19 Şubat 2020'de Menderes ilçesi Atatürk Mahallesi Yaren Tepe mevkisinde meydana gelen olayda, orman görevlisi, ağaçların arasında battaniyeye sarılı kadın cesedi buldu. İhbar üzerine bölgeye gelen jandarma ekipleri, cesedin, 15 Şubat'ta Alsancak Polis Merkezine hakkında kayıp başvurusu yapılan Ayşe Nazlı Kınacı'ya ait olduğunu belirledi.
Bu gelişme üzerine soruşturmayı İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri devraldı. Olayla ilgili Taylan Özgür İmal, saklandığı evde yakalanıp, gözaltına alındı. Cinayeti itiraf eden İmal, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
"6-7 DAKİKA BOĞAZINI SIKIP PİŞMAN OLDUM"
İmal hakkında 'nitelikli kasten öldürme', 'nitelikli cinsel saldırı' ve 'nitelikli kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Taylan Özgür İmal, Temmuz ayında görülen ilk duruşmada, "Beraber barajın oraya gittikten sonra bana arkadaşının yanına gitmek istediğini söyledi. Ben de götüremeyeceğimi söyleyince aramızda tartışma çıktı. Kendimden geçtim ve 6-7 dakika boğazını sıktım sonrasında pişman olup, suni teneffüs yaptım ancak ölmüştü. Cesedi arabadaki battaniyeye sarıp, ormana attım" dedi. Savcı mütalaasında, İmal'ın 'nitelikli kasten öldürme', 'nitelikli cinsel saldırı' ve 'nitelikli kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından cezalandırılmasını talep etti.
"ALKOL VE UYUŞTURUCUNUN ETKİSİ ALTINDAYDIM"
İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın bugünkü duruşmasına tutuklu sanık İmal, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, Kınacı'nın aile ve taraf avukatları salonda yerlerini aldı. Mağdur avukatları sanığın üst sınırdan cezalandırılmasını isterken, sanık avukatı ise kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçunun işlenmediğini savundu. Avukatların ardından söz verilen sanık Taylan Özgür İmal, "Çok pişmanım. İsteyerek ve bilerek yapmadım. Uyuşturucu ve alkol etkisindeydim. Adaletinize güveniyorum" ifadelerini kullandı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET CEZASI ALDI
Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Taylan Özgür İmal'a 'nitelikli kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, 'nitelikli cinsel saldırı' suçundan 15 yıl hapis cezası, 'nitelikli kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan da 6 yıl hapis olmak üzere toplamda ağırlaştırılmış müebbet ve 21 yıl hapis cezası verdi.
BABASI, CİNSEL BİRLİKTELİĞİN RIZA DIŞINDA OLDUĞUNU SÖYLEMİŞTİ
Genç kızın acılı babası, İmal'ın ifadesinde "Ayşe Nazlı ile kendi rızasıyla birlikte olduk" diyerek yalan söylediğini, bunun mesajlar ve ses kayıtlarıyla kanıtlandığını vurgulamıştı. Baba, "Eşimle sürekli Ürkmez'e gidip geldik. Dedektif gibi tüm belgeleri hazırlayıp, polise sunduk. Ekipler de kendi çocukları gibi ilgilendiler. Perşembe gecesi polislerle birlikte olay yerine gittik. Bir gün sonra eşimle kaldığımız otelin lobisinde bir kadın, 'Ceset bulunmuş' dedi. Hemen olay yerine gittik ve cenazeyi gördük. 20 senedir saçının teline kıyamadığım kızımın ölüsünü gördüm. Allah hiçbir ebeveyne o görüntüyü görmeyi yaşatmasın. Cani verdiği ifadede kızımızın kendisiyle rızasıyla birlikte olduğunu söylemiş. Ancak bu doğru değil. Arkadaşına gönderdiği belgelerde isyan ettiği açık olduğu gibi Özlem'e adeta yalvarıyor. Bulunduğu yerin konumunu, fotoğrafını ve ses kayıtları atıyor. O cani, kendini kurtarmak için kızımın onuruna dil uzatıyor. Biz çocuklarımızı Türk örf ve adetlerine göre yetiştirdik. Kızımız, bizim boynumuz yere eğilmesin diye bu mesajları göndermiş. Özlem'i de kızımdan ayırmam. Haftada birkaç gün biz de kalırdı. Ancak tamamen onun ihmalkarlığı var" ifadelerini kullanmıştı.