Birleşik Arap Emirlikleri’nden yayın yapan MBC4 kanalındaki ‘Turki Ekstra’ programında soruları yanıtlayan Sangu, saç, kaş renginin doğal olduğunu söyledi. Elçin Sangu, oynadığı filmde çok reddedemeyeceği bir sahne olmadığı takdirde oynadığı halde dizideki benzer sahne için ‘Düşünürüm’ dedi. Elçin Sangu, kendisi ile ilgili şunları anlattı:
"Normal hayatımda da çok gülen, eğlenen, gülmekten zevk alan bir insanım. Çok eğleniyorum, çok gülüyorum. Dizide canlandırdığım ‘Defne Topal’ bu karakterimle bire bir örtüşüyor. 'Öyle Bir Geçer Zaman Ki’ dizisi, kamera ile ilk tanıştığım iştir. Bu; yönetmen, yapım, işin büyüklüğü açısından çok önemli bir tecrübeydi. Başlayabileceğim işin en iyi yerinden başlamıştım. Bu dizinin yeri bende bambaşka. ‘Kurt Seyit ve Şura’ içinde bulunduğum ikinci büyük projeydi. Arap dünyasında benim bilinirliğimi ve görünürlüğümü sağlayan önemli bir iş oldu. Kıvanç Tatlıtuğ’u tanıdığım için çok mutluyum. Göründüğünün aksine çok iyi ve mütevazı bir insanmış. Kendimi böyle bir kadro, böyle bir yapımla bulduğum için çok mutluyum gerçekten iyi ki yapmışım. Ben opera okudum normalde. Oyunculuğa sonradan geçtim. Oyuncu olmasam muhtemelen müzik hayatına devam ederdim ya da içinde müzik ve oyunculuğu barındırabileceğim bir işe yönelirdim herhalde."
Elçin Sangu, oynadığı bir sahnede rol gereği bir bardak fırlatırken, kırılan cam parçalarının ekip arkadaşlarının üzerine sıçradığını görünce onlara bir şey olacak diye paniğe kapıldığını, gerildiğini anlattı.
