Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezleri Koordinatörü, Orta Doğu Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Şeyhanlıoğlu, Suriye’deki cezaevleri, terör örgütlerinin oluşumu ve bölgesel dinamikler üzerine dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Orta Doğu Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Şeyhanlıoğlu, yıllar önce Suriye’de esir olan eski bir DEAŞ’lı ile yaptığı görüşmelerde, terör örgütü DEAŞ’ın Esad’ın planı olduğunu öğrendiğini söyledi. Şeyanlıoğlu, aynı şekilde terör örgütü PYD’yi Esad’ın kendisine "bekçi" olarak yetiştirdiğini söyledi.
Prof. Dr. Şeyhanlıoğlu, Suriye’deki cezaevlerinin yalnızca rejim karşıtlarını bastırmak için değil, aynı zamanda terör örgütlerinin yetiştirildiği, teorik ve uygulamalı birer eğitim alanı olarak kullanıldığını ifade etti. Özellikle Sayednaye ve Atme cezaevlerinin bu açıdan kritik rol oynadığına dikkat çeken Şeyhanlıoğlu, "Sayednaye Cezaevi DEAŞ’ın yetiştirildiği bir laboratuvar gibi kullanıldı. 2001-2003 yılları arasında Irak’ta sahaya sürülen başta DEAŞ olmak üzere onlarca terör örgütünün temel kadroları burada üretildi" dedi.
Cezaevlerinde bulunan farklı fikir ve ideolojilere sahip grupların, kasıtlı olarak birbirine karşı kışkırtıldığını, bunların kontrollü olarak savaştırıldığını ve cezaevlerinin aylarca kontrol dışına çıkarıldığını belirten Şeyhanlıoğlu, bu durumun binlerce kişinin korkunç şekilde hayatını kaybetmesine yol açtığını ifade etti.
2011 yılı Ağustos ayında Süleymaniye’de Celal Talabani’nin evinde gerçekleştirilen bir toplantıya da değinen Şeyhanlıoğlu, toplantıya Beşar Esad’ın eniştesi Asıf Şevket, Suriye Ulusal Güvenlik danışmanı Esad’ın kuzeni Ali Memlük, İranlı General Kasım Süleymani, PKK yöneticilerinden Murat Karayılan ve Bahoz Erdal gibi isimlerin katıldığını belirtti. Şeyhanlıoğlu, terör örgütü PYD’nin kurulduğu bu toplantının, bugün PYD’nin kontrolünde ve ABD’nin himayesinde olan bölgedeki Kürt hareketlerinin şekillendirilmesi ve PYD’nin güçlendirilmesiyle doğrudan bağlantılı olduğunu söyledi. Kürt liderlere suikastlar
Şeyhanlıoğlu, Esad rejiminin Kürtlere yönelik politikasının, rejim karşıtı ve Türkiye ile yakınlaşma eğilimindeki Kürt liderlerin sistematik olarak bertaraf edilmesini içerdiğini söyledi. Şeyhanlıoğlu, örnek olarak Abdullah El Bedro ve ailesine yönelik suikastlar ile Meşal Temo’nun öldürülmesini gösterdi.
Şeyhanlıoğlu, Suriye’deki istihbarat merkezlerinin uluslararası güçler ve terör örgütleriyle olan bağlantılarına da dikkat çekti. "DEAŞ’ın ilk ismi Irak-Şam Milliyetler Birliği olarak bilinir. Bu, MOSSAD dış istihbarat birimi olan ISIS’la aynıdır. Çünkü DEAŞ, Sayednaya hapishanesinde CIA ve MOSSAD’ın desteğiyle şekillendirildi" ifadesinde bulunan Şeyhanlıoğlu, İsrail’in Suriye’de 250’den fazla noktayı vurduğunu ve istihbarat merkezlerinin hedef alınmasının dikkat çekici olduğunu belirtti.