Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ve Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Sheraton Otel’de düzenlenen ‘Yolsuzluğun Önlenmesi ve Etiği Teşviki için Teknik Destek Projesi Uluslararası Konferansı’na katıldı. Bakan Tüfenkci, yaptığı konuşmada, Bakanlık olarak çağın gereklerini yerine getiren güçlü bir kurumsal yapıya sahip olduklarını belirterek, "Ülkemiz nüfusunun tamamının güvenliğini korumaya yönelik faaliyetlerde bulunurken, diğer tarafından ülkemizle ticaret kültürünün geliştirilmesi için esnaf ve sanatkarlar, şirketler, kooperatiflere yönelik hizmetlerle ilgili politikalar belirlemekte, bu politikaları paydaşlarla işbirliği içinde yürütmekteyiz. Bakanlık olarak hedefimiz, ülkemizi ticaretin en kolay ve en güvenli yapıldığı merkez haline getirmek istiyoruz. Gümrük kapı ve limanlarımızda her geçen gün artan işlem hacmi ticaretin kolay ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesini zorunlu hale getirmiştir. Önceliğimiz yasal ticareti kolaylaştırmaktır, yasal ticaretin kolaylaştırılması yasa dışı ticaretle daha etkin mücadele edilmesine, gümrük işlemlerinden kaynaklanan formalitelerin azlatılması, gümrük işlem maliyet ve işlem sürelerinin minimum düzeyine indirilerek ticarete ve piyasaya sunmaktır" açıklamasında bulundu.
Çalışanların hukuk kuralları çerçevesinde hareket etmesinin birinci olmazsa olmaz şart olduğunu anlatan Tüfenkci, "Onun ötesinde ahlaki ve etik kültürünün geliştirilmesi, davranış biçimlerinin bu şekilde şekillendirilmesi önemli” ifadelerini kullandı.
Tüfenkci, "Hukuk kuralları sağladığı mevzuat altyapısı içinde ticari faaliyetleri denetlenebilir hale getiriyoruz. Ahlak, birey hayatını düzenler. Böylece hukukun referans çerçevesi haline gelir. Özellikle ahlak ve hukuk güven ortamını, istikrarı önceler. Güvenliğin, istikrarın, kamu güvenliğinin olmadığı hiçbir ortamda he hukuk kurallarının işleyişini ne de ahlaki davranışların tam olarak var olmasını beklersiniz. 15 Temmuz hain darbe girişimi bize şunu gösterdi. Maalesef kamu görevlileri içinde paralel bir yapı oluşturarak, kendi sapkın dini inançlarına sahip bir cemiyete, bir örgütü kamu görevlileri kamu gücünü de kullanarak, finans aktardıklarını, paralele bir yapılanmaya gittiklerini, özellikle millete karşı bir tehdit olarak var olduklarını görüyoruz. 15 Temmuz’da da bu tehdit bir terör örgütü vasfından öte kendi insanına darbe yapan kamu görevlilerini ortaya koydu. O tankı kullanan, uçağı kullananlar veya o silahı çekenlerin yüzde 99’u kamu görevlisiydi. Esasında baktığında, o kamu görevlileri, korumakla mükellef oldukları devlet mekanizmasına karşı, seçilmiş hükümete karşı, milletin oy verdiği anayasaya karşı ihlal suçunu işlemekten de hiçbir şekilde çekinmediler. Demek ki biz etik kurallarını yerleştirmemiz lazım, ahlak boyutuyla görev bilincini bu anlamıyla da yerleştirmemiz lazım. Evet rüşvet almak, vermek kötü bir şey. Yolsuzluğu önlemek hepimizin görevi ama en büyük en büyük yolsuzluğu, en büyük ihaneti bu millet 15 Temmuz’da gördü" şeklinde konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, insanların değerlerinin, inanışların, tarihin, aile ve kültürün içinde yaşadıkları toplum tarafından şekillendirildiğini belirterek, "Değerler soyut kavramlar da değildir. Eyleme dönüştüklerinde somutlaşır. Değerleri somutlaştırarak kalıcı kılan da şey eğitimdir. Okullar öğrenciler değerler sisteminin gelişmesinde önemli rol oynar. Öğretme, öğrenme sürecinin değer odaklı olması için öğretim programlarımızı güncelledik. Değer eğitiminin, eğitimin özü olduğunun altını çizdik. Öğretmenlerin değerleri, öğretim programının bütünleyici bir parçası olarak ele alarak uygun yaklaşımlarla öğrencilere kazandırılmasını istiyoruz" dedi.
Etik kültürünün benimsenmesi ve içselleşmesi için çalıştıklarına dikkati çeken Yılmaz, "Bu çalışmanın kamu hizmeti olduğunun da bilincindeyiz. Kamu kurumları içerisinde en fazla personele sahip olan Bakanlık, Milli Eğitim Bakanlığıdır. Bir milyondan fazla personelimiz var, 25 milyon eğitim alan unsurumuz var. Bu da bizim sorumluluğumuzu kat kat artırmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı Etik Komisyonumuz çalışıyor, personelimize etik eğitimi veriyoruz. Toplam, 300 binin üzerindeki personele etik davranış ve mesleki etik eğitimi verdik. Etik eğiticileri yetiştiriyoruz. Yapılan etik eğitimi uygulamalarını sürekli olarak değerlendiriyoruz" diye konuştu.
(Enise Vural/İHA)