Yaz tatilinin planlandığı şu günlerde uzmanlar uzun süren yorgunluk şikayeti olanları uyarıyor: Sürekli uykulu hissetme, hareket etmek istememe, vücut genelinde ağrı ve bitkinlik gibi belirtilerin 6 aydan uzun sürmesiyle tanımlanan kronik yorgunluk sendromu, başta iş performansı olmak üzere tüm yaşamı olumsuz etkiler.
Dinlenmek veya tatile çıkmak da çare olmaz. Bu rahatsızlıkla baş etmek için bazı önlemler alarak yaşam tarzı değişikliği yapılması gerekiyor. Memorial Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Dr. Gülseren Kayalar, kronik yorgunluk sendromunda görülen yorgunluğun fiziksel bir aktiviteye bağlı olmaksızın istirahat halindeyken de ortaya çıktığına işaret ederek “Kısa süreli hafıza ve konsantrasyon kaybı, boğaz ağrısı, lenf bezlerinde hassasiyet, kas, baş ağrısı, uyku bozukluğu ve 24 saatten fazla süren kırgınlık hissi gibi belirtilerden en az dördü varsa kronik yorgunluk sendromuna işaret eder” dedi.
Kronik ağrılı hastalarda bu belirtilerin depresyona ve buna bağlı olarak umutsuzluk, sıkıntı hali, dikkat azlığı ve iştah-kilo kaybı gibi tablolara da yol açtığını söyleyen Dr. Kayalar, “Sıklıkla 40-50 yaş arası kadınlarda görülür. Sendromun ortaya çıkmasını tetikleyen unsurlar ise bağışıklık sistemini etkileyen faktörler, nörolojik faktörler, hormon bozuklukları ve bazı enfeksiyon hastalıklarıdır” diye konuştu. Her 3 hastadan 2’sinde hastalık sürekli ve şiddetli seyrediyor. Bu hastalarda uzun süre yatakta kalmaya bağlı olarak kas erimesi ve pozisyonel kan basıncı düşüklüğü görülebiliyor. Kronik yorgunluk sendromlu hastalarda, fizik muayene sonuçları genelde normal çıkıyor. Tam teşhisi, ancak kronik yorgunluğa sebep olan tıbbi durumlar ve psikiyatrik hastalıklar dışlandıktan sonra konulabiliyor. Dr. Kayalar, tedavinin kişiye özel planlanması gerektiğini söyleyerek şu uyarılarda bulundu: Kişiye özel belirlenen egzersiz uygulamalarının düzenli olarak yapılmasının yanı sıra hastaya psikolojik destek vermek de çok önemlidir. Hasta her aşamada iyileşeceği yolunda cesaretlendirilmeli ve hasta, aile ve hekim yakın iş birliği içinde olmalıdır.
UYGUN SAATLERDE KREMSİZ GÜNEŞLENİN
-Uyku alışkanlığı iyileştirilmeli ve düzenli egzersiz yapılmalı.
-Sıcak yaz günlerinde ağır yiyecekler yerine zeytinyağlı hafif yiyecekler tercih edilmeli.
-Susuz kalmanın metabolizmayı yavaşlatarak yorgunluğa yol açtığı unutulmamalı.
-Uyku ritminin düzene sokulması ve uyku kalitesinin artırılması için uyku hijyeni uygulanmalı. Yani uyku öncesinde kafeinli, alkollü içeceklerden, nikotinden, aşırı yağlı yiyeceklerden ve aşırı aktiviteden kaçınılmalı.
-Her gün güneş ışınlarının dik gelmediği saatlerde 20 dakika boyunca güneş koruyucu olmadan güneş ışığı alınmalı.