BTSO, Akademi projesi çerçevesinde gerçekleştirdiği seminerler ile üyelerinin gelişimine destek oluyor. İş dünyasını yakından ilgilendiren kanunî düzenlemeler hakkında şimdiye dek çok sayıda bilgilendirme toplantısı düzenleyen BTSO, son olarak 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu hakkında seminere ev sahipliği yaptı. Avukat Alev Güçlüer tarafından kanun ve uygulamaları hakkında firmalara önemli bilgiler verildi.
Eğitimin açılış konuşmasını gerçekleştiren BTSO Yönetim Kurulu Üyesi İlker Duran, kişisel verilerin korunması konusunun son yıllarda Türkiye’de en fazla konuşulan konuların başında geldiğini söyledi. Teknolojinin hızla gelişimine paralel olarak kişisel verilerin korunmasının da zorlaştığını ifade eden İlker Duran, 2016 yılında Kişisel Verilerin Korunması Kanununun yürürlüğe girmesiyle Türkiye’de önemli bir boşluğun giderildiğini vurguladı. Yapılan yasal düzenlemenin başta bankacılık, sigortacılık, perakende sektörleri olmak üzere çok sayıda sektörü doğrudan ilgilendirdiğini belirten Duran, “Şirketlerimizin yaptırımlarla karşılaşmamaları adına mevzuata süratle uyum sağlamalarını hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Avukat Alev Güçlüer, kişisel verilerin ülkemizde 2010 yılında yapılan anayasa değişikliği ile teminat altına alındığını söyledi. Kişisel verilerin korunması konusunun Avrupa Birliği’ne uyum çalışmaları kapsamında değerlendirildiğini belirten Güçlüer, 7 Nisan 2016 itibarıyla 6698 kayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununun yürürlüğe girdiğini hatırlattı. Kanunun iş dünyasını yakından ilgilendirdiğini kaydeden Alev Güçlüer, “Kanunda kişisel verileri toplama, düzenleme, saklama, aktarım gibi işlemler yaparak şahsi veriyi işleyenler ‘veri sorumlusu’ olarak değerlendiriliyor. Ticari faaliyetler kapsamında çok sayıda firma hem kendi çalışanlarına, hem de müşterilerine ait kişisel verileri toplayıp kullandıkları için veri sorumlusu sınıfında yer alıyor. Kanun özetle bu işlemleri gerçekleştiren şirketlerin yükümlülüklerini ve dikkat edeceği kuralları kapsıyor” diye konuştu.
Kanuna göre kişisel verilerin sahibinin açık rızası olmaksızın kesinlikle toplanamayacağının altını çizen Avukat Alev Güçlüer, verilerin işlenmesi, saklanması ve kullanılmasının haklı gerekçelere dayanması halinde mümkün olduğuna dikkat çekti. Bu sebeple kişisel verileri toplanacak kişilerin şirketler tarafından bilgilendirilmesi gerektiğini dile getiren Güçlüer, isim, adres ve telefon numarası gibi verilerin kullanımı için kişilerden açık onay ve rıza alınması gerektiğini söyledi.
Kanunun ihlali halinde şirketlerin ciddi yaptırımlarla karşılaşabileceğine dikkat çeken Avukat Güçlüer, işlenen kabahat veya suça göre 1 milyon liraya varan idari para cezası ve 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasının uygulanabildiğini sözlerine ekledi.
İHA