidemokratik ve otoriter uygulamalara yasal zemin oluşturma amacını güden taleplere, Gazi Meclis'imizin de onay vermeyeceğinden kuşkum yoktur. Bu nedenle halkımızın daha demokratik bir Türkiye için umutla beklediği Anayasa çalışmaları ile darbe hukukundan arınma sürecini, başkanlık sistemi adı altında, diktatörlüğe giden yolu açmak için kullanacak odaklara CHP'nin kesinlikle karşı duracağını bilgilerinize sunmak isterim."
"Anayasa değil, darbe döneminde çıkarılan yasalar"
Kılıçdaroğlu, kuvvetler ayrılığı ilkesinin bugün işlememesinin temel nedeninin, yürürlükteki Anayasa değil, darbe döneminde çıkarılan yasalar olduğunu savunarak, yasamanın, yürütme organının arka bahçesine dönüştüğüne, siyasal partiler yasasının getirdiği antidemokratik hükümlere ve egemen kılınan lider sultasına dikkat çekti.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şu görüşlerini paylaştı:
"O kadar ki TBMM'ye Sayıştay'ın mali raporunu dahi getirmeye, dönemin TBMM Başkanı maalesef cesaret edememiştir. Ve TBMM, Sayıştay'ın mali raporu olmaksızın bütçe tasarısını yasalaştırma ayıbının altına imza atmıştır. Aynı şekilde Türkiye'de basın özgürlüğünün olmamasının nedeni de yürürlükteki Anayasa değil, darbe döneminde çıkarılan ve daha sonraki iktidarlarca tahkim edilen darbe yasalarıdır.Türkiye'nin, darbe hukukundan arındırılmasını istememizin temel nedeni bu ve benzeri yasalardır."
Kılıçdaroğlu, mektupta, Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, Balıkesir Milletvekili Namık Kemal Havutça ve Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan'ın, Türkiye'yi darbe hukukundan arındıracak ve Anayasa çalışmalarını yürütecek Uzlaşma Komisyonu'nda görevlendirildiğini bildirdi.
