Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ali Yalçın, Kahramanmaraş'ta Mehmet Akif Kültür Merkezi'nde sendika üyeleriyle bir araya geldi.
Etkinlikte konuşan Yalçın, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanı Lami Özgen ve Türkiye Kamu Sen Konfederasyonu Genel Başkanı İsmail Koncuk'u toplu sözleşme süreci üzerinden sert dille eleştirdi.
Memur-Sen'in itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını öne süren Yalçın, şöyle dedi:
"Hizmet kollarıyla ilgili bir tane kazanımını mutabakata bağlayamayan ve masadan eli boş dönenlerin şimdi sizin 213 kazanım aldığınız yerde dilinin çok döndüğünü görüyorsunuz. İtibarsızlaştırma hareketini görüyorsunuz. Masaya otururken niyetlerinin çalışana kazandırmak değil, Memur-Sen'e kaybettirmek. Niyetleri, çalışanın niyasını sarmak değil, PYD'den gelenleri sendikasına tedavi ünitesi kurup orada tedavi ettirmek..."
Herkes kazandı. Ben yeni bir şey daha ekliyorum. Koncuk da kazandı, Lami Özgen de kazandı. 'Başkan bunlar ne kazandı?' diyebilirsiniz. Yılların sendikacıları nerede oturup nerede kalkacağını, nerede yapışıp nerede kaçacağını öğrendi arkadaşlar.
"KAŞARLARIN HALİNİ GÖRDÜK"
Toplu sözleşme sürecinde herkesin kazandığını söyleyen Yalçın, konfederasyonuna ait bültendeki yazıda diğer sendika başkanlarıyla ilgili 'Masadan ve sahadan sildik' dediğini hatırlatarak şöyle konuştu:
"Toplu sözleşmede herkes kazandı. Memur-Sen üyeleri de, KESK üyeleri de, Kamu-Sen üyeleri de, Kemal Sunal'ın filminde 'Sendikalı mısın?' dediklerinde 'Yok Harranlıyım' diyen Harranlılar da kazandı. Yasanın merhametiyle masadasınız, yetkiniz yok. 11 hizmet kolunun tamamına da muhatap Memur-Sen'dir. Hiç bir teklifiniz görüşülmeyecek. İtiraz ve imza yetkiniz yok.
Burada konu mankenisiniz dediğimde bana öfkeyle cümle kuranların; Memur-Sen bültenine yazdığım giriş yazısında 'Masadan ve sahadan sildik' dediğimde Koncuk'un öfkelenip sitesinden bana cevap vererek 'Ali Yalçın çizmeyi aştı' diyişini hatırlıyorum.
Sayın Koncuk yaşımız itibariyle genç ve toy görebilirsin. Biz kaşarların halini gördük. Kaşarların halini gördük. Sendikacılık sınırları ve sinirleri zorlama sanatıdır. Devletin küçüğünden büyüğünden emir alarak yapılacak bir uğraş alanı asla değildir. Hakkınızı bileceksiniz, haddinizi bileceksiniz. Unutmayınız ki sendikacılık, çizmeyi aşma sanatıdır sayın Koncuk..."