İstanbul 'da kaldığı pansiyonun penceresinden düşerek yaşamını yitiren İzmirli hemşire Şebnem Köker'in telefonundaki detaylar, ölümündeki şüpheleri güçlendirdi. 29 yaşındaki hemşirenin İzmir'de yaşayan babası emekli Abdullah Köker, "Kızımın telefonunun denize düştüğü iddiası yalan. Sevgilisi T.B. karakolda verdiği ifadede kızımın saat 19:00'da telefonunu denize düşürdüğünü iddia ediyor. Ancak kızım kendi telefondan 23:06'da bir arkadaşını aramış" dedi. Acılı baba Köker, "Kızım o gece telefonda arkadaşına T.B.'nin evli olduğunu öğrendiğini ve bir an önce kurtulmak istediğini, İzmir'e döneceğini söylüyor. Telefonu saat 19.00'da denize düşse bu konuşmayı nasıl yapabilir? Bu çelişkinin cevabı şu an ortada yok" diye konuştu.
NİYE 'BENİ AL' DESİN!
İzmir'de bir hastanede ameliyat hemşiresi olarak çalışan kızı Şebnem Eylül Köker'in geçtiğimiz yıl gemi kaptanı T.B. ile sosyal medya üzerinden tanıştığını söyleyen Abdullah Köker, "Kızımın hiçbir psikolojik sorunu yoktu. Hayat dolu, neşeli bir kızdı. Öldüğü akşam beni telefonla arayıp 'Baba yarın 14.00 uçağı ile geliyorum, saat 16.00'da beni al' dedi. İntihar edecek kişi böyle konuşmaz. Kızım atıldı, bundan eminim" dedi.
"TİMSAH GÖZYAŞLARI DÖKTÜ!"
T.B.'NİN emniyetteki ifadesinin de çelişkilerle dolu olduğunu belirten baba Abdullah Köker, "İfadesinde 'Tartışmıştık, ben diğer odaya uyumaya gittim. Gürültü üzerine uyanınca, Şebnem'in cansız bedenini gördüm' diyor. Oysa beni aradığında da 'Özür dilerim, kurtaramadım. Ellerimden kaydı' diyerek timsah gözyaşları döktü" dedi.
Baba Abdullah Köker
"BASIN PEŞİNİ BIRAKMASIN"
Basının ve kamuoyunun Şule Çet davası gibi bu olayın da peşini bırakmaması gerektiğini belirten Köker, "Kızım hayat doluydu. Bana göre evli olduğu ortaya çıkınca panik yaptı ve 'Eşime söyler' diye korkup kızımı aşağıya attı. Zaten düşme şekli intihar gibi durmuyor. İntlhar eden kişi sırt üstü düşmez" diye konuştu.