İzmir’de düzenlenen ‘Üye Ödüllendirme Töreni’nde konuşan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesi artık bir zorunluluk haline geldi, üzerinde çalışıyoruz” derken, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli de, “Üretimde ve ihracatta lider konumda olduğumuz ürünlerde biz, fiyat belirleyici olmalıyız” dedi.
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ile Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli; İzmir Ticaret Odası (İZTO), Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) ve İzmir Ticaret Odası (İTB) işbirliğiyle düzenlenen Üye Ödüllendirme Töreni’ne katıldı. Törende ayrıca, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, Türkiye Odaları ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve iş dünyasının temsilcileri de bulundu. Üç odanın işbirliği ile düzenlenen törende, her kurum kendi kriterleri doğrultusunda üyelerini ödüllendirdi. Bu kriterler arasında; ticari kazanç sıralamasına göre vergi rekortmenleri, ihracat ve döviz kazandıran faaliyetler, en yüksek yatırım yapanlar, oda üyeliğinde 20 ve 50 yılı geçenler, en fazla tescil ücreti ödeyen firmalar, en fazla istihdam sağlayan kadın girişimciler gibi farklı kategoriler yer aldı. Bakan Pekcan ve Bakan Pakdemirli, ekonomik gündemine ilişkin önemli açıklamalar yaptı.
“Her iki tarafın da menfaatine”
Gümrük Birliği Anlaşması ile ilgili son bilgileri paylaşan Bakan Pekcan, “Avrupa Birliği ile aralık ayında görüşme gerçekleştirdik. Gümrük Birliği Anlaşmamızın güncellenmesi, hem Avrupa Birliği çalışmalarında, hem bizim çalışmalarımızda her iki tarafın da menfaatine. Dolayısıyla benim kendilerine önerim, siyasi ve politik tartışmaların başka bir mecrada yapılması, ticari ve ekonomik çalışmaların önünü tıkamaması yönünde. Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesi artık bir zorunluluk haline geldi, üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu.
“Önümüzdeki seneden beklentimiz yüksek”
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, dünya ve bölgedeki ekonomik gelişmelere ilişkin de şu değerlendirmede bulundu:
“Ticaret savaşları, uluslararası korumacılık önlemleri, siyasi karışıklıklar, iç çatışmalar, protestolar, dünyada belirsizliklerin ön plana çıktığı bir dönem. 2019’da kasım ayı birinci çeyreğinde belirsizlik endeksi yayınlandı. Belirsizlik endeksi birinci çeyrekte yüzde 5 iken 2019’un üçüncü çeyreğinde yüzde 99.7’ye çıktı. Küresel ekonomi büyümesi 2020 için 3.9 öngörülürken, 2.9 gerçekleşti. Küresel ticaret hacminin artışı yüzde 4 iken yüzde 1.2 olarak gerçekleşti. Bu büyüme rakamları son 18 yılın en düşük rakamları. Önümüzdeki seneden beklentimiz yüksek.”
“2020’ye daha inançlı, daha güçlü giriyoruz”
Küresel korumacılık önlemlerinin 2016-2017 döneminde dünyadaki ticaret hacminin 79 milyar dolarını kapsadığını belirten Bakan Pekcan, “2018-2019 döneminde korumacılık önlemlerine tabii küresel ticaretin hacmi, 747 milyar dolar. Yaklaşık 2 senede 10 katından fazla bir artış var. bizim korumacılık önlemlerine tabii olan ihracatımız, 2018’de 7.2 milyar dolar, 2019’da da 10.8 milyar dolar. Biz dünyadaki bu koşullara rağmen sizlerle beraber bu büyük rakamlarımıza ulaştık çok şükür. İhracat artış sıralamamız dünyada 7. sırada. Allah’ın izniyle ocak ayında da yüzde 6.1 artış ile ihracatımızı 14 milyar 765 milyon dolar seviyesinde. Bugüne kadar en yüksek ocak rakamı gerçekleşti. İthalatımızda yüzde 9.1 yavaşlama oldu 2019’da. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 85.9. Son 62 yılın en yüksek karşılama oranı. Dünyadaki tüm olumsuz koşullara rağmen Türkiye dinamik bir biçimde, tüm enerjisiyle yoluna devam ediyor. Biz 2020’ye daha inançlı, daha güçlü giriyoruz. Bundan sonra da hep beraber daha güzel işler yapacağız” dedi.
“Fiyat belirleyici olmalıyız”
Türkiye’nin kuru üzüm, incir, fındık, zeytin, kayısı gibi birçok tarımsal üründe dünya lideri olduğunu, tarımsal üretimde dünyada ilk 10’da yer aldığını belirten Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli de, şu ifadeleri kullandı:
“Küçükbaş hayvancılıkta Avrupa’da birinciyiz. Yine ağaçlandırma faaliyetlerinde dünyada üçüncü sırayız. Bunlar güzel işler elbette. Ancak artan dünya ve ülke nüfusuna bakıldığında bunların yetmeyeceğinin de farkındayız. Mesela artık üretimde ve ihracatta lider konumda olduğumuz ürünlerde biz, fiyat belirleyici olmalıyız. Bunu da üretimdeki artışa bağlı olarak, piyasa fiyatlarının üretici aleyhine düşmesini engelleyerek sağlayabiliriz. Biz bu tür konularda oldukça iyi niyetli, destekleyici ve teşvik ediciyiz. Örneğin; bildiğiniz gibi, Ege Bölgemizin lider konumda olduğu kuru üzüm ve kuru incire, TMO aracılığıyla müdahalede bulunduk. Düşmesi beklenen iç ve dış piyasa fiyatlarını müdahalelerimiz sayesinde artışa geçirerek, üreticimizin emeğini koruduk. Böylece ülkemizin, bu ürünlerde daha çok söz sahibi olmasını sağladık. Somut bir örnek vermek gerekirse kuru üzümde ihracat fiyatı geçen seneye göre, ton başına 200 dolar artmış. Yani ülkemize ilave 55 milyon dolar gelir sağlanmıştır. Aynı şekilde, üretimdeki artışa bağlı olarak, ihracat fiyatının ton başına 500 dolara düşmesi beklenen kuru incirde düşüşü durdurarak ihracatta oluşacak 10 milyon dolarlık kaybı da engellemiş olduk.”
Dokuz ilçeye daha kurulacak
Sadece ihracatın yeterli olmadığını, markalaşmak ve ürünlere katma değer katarak, dünyaya pazarlamak gerektiğini kaydeden Bakan Pakdemirli, “İnşallah önümüzdeki dönemde; sözleşmeli üretim, kamu, özel sektör ve üniversite işbirliği, endüstriyel amaçlı lifli bitkilerin üretimi, organik ve organomineral gübre kullanımı, su ürünlerinde 2 milyar dolarlık ihracat hedefi, yeni damızlık üretim merkezleri, 2 milyon hektar alanın daha sulamaya açılması, 14,3 milyon hektar tarımsal arazinin toplulaştırması gibi konuları bizim ağzımızdan daha sıklıkla duyacaksınız. Tabi diğer yandan, inovasyon üzerinde de önemle duruyoruz. Bu noktada, Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgelerinin önemi, daha da çok ortaya çıkıyor. Ülkemizin ilk örneğini teşkil edecek olan, Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Sera Organize Sanayi Bölgesinin (OSB) kuruluşu için, 7 Kasım’da gerekli imzayı attım. İnşallah Dikili Sera OSB, modern otomasyon sistemine sahip teknolojik seralarda yıllık 80 bin ton kaliteli yaş sebze ve meyve üretecek. Bu emeğini, yurt içi ve yurt dışı piyasalara sunacak, ayrıca 3 bin 500 kişilik yeni istihdam ile ülke ekonomisine katkı sağlayacak. Ayrıca İzmir’de Dikili ilçesi dışında, dokuz ilçede daha Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kuruyoruz. Hayvancılık, seracılık, süs bitkileri ve su ürünleri sektörlerine önemli katkılar sağlayacak olan Ödemiş, Tire, Seferihisar, Bayındır, Bakırçay, Foça, Menderes, Kınık ve Torbalı ilçelerinde, proje ve yer seçimi çalışmalarına başladık. Bununla birlikte Ege bölgemizde Denizli-Sarayköy, Aydın-Efeler ve Manisa-Alaşehir Tarıma Dayalı İhtisas Sera OSB kurulması çalışmalarımız da hızla devam ediyor” dedi.
“En önemli başlıklarımızdan biri ekonomi”
İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, konuşmasının başında Malatya ve Elazığ’da meydana gelen depremi hatırlatarak, “İzmir’deki iş insanları toparlanarak deprem bölgesindeki vatandaşların yanında oldu. Ben şahsım adına İzmir Valisi olarak herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise, şunları söyledi:
“İzmir’de faaliyette bulunan tüm firmaların sorumluluklarınım bilincinde olduğunu gururla söyleyebiliriz. İzmir doğu ve batının kesişim noktası olduğu çok özel bir şehir. İzmir Büyükşehir, İzmir’in değerlerini ön plana çıkararak, dünyadaki gelişmeleri bütünleştirmeyi amaçlayan kapsamlı stratejik plan çerçevesinde çalışmalarını sürdürüyor. En önemli başlıklarımızdan biri de ekonomi. Küresel olarak ekonominin kırılgan hale geldiğini biliyoruz. İzmir’in de bu süreçten olumsuz etkilenmemesi için şehrin potansiyeli kullanacağız.”
“Eşit şartlarda yarışma imkanı verin”
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, “Bugün İzmir’de tarihi bir güne tanıklık ediyoruz. İZTO, EBSO ve İTB, yıllar sonra ilk defa böyle müşterek bir özel törenle İzmir iş dünyasını bir araya getirdi. Birlik ve beraberlik olunca rahmet ve bereket oluyor. Dünya ticareti düşerken Türkiye ihracatını artıran bir ülke oldu. Türk özel sektörü ayrıca turizm, müteahhitlikte, taşımacılıkta 53 milyar dolar döviz girdisi sağladı. Dünyada sıkıntı var etrafımız ateş çemberi. Ülkemize ihracat, istihdam ve yatırım kazandıran, vergi geliri sağlayan sizlerin başarı hikayelerinden gurur duyuyorum. Elbette altyapı, ulaştırma ve lojistik alanlarında yapılan yatırımların burada büyük payı var. Sıkıntılarımız yok mu, var. Ama hepsini aşacak iradeye ve imkâna sahibiz. Devletten tek isteğimiz, rakiplerle eşit şartlarda yarışma imkanı verin. Bizi mevzuata, bürokrasiye boğdurmayın, gerisini biz hallederiz” ifadelerine yer verdi.
Toplantıda, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ve İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından ödül töreni düzenlendi.
Ekonomi