BBP Kocaeli İl Başkanlığı ve Alperen Ocakları deprem bölgesinde ilk günden itibaren gerçekleştirdikleri faaliyetleri anlattı. BBP İl Koordinatörü Metehan Küpçü, ayrıca deprem bölgesindeki vatandaşlar için gıda ve temel ihtiyaç malzemelerinden oluşan kolileri hazırlamak için kampanya başlattıklarını duyurdu. "17 kişiyi canlı olarak çıkarmayı başardık"
Asrın felaketi olarak tarihe geçen ve 11 ili etkileyen büyük deprem felaketinin ardından hemen bölgeye giden ve 20 gün aralıksız çalışan BBP Kocaeli İl Başkanlığı iye Alperen Ocakları yaptıkları faaliyetleri anlattı. Çalışmalardan bahseden Alperen Ocakları İl Başkanı Cüneyt Engin, "Meydana gelen felaketten dolayı milletimizin başı sağ olsun, yaralılarımıza şifa diliyorum. Deprem haberini aldığımız ilk andan itibaren Alperen Ocakları olarak hemen harekete geçtik. Depremin birinci günü organize olduktan sonra 200 kişi ve 2 tırla bölgeye hareket ettik. Bölgeye gitmeden önce ciddi bir yardım topladık. İlk işimiz enkaz çalışmalarına yardım etmek ve kardeşlerimize yardımcı olmaktı. Enkaz çalışmalarında 17 kişiyi canlı olarak çıkarmayı başardık. 100’ün üzerinde şehit kardeşimize ulaştık. İki öğünle birlikte 10 bin çorba dağıttık. Kahramanmaraş’taki ihtiyaç sahiplerine bir hafta boyunca her gün çorba dağıttık. Bölgede 20 gün kalarak görevimizi layığıyla yerine getirdik ve şehrimize geri döndük" dedi. "İlk gün 200’e yakın arkadaşımız ve 2 tır erzakla yola çıktık"
Büyük felaketin yaşandığını söyleyen BBP Kocaeli İl Başkanı Kaan Şengil, "Kahramanmaraş bölgesine ilk giden gruplardan biriyiz. İlk gün 200’e yakın arkadaşımızla, alperenimizle yola çıktık. Yanımızda da 2 tır erzak götürdük. Bunu dışında portatif bir mutfakla Kahramanmaraş’ın yukarı mahallelerinde, gıdanın ulaşmadığı yerlere gittiğimiz ilk günden itibaren çorba dağıtıma başladık. Bunun dışında Kocaeli teşkilatları olarak 30 kişinin üzerinde arama kurtarma ekibimizle 4-5 grup olarak enkaz çalışmalarında bulunduk. Kahramanmaraş’ın 137 mahallesine ve köyüne erzak ile insani yardım yolladık. Bunun haricinde ben ve ekip arkadaşlarımız köylerimizi gezdik. Birebir ihtiyaç sahiplerine ulaşıp erzak dağıttık. Kurumlar arası koordinasyonu sağladık. Kepçe olsun, enkaz arama kurtarma araçları olsun, bunları arama kurtarma ekipleriyle buluşturduk. Enkaz faaliyetleri bitince 5 adet Şehit Muhsin Yazıcıoğlu çadır kenti kurduk. Yaklaşık 250 tane çadırımız mevcut. İhtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını biz hala buradan karşılıyoruz. Kocaeli’ye döndükten sonra şehrimizdeki depremzedelerle, kurumlarla iş birliği içinde çalışmayı hedefledik. Bunun için kaymakamlıkları, belediye başkanlarımızı ziyaret ediyoruz üzerimize düşeni soruyoruz. Ev eşyası, bilgisayar, çocuklar için boyama kitapları gibi köşede kalmış, pek düşünülmeyen ihtiyaçları karşılıyoruz. Bunun dışındakileri çok şükür devletimiz ve kamu kurumlarımız karşılıyor. Allah bir daha böyle bir afet yaşatmasın lakin bizim de toplum olarak bundan sonra daha şuurlu ve denetleyici olmamız gerekiyor. Depremde yaşanan can kayıpları daha önceden önlenmelidir, buna dair çalışmalarımız olacak. Muhsin başkanın Alperenleri olarak milletin zor gününde en önde olmayı görev bilen insanlarız. Görev şuuruna sahip fedakar insanlarız. Nerede ihtiyaç olursa orada olacağız. Bize yardımcı olan tüm teşkilatımıza teşekkür ediyoruz. Zor bir dönemden geçiyoruz. Psikolojimizde düzgün değil ama hayata kolay alışmayalım istiyorum. Tekrar bunları yaşamamak için eski hayatımıza kolayca dönmeyelim" diye konuştu. 15 bin kişilik mobil afet mutfağı
Asrın felaketi denilebilecek bir olay yaşandığını ifade eden BBP ve Alperen Ocakları İl Koordinatörü Metehan Küpçü ise, "Acımız çok büyük. Bölgeye ilk gidenlerdeniz. İnsanüstü gayret ve çaba vardı. Girilmedik gönül, sıkılmadık el bırakmamak için bir mücadelenin içindeydik. Koordinasyon çalışmaları yapıldı ancak 11 ili içine alan afet oluştu. Kolay değildi, yapılabilecek bir şey yoktu. Düşünsenize bir belediye, bir valilik hamle yapmak istiyor fakat personelinin yarısı enkaz altında, diğer yarısı da kendi ailesini kurtarmak için mücadelenin içinde. Millet olmadan devlet olabilir mi? Bu sebeple ilk gittiğimiz zaman bir boşluk vardı. Bizler de bu boşluğu doldurmak, derman olmak için bölgeye gittik. İlk olarak afet koordinasyon merkezine gittik. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve afet valisi olarak atanan Kocaeli Valisi Seddar Yavuz’la görüşme sağladık. Yanımızda 15 bin kişilik mobil mutfakla gittik. Afet koordinasyon merkezine ilk gittiğimizde yemekle alakalı büyük problem vardı. İnsanların karnı açtı. Hemen çorbamızı kaynatıp dağıttık. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Vali Seddar Yavuz’la görüşmelerimizden sonra 12 Şubat bölgesine gidilmesini uygun bulduk. İlçe kaymakamımız ve ilçe belediye başkanlarımızla beraber çalışma ve organizasyonu sağladık. 137 mahallesi olan 12 Şubat Belediyesi’nin bütün koordinasyonunu 200 alperenim ve il başkanlarımızla beraber sağladık" ifadelerini kullandı. "Gelen yardımları koordinasyonla günde bin, 2 bin haneye ulaştırdık"
Küpçü; "En önemlisi psikolojik olarak insanların yanlarında olduğumuzu bilmeleriydi, bu da onlara çok büyük güç verdi. Kadrolar yerine oturmasıyla beraber geri çekildik. Belediyemiz işlevsel hale geldiğinde kendimizi geri çektik. Fakat kaymakam ve belediye başkanı dediler ki; ‘Sizin koordinasyonunuz çok güzel, ekiplerinizle uyum içerisindesiniz bu sebepledir ki sizden bir süre daha yardım istiyoruz.’ Biz de seve seve yardımı gerçekleştireceğimizi söyledik. Bizlere 2 bin metrekare kapalı alanda depo tahsis edildi. Deponun içine 40 personelin kalabileceği yatakhane yaptık. İnegöl Belediyesi, Gaziosmanpaşa Belediyesi, Ümraniye Belediyesi ve 12 Şubat Belediyesi’nin gelen yardımlarını Alperen Ocakları Şehit Muhsin Yazıcıoğlu 12 Şubat Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezinde toplamaya başladık. Bizler alperenler olarak bu milletin bizatihi kendisiyiz. Gelen yardımları koordinasyonla günde bin, 2 bin haneye ulaştırdık. Çok başarılı olduk. Koordinasyon merkezimiz hala açık, bölgenin en büyüklerinden biri" şeklinde konuştu. "Alperen Ocakları Genel Merkezimizin arama kurtarma ekibi var"
Kocaeli’ye geri döndüklerini belirten Küpçü, "Kocaeli’ye gelmemizin asıl amacı imkanlarımız istikametinde burada gönüllü arkadaşlarımızla beraber yeni bir şeyler yapıp, ‘Bölgeye nasıl daha fazla faydamız olur?’ diye düşündük. Bununla ilgili toplantılar yaptık. Yine bölgemize derman olmaya devam edeceğiz. Arama kurtarma faaliyetlerinde hızlı organize olabileceğimizi fark ettik. Enkaz, tırnaklarla bile kazınsa maalesef yetersiz kalınıyor. Demek ki arama kurtarma için ekipman lazım, bunların hazır olması lazım. Her an böyle bir şey başımıza geldiğinde hareket edebilecek durumda olmamız lazım. Bu hepimiz için en önemli unsurdur. Sadece bunu düşünmemiz gereken kişi biz değiliz. Bunu bir millet olarak düşünüp, millet olarak hareket etmeliyiz. Alperen Ocakları genel merkezimizin arama kurtarma ekibi var. İllerimiz sırasıyla İçişleri Bakanlığıyla akredite oluyorlar. Bizler de Kocaeli teşkilatları olarak en az 100 kişilik bir ekiple sisteme başvuracağız. İçişleri Bakanlığı’na ve AFAD’a koordinasyonumuzu sağlayacağız. İnşallah Türk milletinin başına böyle bir felaket gelmez. Eğer başımıza böyle bir şey gelirse bütün ekipmanları hazır, bütün personelleri tecrübeli bir ekip olarak Kocaeli teşkilatlarını Türk milleti yanında görecektir" dedi. "Bütün kurumlarımızın hızlı şekilde kentsel dönüşüme ağırlık vermeleri gerekmektedir"
Evlerin dayanıksız olmasından bahseden Küpçü, "Deprem felaketinde işgüzarların çalmak çırpmak uğruna insanlarımızın hayatlarını mahvedenleri gördük. Bir de işini iyi yapıp kimseye zarar vermeyen şerefli, namuslu, vatan evladı müteahhitleri gördük. Kamu kurumlarımızın binalarına hiçbir zarar gelmedi lakin bireysel yapılan binalarda tablo çok ağır. Denetimlerin hızlı bir şekilde tam anlamıyla yapılması gerekmektedir. Kamu kurumlarının şartnameleri nelerse bireysel yapanların da aynı şartnameye uyması gerekiyor. Kentsel dönüşümü hızlı şekilde gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu saatten sonra bu milletin bir acıya dahi katlanabilecek durumu kalmamıştır. Bütün kurumlarımızın hızlı şekilde kentsel dönüşüme ağırlık vermeleri gerekmektedir. Bizim şu an anlık siyaseti değil de ‘Şehirlerimiz nasıl güvenli hale getirebiliriz?’ bunu münazara ediyor olmamız lazım. Günlük siyasetleri bırakmamız lazım. Ne çabuk unuttuk, unutmamalıyız. Günlük siyasete hemen dönmememiz gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu. "Kampanya başlattık"
Yeni bir kampanyaya start verdiklerini söyleyen BBP İl Koordinatörü Metehan Küpçü, "100-200 alperen kardeşimle beraber gıda ve temel ihtiyaç malzemeleri koliler halinde hazırlayacağız. Yüzde 25’ini kadın kollarımız bulunduğumuz ildeki ihtiyaç sahiplerine, yüzde 75’ini de Büyük Birlik Partisi İl Başkanlığımız ve Alperen Ocakları İl Başkanlığımızla beraber Ramazan ayından 5 gün önce en asgari 5 bin koliyle bölgeye inmek için kampanyanın startını veriyoruz. Kampanyamız koli bağışıyla da, nakit olarak da olabilir. Nakit yardımı yapmak isteyenlere en iyi fiyatı aldığımız yere kişiyi yönlendireceğiz. Kampanyaya destek olmak isteyenler 0532 063 23 34 bu numara ile irtibat kurabilir" şeklinde konuştu.