Öz İplik İş Sendikası Kadın Komitesi Başkanı Fulya Pınar Özcan, Bursa’da işten çıkartılan kadın işçilerle bir araya gelerek, “Sendikal sebeple iş ilişkisi sona erdirilen üyelerimizin, sendikal haklarına saygı duyularak işe iadelerinin gerçekleştirilmesini talep ediyoruz” dedi.
Öz İplik İş Sendikası Kadın Komitesi Başkanı Fulya Pınar Özcan, Bursa’da işten çıkartılan 9 Barutçu Tekstil işçisiyle bir araya geldi, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Öz İplik iş Sendikasının her daim çatışmacı değil uzlaşmacı, ayrıştırıcı değil birleştirici bir tutumla işvereni endüstriyel sistemin önemli bir parçası olarak gördüğünü ve işyeri olmazsa istihdamın olmayacağını, işçi olmazsa işyerinin varlığını sürdüremeyeceğinin bilincinde davrandığını belirten Özcan, “Barutçu Tekstil Çalışanları, uluslararası belge ve sözleşmelerin, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve kanunların kendilerine tanıdığı hakları kullanarak sendikamız Öz İplik İş’e üye olmuştur. Anayasanın 51. maddesi çalışanların sendikaya serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahip olduğunu ve hiç kimsenin bir sendikaya üye olma ya da üyelikten ayrılma noktasında zorlanamayacağını açık şekilde ifade etmektedir. Sendikalı olmaları neticesinde 9 kadın emekçi arkadaşımızın iş ilişkisi sonlandırılmıştır. Sendikalı oldukları için emekleri ve ekmekleriyle tehdit edilen arkadaşlarımız yaklaşık 5 aydır fabrika önünde bu haklı ve zorlu mücadelesini sürdürmektedir” ifadelerini kullandı. "Sendika üyelerimizin can sağlığının tehlikeye atılması izahı olmayan bir konudur"
Örgütlenme sürecinde Barutçu Tekstil’in çalışanların sağlığını tehlikeye atacak adımlar da attığını öne süren Özcan, “Firma yetkililerinin yapıcı bir diyalog ve uzlaşıdan uzak tavırlarına daha önce maruz kalmamıza ek olarak; 30 Ocak 2023 tarihinde sendika görevlilerimiz ve üyelerimizin bulunduğu ortamda firmaya ait araç içerisinde amonyak dolu tankların kapaklarının açık bırakılışı ve bu noktada insan sağlığını yok sayacak şekilde fütursuzca üyelerimizin ve sendika görevlilerimizin can güvenliğinin tehlikeye atılışı gerçekten çok üzücü ve izahı olamayan bir konudur” şeklinde konuştu. “İş ilişkisi sona erdirilen üyelerimizin, işe iadelerinin gerçekleştirilmesini talep ediyoruz”
Özcan, 8 Mart Dünya Kadınlar günü vesilesiyle işçilerin mücadelesinde yanlarında olmak istediklerini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
“8 Mart 1857 yılında Tekstil sektöründe çalışan kadınların 16 saatlik çalışmanın 10 saate indirilmesi, daha iyi bir ücret, eşit muamele talepleriyle hak mücadelesinde bir fabrikaya kapatılarak çıkan yangında hayatlarını yitirerek başlattıkları bir mücadele günüdür. Ancak görüyoruz ki bugün hâlâ aynı baskılar devam ediyor, bugün hâlâ eşitlik mücadelesi, adalet, emek, alın teri, daha iyi çalışma koşulları için bütün baskılara rağmen mücadele ediyoruz. Bugün hâlâ fabrikalarda, tarlada, evde çalışan kadının, işte, okulda, sokakta, evde susturulmaya, bastırılmaya çalışılan sesinin özgürlük savaşını sürdürüyoruz. Bugün burada yaklaşık 5 aydır mücadelesini yılmadan sürdüren emekçi kadınların sesi oluyoruz. Barutçu Tekstil yetkililerinin sendikal baskı ve engellenmeleri sona erdirmesini, sendikal sebeple iş ilişkisi sona erdirilen üyelerimizin, sendikal haklarına saygı duyularak işe iadelerinin gerçekleştirilmesini talep ediyoruz.”
Kadın Komitesi Başkanı Pınar Özcan başkanlığındaki heyet, açıklamanın ardından sloganlar eşliğinde yürüyerek fabrika önünde konumlanan kadın emekçilerinin bulunduğu alana yürüyüş yaptı.
