<h6>Kudüs</h6> <div>Kudüs İslami Vakıflar İdaresi Başkanı Azzam el-Hatib, Yahudi yerleşimcilerin 2022'deki <strong>Mescid-i Aksa</strong> baskınlarına ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı.</div><div>Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlaller açısından 2022'nin en belirgin ve sayı bakımından en yüksek yıl olduğunu, saldırıların yoğunluğu ve hızının arttığını belirten Hatib, bu yıl içinde Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyen <strong>fanatik Yahudi yerleşimci </strong>sayısının 48 bin 238 olduğunu kaydetti.</div><div><strong>İsrail</strong> yönetiminin Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine karşı uyarılarda bulunan Hatib, ihlallerin, Mescid-i Aksa'nın avlusunun askerîleştirilmesi ve kışlaya dönüştürülmesiyle sınırlı kalmadığını, fanatik Yahudi grupların Müslümanları tahrik edici eylemlerde bulunduğunu vurguladı.</div><div>Hatib, yerleşimcilerin Aksa'da bu yıl boyunca gerçekleştirdiği <strong>kışkırtıcı eylemleri</strong> "Yahudi inancına göre dualar etme, Talmudik ayinler gerçekleştirme, ilahiler ve avlularda şarkı söyleme, dans etme ve Yahudi bayramlarında Mescid-i Aksa'nın avlularında İsrail bayraklarını dalgalandırma" olarak sıraladı.</div><div>İslami Vakıflar İdaresi Başkanı Hatib, dünyadaki yaklaşık iki milyar Müslümanın inancının bir parçası olan Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyen yerleşimcilerin, buranın <strong>Müslümanlar</strong> için kutsiyetini hiç umursamadığını vurguladı.</div><div>Hatib ayrıca uzun zamandır dini, tarihi ve hukuki statükosunu değiştirmeye yönelik yapılan tüm girişimlere rağmen Mescid-i Aksa'nın, bölünmeyi veya ortaklığı kabul etmeyen, toprağın altıyla üstüyle 144 dönümlük alanın tamamıyla Müslümanlara ait kutsal bir mabet olduğunu ifade etti.</div><h3>Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin egemenliği ihlal ediliyor</h3><div>Mescid-i Aksa ve Kudüs'teki vakıflar; İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre, Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.</div><div>Daha önce Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin izni dahilinde Mescid-i Aksa'yı ziyaret eden Yahudiler, 2003'ten bu yana Vakıflar İdaresinin egemenliğini ihlal eden İsrail'in tek taraflı kararı çerçevesinde polis eşliğinde Müslümanların kutsal mabedine giriyor.</div><div>İsrail makamlarının bu tek taraflı kararını tanımayan Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğini ihlal edici bu tür girişleri "baskın" olarak nitelendiriyor.</div><div>İşgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.</div><div>Yahudiler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, sözde "Süleyman Mabedi" kalıntılarının bulunduğu iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor ve Mescid-i Aksa'da kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.</div>