CHP Parti Meclisi, 4 saat süren toplantıda, Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka'nın "tedbirli olarak kesin ihraç istemiyle" Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilmesine karar verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan Parti Meclisi, Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka'yı kesin ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk etti.
CHP Genel Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, "CHP'li bir milletvekilinin TBMM makam odasının duvarındaki Mustafa Kemal Atatürk resmini indirdiğine ilişkin, asılsız ve gerçeğe aykırı iddialar ortaya atarak, CHP'nin kamuoyunda tartışılmasına neden olan Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Aylin Nazlıaka'nın, parti tüzüğünün 68/A ve F ile 70/A-a-b hükümleri uyarınca tedbirli olarak kesin ihraç istemiyle Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilmesine karar verilmiştir" denildi.
NAZLIAKA'DAN İLK AÇIKLAMA
CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, TBMM'de bir milletvekilinin odasındaki Atatürk fotoğrafını indirdiği iddialarına ilişkin, "Bu olay ismimin Aylin Nazlıaka olduğu kadar gerçek. Ancak olayın daha sonrasında basına servis edilişi ve basında işleniş biçimiyle yön değiştirmesi, maalesef algısal boyutuyla, gerçekleştirilen olay arasında fersah fersah fark yaratmıştır. Yani olay olmuştur. Ama bunu yapan arkadaşımız, bir Atatürk düşmanlığı amacıyla bunu gerçekleştirmemiştir" dedi.
CHP Parti Meclisi (PM), Nazlıaka'nın "kesin ihraç" talebiyle Yüksek Disiplin Kuruluna (YDK) sevkini görüşmek üzere parti genel merkezinde olağanüstü toplandı.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığındaki toplantıya, Nazlıaka da katıldı.
YDK'ya gidip gitmeyeceğine ilişkin kapalı oylamanın yapıldığı sırada toplantıdan çıkan Nazlıaka, gazetecilere açıklamada bulundu.
Yaklaşık 4 saat süren toplantıda, hemen hemen herkesin söz alarak görüşlerini dile getirdiğini belirten Nazlıaka, şöyle devam etti:
"İsim açıklamam konusunda çok yoğun bir baskı yapıldı. İsim açıklamadığım takdirde, bu konunun inanılırlığı konusunda bir sorgulama yapıldı. Şunu bilmenizi isterim; Bu olay, ismimin Aylin Nazlıaka olduğu kadar gerçek. Ancak olayın daha sonrasında basına servis edilişi ve basında işleniş biçimiyle yön değiştirmesi, maalesef algısal boyutuyla, gerçekleştirilen olay arasında fersah fersah fark yaratmıştır. Yani olay olmuştur. Ama bunu yapan arkadaşımız, bir Atatürk düşmanlığı amacıyla bunu gerçekleştirmemiştir. CHP, kurucu iradeye, liderine, bağımsızlığın kurucusu, Cumhuriyet'in mimarı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e bağlıdır. Tüm milletvekillerimiz de bu bağlılığı devam ettirmektedir."
"CHP İÇİN ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİM"
İletişim sorunu nedeniyle bir kar tanesinin büyüyerek, kocaman bir çığa dönüştüğünü ifade eden Nazlıaka, "Ben, CHP'nin böyle bir çığın altında ezilmesini istemem. Ancak bu olayın iyi yönetilememiş olmasının, tamamıyla benim üzerime yüklenmesini de doğru bulmuyorum. Kişinin ismini açıklamamam, kişiyi korumakla ilgili değil, ilkesel bir duruştur. Bu ilkesel duruşlar belki bugün anlaşılmayabilir ama tarih bu ilkesel duruşları değerlendirecektir" diye konuştu.
Nazlıaka, üyeliği koparılsa bile CHP için çalışmaya devam edeceğini belirterek, partililerle arasında koparılmaz bir bağ olduğunu kaydetti.