31 Mart Yerel Seçim çalışmaları kapsamında yaklaşık 25 bin kişinin çalıştığı Perpa’yı ziyaret eden Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, burada esnaf ve vatandaşlarla biraraya geldi. Vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılanan İmamoğlu, esnaflar tarafından Perpa’ya girdiği sırada alkışlarla karşılandı. İşyerlerine girerek çalışanlarla sohbet eden İmamoğlu, sorunları dinleyerek çözüm önerilerini anlatıp destek istedi.
“BU ŞEHRE SEVGİYİ VE SAYGIYI HATIRLATMAYA GELMİŞ BİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYIYIM”
Konferans salonunda Perpa esnafına hitap eden CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, “Benim konum İstanbul. İstanbul’un sorunları ve o sorunlara çözüm bulmak, yani beni başka hiçbir konuya muhatap edemeyecekler. Hiçbir husus karşılık bulamayacak. Yani kavga, gürültü, patırtı isteyecekler hiçbirine biz muhatap olmayacağız. Hatta ola ki biz biraz bekleyelim 15-20 gün öncesinde kızdırmaya çalışalım, ya da problem yaratmaya çalışalım diye düşünebilirler. Hiçbir faydası yok. Hatta bugünden başlarlarsa oyum daha çok artar. Benim işim kavgayla değil. Ben İstanbul’daki 16 milyon insana, toplumumuzun o derin vicdanını, ahlakını, sevgiyi ve saygıyı hatırlatmaya gelmiş bir belediye başkan adayıyım” dedi.
“İSTANBUL’UN BÜYÜK BİR EĞİTİM SEFERBERLİĞİNE İHTİYACI VAR”
“İstanbul’un en derin problemi eğitim” diyerek konuşmasını sürdüren İmamoğlu,”4 yaş altı 1 milyon 200 bin çocuğun sadece yüzde 15’i okul öncesi eğitimden faydalanıyor. Hangi çağdayız, hangi çağdaşlıktayız ve ya biz nasıl bir nesil hazırlıyoruz. Bahsettiğimiz nesil eğer gelişime açık güzel bir nesil olacaksa, iyi bir eğitim almalı, dolayısıyla biz bu konuları Perpa’yla da TÜSİAD’la konuşacağız. Dolayısıyla İstanbul’un büyük bir eğitim seferberliğine ihtiyacı var. İstanbul’da her ilçede hem ilçe belediyelerle beraber hem büyükşehir belediyesi olarak kreş işine el atacağız, biz eğitimin en önemli partneri olacağız. Ama gücümüzü sizin gibi dev kuruluşlardan almak zorundayız. Seferberlik. Aynı şeyi farklı iş dünyası sohbetlerinde de söyledim. Anadolu da birçok yer için eğitim seferberliği yapardık. Oradaki çocuklar iyi eğitim alsınlar diye. Şimdi köylerde, kırsalda çocuk kalmadı ki, çocuklar şehirlerde. Şimdi aynı seferberliğe İstanbul’un ihtiyacı var. Bu vahşi durumdaki eğitim koşullarını tek başına büyükşehir belediyesi elbette düzeltemez. Ama büyükşehir belediyesi bu işin lokomotifi olacak” diye konuştu.
“YEŞİL FAKİRİYİZ”
31 Mart yerel seçimin ardından göreve gelmesi halinde yeşil alanla ilgili hazırladıkları vadi projelerini anlatarak konuşmasını devam eden Ekrem İmamoğlu, “Yeşil fakiriyiz. Bir yerel yönetici kıymet verirse oluyor. Allah için övünüyorum. Bu kardeşiniz sadece 4-4,5 yılda bir şehre kişi başı 3,5 metrekare yeşil alan kattı. 3 buçuk metrekarenin önemini söyleyeyim. Kattığım yeşil alandan daha az 25 tane ilçe var. Neye kıymet veriyorsanız o, biz bu işe kıymet vereceğiz” şeklinde konuştu.
“KIYMETLİ GÖRDÜĞÜMÜZ İSTANBUL ŞU ANDA KIYMETSİZ”
Ziyaret sırasında basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan İmamoğlu, İstanbul‘daki konuk stoklarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, “İstanbul’da konut arzındaki hesapsız ve düzensiz ilerlemenin belki de en büyük sorumlusu devlet eliyle üretilen konut kurumlarıdır. Buna TOKİ’yi, Emlak Konutu, Kiptaş’ı katabiliriz. Zira konut üretmeyle ilgili de bir plansızlık ve bu konuda şehri de kilitleyen ve şehrin boş alanlarını da bu şekilde doldurarak aslında bir nevi şehre ihanet edilen bölümlerin başında geliyor. Tam da bahsedilen dikey yapılaşmanın örnekleri bunlar. Bu sorun İstanbul’u büyük anlamda ucuzlaştırmıştır. Kıymetli gördüğümüz İstanbul şu anda kıymetsiz, değersiz satılmayan bir pozisyona düşmüştür. Bu pozisyonu İstanbul, dünya kenti hak etmiyor. Biz bu konut stokunu özellikle kentsel dönüşüm planlaması içerisinde büyükşehir belediyesi olarak kullanmak düşüncesindeyiz” ifadelerini kullandı.
(Ferhat Yasak - Mehmet Başa/İHA)