Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Özlem Özgür Gürsoy, doğum sürecinin bir kadının hayatında deneyimleyebileceği en eşsiz ve büyüleyici olaylardan biri olduğuna değinerek anne adaylarına bu süreçle ilgili önemli bilgiler verdi. Bu deneyimin mutluluk verici veya travmatik olarak algılanmasında doğum şeklinin büyük rolü olduğunu belirten Doç. Dr. Gürsoy, “Günümüz toplumunda sezaryen; normal vajinal doğuma bir alternatif olarak düşünülse de, aslında sadece annenin ve bebeğin yaşamlarını olumsuz etkileyebilecek bir durumda yapılması gereken cerrahi bir girişimdir” dedi.
“Arkadaşların anlattığı doğum hikayeleri de etkili oluyor”
Doğum şekli kararında, tıbbi gereklilikler dışında, anne adayını gebeliğin başından itibaren olumlu ya da olumsuz etkileyebilen birçok faktör olduğunu ifade eden Doç. Dr. Gürsoy, bunların başında anne adayının yaşı, eğitim düzeyi, geçmiş doğum deneyimi ile aile ve arkadaş çevresinden duyduğu doğum hikayeleri ile yazılı-görsel medyadan edindiği fikirlerin geldiğini anlattı. Normal doğum sırasında yaşanılan olumsuz deneyimlerin, normal doğumun ağrılı olduğu düşüncesinin ve bebek için daha riskli olduğu algısının çiftlerin sezaryen ile doğumu tercih etmesine sebep olabileceğinin altını çizen Doç. Dr. Gürsoy normal doğum sürecini “Burada temel prensip, kendiliğinden oluşan kasılmalar ile rahim ağzının açılarak ilaç ve müdahale gerektirmeden bebeğin vajinal yoldan dünyaya gelmesidir” şeklinde özetledi.
“Engel yoksa normal doğum teşvik edilmeli”
Normal doğumun yaygınlaşması için, toplumdaki yanlış inanışların ortadan kaldırılmasının büyük önem taşıdığına vurgu yapan Doç. Dr. Gürsoy herhangi bir engel yoksa normal doğumun teşvik edilmesi gerektiğini dile getirdi. Doç. Dr. Gürsoy normal doğumun faydalarını şöyle sıraladı:
Normal doğum sonrası iyileşme daha hızlı ve kolay olur, böylece günlük hayata dönme süresi daha kısadır. Anne, bebeğiyle daha rahat ilgilenebilir. Normal doğum sonrası enfeksiyon ve kanama riski daha azdır. Anne sütü daha kısa bir süre içerisinde gelir. Normal doğumla dünyaya gelen bebeklerin emme refleksi daha iyidir. Doğum sonrası annenin kilo vermesi daha hızlı olur. Doğum sonrası annede kabızlık sorunu daha az sıklıkta görülür. Çocukluk çağında astım ve obezite riski normal doğum ile doğan çocuklarda daha azdır. Bir sonraki gebelikte yaşanabilecek ciddi komplikasyonların (düşük, ölü doğum, rahim duvarında yırtılma, plasenta yerleşim anomalileri) oranı daha azdır. Bebek doğum kanalından geçerken basıya bağlı akciğerlerindeki amniyon sıvısı boşalır. Akciğerde sıvı kaldığında yeni doğanın geçici takipnesi (TTN) olarak bilinen bir solunum problemleri ortaya çıkabilir ki bu durum sezaryen ile doğan bebeklerde daha sık görülür. Normal doğum sırasında doğum kanalındaki faydalı bakterileri alarak dünyaya gelen bebeğin bağışıklık sistemi güçlenir.