Konferans, Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesinde gerçekleşti. Düzenlenen etkinlikte Prof. Dr. Nabi Avcı’nın yanı sıra, AK Parti Eskişehir İl Başkanı Dündar Ünlü, Çifteler Belediye Başkanı Metin Özen, Sivrihisar Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan, Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erhan Eroğlu ve TÜGVA Eskişehir İl Başkanı Fatih Sert de yer aldı.
Konferans öncesi bir konuşma yapan Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erhan Eroğlu, “40’ıncı yılımız dolayısıyla bir takım bilimsel etkinlikler planladık. Bunlardan ilkini bizlerden biri olan hocamızla başlatmaktan gurur duyuyoruz. İkinci olarak da bizler öğrenciyken ve asistanlık zamanlarımızda hocamızı dinlemekten çok zevk alıyorduk. Aradan geçen zamanı da dikkate alarak özlemişiz hocamızı ve bu akşam hepimiz mutlu olacağız diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Düzenlenen etkinlikte, ‘Kültür ve Siyaset’ üzerine bilgi ve tecrübelerini katılımcılar ile paylaşan Nabi Avcı, “Şimdi niye insanlar siyasete girerler konusuna cevaplardan biri, Platon’un, Eflatun’un Alkibiades diyaloğudur. Alkibiades, meşhur Atinalı siyasetçidir. Alkibiades, onun niye siyasete girdiğini kendi kendine sorgulatır. O günün Atina’sında meziyet kabul edilen özellikleri sorgularlar. Nedir bu özellikler? Diyelim ki lavta çalmak. ‘Sen Atina’da herkesten daha iyi lavta çaldığını mı düşünüyorsun da siyasete heves ediyorsun?’ Atinalılar da yalan söylemek yok ve cevap veriyor, ‘Hayır öyle düşünmüyorum.’ Tabii Sokrates de cevap veriyor ‘Başkası senden daha iyi çalıyor, o varken niye seni dinlesinler? Sen olimpiyatlardan onlardan daha hızlı mı konuştuğunu düşünüyorsun da siyasete heves ediyorsun?’ Yani Atina’da onurlandırılmak için konulmuş kriterlerden, Alkibiates’in başkalarından iyi olma şansı yok. Ondan sonra giydirmeye başlar Sokrates, ‘Sen şöyle olduğun için böyle olduğun için siyaset yapmak istiyorsun’ gibi sözler söylüyor ama sonunda siyasete giriyor Alkibiades. İkinci örnek, 2’nci Halife Hz. Ömer’dir. Vefatına yakın ona soruyorlar ki, ‘Yerine kimi önerirsin?’ Örnek bir isim verip, ‘Senden sonra onun olmasını istemez misin?’ diyorlar. Verdiği cevap, ‘Hayır bir aileden bir kurban yeter” ifadelerini kullandı.
“Önceden de siyasetin içerisindeydim ama vitrinde değil mutfaktaydım”
Katılımcılardan gelen bir soru üzerine siyasi hayatını da özetleyen Avcı, şu ifadeleri kullandı:
“Benim niye siyasete girmiş olduğumu sorarken benim vitrin aşaması olan milletvekili, bakan olduğum ve ortalıkta dolaşmaya başladığım aşamayı soruyorsun. O aşamada siyasete girdiğimi düşüyorsun ama ben daha önceden de siyasetin içerisindeydim ama vitrinde değil de mutfaktaydım.”
Nabi Avcı yaptığı konuşma sonrası, katılımcıların sorularını yanıtladı. Etkinliğin sonunda Avcı’ya çeşitli hediyeler takdim edildi.
(İHA)
