Başkan Gültekin Mutlu, yaptığı basın toplantısında, göldeki yayılı azot ve fosfor kirlilik oranının yüzde 70 seviyelerinde olduğuna dikkat çekti.
Mutlu, “Sudaki oksijen azlığı, gölün doğal yaşam dengesini bozmuş, gölün çevresini 2-3 metre bataklık sarmıştır. Kuşların beslenme kaynakları azalmıştır. Ağır metaller, kuşların bünyelerinde birikerek yaşamları için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Göl civarındaki araziler üzerinde çeltik, mısır, şeker pancarı, ay çiçeği ekilmekte, bu tarım alanları çok kirli göl suyuyla sulanmakta sonra ise bu sular drenaj suları göle ulaşmakta ve göl tarım ilacı kirliliğine maruz kalmaktadır.” dedi.
Mutlu, "Manyas Gölü'nün biyolojik çeşitliliğinin korunması ve sürdürebilirliğinin sağlanması için gölü kirleten sanayi ve maden kuruluşlarının ticari kaygılarla çalıştırmadıkları arıtmalarının çalıştırılması sağlanmalı, göldeki tarım ilacı kirliliği önlenmeli ve göle kıyısı bulunan yerleşim yerlerindeki doğal arıtmalar çalıştırılmalıdır.” ifadesini kullandı.
Bandırmalıların, Manyas Gölü'nde yaşanan çevre kirliliğine karşı duyarsız olmasından yakınan Mutlu, “Yereldeki duyarsız, kör, sağır ve dilsiz yöneticilere inat konuyu en üst düzeyde ve platformda dile getirmek için Ankara’ya gidiyoruz. Balıkesir milletvekilleri, TBMM Çevre Komisyonu Başkanı ve üyeleriyle ve ilgili bakanlarla görüşüp Manyas Kuş Gölü'nün ölmesine izin vermeyeceğiz. Manyas Kuş Gölü'nün yeniden o güzel günlere kavuşması için milyonlarca kuşun öttüğü o çok sesli güzel koroyu yaşatmak için var gücümüzle çalışacağız. Bu bizim boynumuzun borcudur.” şeklinde konuştu.