Türkiye’nin iadesini istediği FETÖ’cü teröristin Kazakistan’da gerçekleştirilen uluslararası toplantıya katılmasına tepki göstermiş yaşananları sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda anlatmıştı.
TBMM Başkanvekili ve CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, Meclis heyetiyle gittiği Kazakistan’daki toplantıda Türkiye’nin ’FETÖ’den iadesini istediği Doğan Yıldız’ın olduğunu öğrenince tepki göstermiş yaşananları sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla anlatmıştı. 26-27 Kasım tarihlerinde Kazakistan Kurucu Cumhurbaşkanı Günü nedeniyle Kazakistan Meclis Başkanı Nurlan Nıgmatulin’in ev sahipliğindeki toplantıya katılmak üzere TBMM’yi temsilen bu ülkeye giderek konferansa katıldı. Konferans sonunda Türkiye Kazakistan Büyükelçisi Nevzat Uyanık, Gök’e, Türkiye’nin iadesini istediği Doğan Yıldız’ın arka sıralarda oturarak toplantıyı izlediğini söyledi. Bunun üzerine Gök, Türkiye ve Kazakistan Meclis heyetleri arasında görüşme yaptı.
Bu görüşmeye Gök ile birlikte AKP İstanbul Milletvekili Rumeyse Kadak, MHP Iğdır Milletvekili Yaşar Karadağ ve Kazakistan Büyükelçisi Uyanık katıldı. Gök toplantıda, Kazakistan Meclis Başkanı Nurlan Nıgmatulin’e tepkisini dile getirerek duruma nasıl izin verdiklerini sordu. Karşılığında tatminkar bir cevap alamayan Gök, FETÖ’cü teröristin iade edilmesi gerektiğini belirterek FETÖ okullarının halen aktif olduğu Kazakistan’ın da aynı tehlikelerle karşı karşıya olduğunu meclis heyetine ifade etti.
"BUNUN AÇIKLANMASINI, İZAHATINI İSTEDİK"
Uluslararası düzeyde gerçekleştirilen bir toplantıda Türkiye’nin iadesini istediği bir teröristin bulunduğunu öğrendiğinde büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını belirten Gök, "Kazakistan bizim dost ve kardeş bir ülkemiz. TBMM adına bir toplantıya katıldık. Bu toplantıya pek çok ülkeden gelen katılımcılar vardı. Meclis Başkanları başkenvekilleri düzeyinde. Tabi ki bu toplantı bitiminden sonra bu toplantıdan sonra bir toplantı yaptık. Türkiye’nin iadesini istediği bir FETÖ sanığının bu toplantıda bulunmasının izahatının yapılmasını istedik. Meclis başkanı kendisinin haberinin olmadığını ifade etti ama biz kendisine Kazakistan’ın aradığı bir şahsın Türkiye’de katıldığınız bir toplantıya katılmasını nasıl karşılarsınız şeklinde bir soru yönelttik. Soruya cevap vermesi zaten mümkün değildi. Bu son derece üzücü ve hoş olmayan bir şey. Böyle bir tabloyla karşılaşmanın bir sıkıntı ortaya çıkardığı ortadaydı. Buna çok yüksek sesle tepki göstererek meclis başkanıyla gergin bir görüşmemiz geçti. Bunun açıklamasını istedik, bu duruma nasıl seyirci kaldıklarının izahatını istedik" dedi.
"SOSYAL MEDYADA ÇOK YOĞUN BİR SALDIRI ŞAHSIMA KARŞI GERÇEKLEŞTİ"
Yaşananları sosyal medya hesabından paylaşan Gök, FETÖ’cülerin saldırısına uğradı. Sosyal medya hesaplarından ağza alınmayacak hakaretlere maruz kaldığını ifade eden Gök," Hakkımda çok çirkin söylemler ve tehditlere varan söylemlerle maruz kaldım. Sosyal medyada çok yoğun bir saldırı şahsıma karşı gerçekleşti. Bu saldırıyı gördüğüm anda yine attığım bir paylaşımla yani ben mecliste bombaların ardında darbeye karşı direnen bir milletvekiliyim. İki elim yakanızda diyerek söylemimi devam ettirdim. Bu saldırılar şu anda da devam ediyor. Tabi bunlar vız gelir tırıs gider" dedi.
Yaşananların kabul edilir bir tarafı olmadığını ifade eden Gök," Önemli olan Türkiye’de FETÖ’ye karşı olan mücadelede ciddi değerlendirmelerin yapılması ve üzerine gidilmesi. Ben orada Türkiye Büyük Millet Meclisi adına bulunduğum bir toplantıda böyle bir durumu Türkiye devleti adına hem Türk milleti adına kabullenmemizin mümkün olmadığını onlara ifade ettim. Gereğinin yapılmasını ifade ettim. Bence Kazakistan’ın bu konuda bir açıklama yapması gerektiği açıktır. Konunun Dışişleri İçişleri Bakanlığı’nın ve yürütmenin yetkisinde olduğunu düşünüyorum. Bu konu mutlaka izaha kavuşturulmalıdır. Kazakistan’da FETÖ okulları hala faaliyetlerini ad değiştirme suretiyle sürdürüyorlar. Bu da tabi çok ciddi bir problem. Bu problemlerin giderilmesi açısından devletin etkin çalışma yürütmesi gerekiyor. Böyle bir sorun her iki ülkedeki güven durumlarını zedeleyici bir durumdur. Bu uluslararası resmi bir toplantı ve Kazakistan’ın istihbaratı da çok güçlüdür. Dolayısıyla sıradan, geçiştirilebilecek bir hadise değildir. Resmi bir toplantıya Türkiye’nin iadesini istediği bir kişinin girmesinin hiçbir açıklanacak yanı olmadığını düşünüyorum" diye konuştu.
(Hülya Keklik - Erdinç Türkcan/İHA)
