Depreme Adıyaman’da yakalanan Afgan uyruklu minare işçisi Abdulgaffur Semangani, kenti bırakıp gitmek yerine 1 aydan beri depremzedelere ücretsiz çay dağıtıyor.
Adıyaman’da 6 aydan beri Emir Sultan Camii’nin minaresinin yapımında çalışan Afgan uyruklu Abdulgaffur Semangani, anlamlı bir insanlık duruşu sergiledi. Minare yapım işi bittiğinin ertesi günü Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde depremler meydana geldi.
İşi bitmesine rağmen Afgan Abdulgaffur Semangani, Adıyaman’ı terk etmedi. Adıyaman’da edindiği dost ve arkadaşlarına yardım etmeyi tercih etti. 6 Şubat’ta meydana gelen depremin hemen ardından, depremde hasar almayan Emir Sultan Camii’nin, Kur’an kursu bölümünde yer alan çay ocağında, depremzedelere ve görevlilere çay dağıtmaya başladı. Ücretsiz olarak bir aydan beri çay dağıtan Abdulgaffur Semangani, “Deprem sonrası kaçmak, savaştan kaçmak gibidir” diyerek vefa örneği gösterdi. Semangani, hayat normale dönene kadar hizmet etmeye devam edeceğini söyledi.
Cami İmam Hatibi Şevket Durgun, Afgan Abdulgaffur Semangani’nin kardeşlik örneği gösterdiğini belirterek, “Altı ay önce Emir Sultan Camisi’nin minaresinin inşası için buraya geldi. İnşaatını 6 ay içerisinde bitirdi, minaresini tamamladı, hazırladı. 6 Şubat’ta depremin olmasıyla beraber sağ olsun kardeşimiz buraya terk etmedi. Hizmet etmek amacıyla günde birçok kez burada çalışan insanlara çay dağıtıp hizmet etmektedir. Burada Afganistan Türkiye kardeşliğini devam ettirmek amacıyla burada kaldı. Halada hizmet devam etmektedir. Bırakıp gitmedi” dedi. “Depremde bırakıp gitsem savaştan kaçmış gibi olurdum”
Afgan Abdulgaffur Semangani, “Minarelerimizi güzel bir şekilde yaptık, teslim ettik. Kaderimizde deprem varmış. Depreme yakalandık, depremzede olduk. Depremden sonra, ilk saatten sonra böyle vatandaşa hizmet ediyoruz. Gönüllü bir şekilde çay yapıyorum. Sabah 7’den akşam 22’ye kadar çay dağıtıyorum. Gönül kazanıyorum. Deprem saatinden sonra kaçmam benim savaştan kaçmış gibi bir durumdur. Burada ki gönül dostlarımızı, ahbap ve arkadaşlarımızı bırakıp gitmek istemedim. Elimden geldiğince hizmetimi vereceğim. Belki bir ay kalırım, belki iki ay kalırım. Hayat normale dönsün, yani millet evine çayını ekmeğini yapıp gitsin, o zaman giderim” diye konuştu.