Çanakkale
Tören, Türkiye Cumhuriyeti adına Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan'ın, Abide alanındaki anıta ay yıldız motifli çelengi bırakmasıyla başladı.
Saygı duruşunda bulunulması, tören kıtası tarafından saygı atışı yapılmasının ardından program, İstiklal Marşı eşliğinde göndere Türk bayrağının çekilmesiyle devam etti.
Bakan Yardımcısı Demircan, törende yaptığı konuşmada, Çanakkale Kara Muharebeleri'nin başladığı bu tarihi günün 108'inci yılında, Türk milletini şanlı zafere ulaştıran tüm şehit ve gazileri minnetle yad ettiğini söyledi.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerde hayatını kaybedenleri de rahmetle anan Demircan, o yıllarda Çanakkale'de olduğu gibi nice zorluklarda ülkenin tek yürek haline geldiğini vurguladı.
Çanakkale'nin, yüksek faziletlere sahip milletin vatanseverlik, fedakarlık, cesaret gibi hasletlerle yazdığı kahramanlık destanı olduğunu kaydeden Demircan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Çanakkale; Malazgirt, Mohaç gibi şanlı tarihimizin ve milli mücadelemizin en büyük mihenk taşlarından biridir. Bundan 108 yıl önce, Türk İslam coğrafyasının her bir köşesinden gelip bu toprağa kanını akıtmış, canını katmış evlatlar, babalar, ağabeyler, gösterdikleri fedakarlıkla Çanakkale destanını yazmıştır. Bu destan, Türk milletinin yeniden doğuş destanı olduğu gibi başka milletlere de milli benliklerini hatırlatan bir ilham kaynağı olmuştur. Türk askeri, Çanakkale'de sadece kahramanlığını ortaya koymamıştır, ahlakını, dürüstlüğünü ve vicdanını da en zor şartlarda koruyarak, düşmanına, vatanını işgale gelenlere karşı sergilediği insaflı tutumuyla bu savaşın 'Centilmenler savaşı' olarak anılmasını da sağlamıştır. Bu hasletler Türk askerinin kışlada aldığı askeri terbiyeden evvel evinde aldığı manevi Türk aile terbiyesine dayanır."
Demircan, Türk milletinin şehitlerini hiç unutmadığı gibi hafızasında kin ve nefreti tutmayı asla seçmediğini dile getirdi.
Türkiye'nin müttefiki olan ülkelerin mensuplarının atalarının, bu topraklarda şehit ecdat ile koyun koyuna yattığını ifade eden Demircan, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi 'Onlar, bu toprakta can verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.' Bizler, atalarımızın bize bıraktığı gibi gelecek nesillerimize yine barışı, yine kardeşliği miras bırakacağız. Bugün burada muzaffer olmuş bir neslin evlatları olarak duyduğumuz gurur Çanakkale ruhuyla yeniden kendimizi bulmuş olmanın da haklı gururudur." dedi.
Demircan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki başarılarının arkasında, geçmişte de olduğu gibi bugün de "milli vizyon" Çanakkale ruhunun bulunduğunu anlattı.
"Burada olmak bir ayrıcalık"
İtilaf Devletleri'ni temsilen konuşan İngiltere Genelkurmay Başkanı Patrick Sanders da bugün bir arada bulunmalarının, yıllar önce savaşan askerlerin cesaretini ve fedakarlığını yansıttığını belirtti.
Türkiye, İngiltere, İrlanda, Avustralya, Yeni Zelanda, Hindistan, Fransa ve diğer milletler topluluğu devletlerine kayıpları ve yaralıları nedeniyle saygılarını sunduklarını aktaran Sanders, "Bugün burada geçmişi paylaşan müttefikler olarak anma töreni yapmamız, ilham verici ve mütevazı. Uluslararası toplum, özellikle NATO, dayanışmasını gösteriyor. Dünyadaki en güçlü askeri ittifaklardan birinin parçası olarak burada olmak bir ayrıcalık." ifadesini kullandı.
Herkesin Avrupa'da ve dünyada uzun vadeli barışı sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağını dile getiren Sanders, Çanakkale'nin tarih ve zamanın ötesinde olduğunu söyledi.
Sanders, bu savaşın zamanın ötesine geçerek herkesi etkilediğine değinerek, "Bu savaşta hayatını kaybedenlere çok şey borçluyuz. Daha güçlü ve daha işbirlikçi olduğumuz için sonsuza kadar minnettar kalacağım. Burada dostlar ve müttefikler olarak birlikte bulunabiliyoruz. Çanakkale’de savaşan herkesin anısını ve ortak geleceğimizi selamlıyorum." diye konuştu.
"Güçlü olan değil haklı olanın galip geleceği bir kez daha anlaşılmıştır"
Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ise Çanakkale Muharebeleri'nde şehit ve gazi olan, Çanakkale'yi geçilmez yapan tüm Mehmetçikler ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygı ve rahmetle andığını bildirdi.
Kaşdemir, 108 yıl önce bu topraklarda dünya tarihinin akışının değiştiğini ve dünya tarihinin adeta yeniden yazıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Çanakkale Zaferleri dünya tarihinin sayfalarına, 'Türklerin zaferi' olarak altın harflerle yazıldı. Türk milleti en zor şartlar altında dahi vatanını savunmayı başarmış, icap ettiğinde seve seve ölmeyi bir şeref bilmiştir. Türk milleti vatan ve bağımsızlık uğrunda şehit ve gaziliği en yüce makam olarak kabul etmiş ve bu anlayışın gereğini canını ortaya koyarak ispatlamıştır. 108 yıl önce bu topraklarda güç dengelerine bakılmaksızın güçlü olan değil haklı olanın galip geleceği bir kez daha anlaşılmıştır."
Bu yılın Cumhuriyet için önemli olduğunu vurgulayan Kaşdemir, "Büyük acıların, ateş çemberlerinin, büyük fedakarlıkların içinden geçerek kavuştuğumuz, Cumhuriyetimizin 100'üncü yıl dönümü kutlu olsun. 108 yıl önce bu topraklarda uzun süren bir geri çekilme son bulmuş, yok oluşa doğru sürüklenen Türk milleti, küllerinden yeniden doğmuş ve kurtuluş mücadelemizin başkomutanını, Cumhuriyetimizin kurucusunu tarih sahnesine çıkarmıştır." dedi.
Kaşdemir, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Çanakkale'den sonra Türk milletinin desteğini alarak kurtuluş mücadelesini başlattığını hatırlatarak, uzun ve meşakkatli bir yolculuğun sonunda cumhuriyeti ilan ettiğini, dolayısıyla Cumhuriyetin temellerinde Çanakkale ruhunun olduğunu vurguladı.
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Meyer-Landrut da törene katıldı
Kur'an-ı Kerim tilavetine de yer verilen törende, şehitler için dua edildi. "Çanakkale Türküsü"nün seslendirildiği program kapsamında Türk ve Anzak askerleri ile gaziler ve izciler tören geçişi yaptı.
Bakan Yardımcısı Demircan ile Genelkurmay Başkanı Sanders ve beraberindekiler, resmigeçidi izledi. Tören, şehitlik defterinin imzalanmasının ardından temsili şehit mezarlarına karanfil bırakılmasıyla sona erdi.
Anma törenine, Avustralya Gazi İşleri Bakanı Matt Keogh, Yeni Zelanda Savunma Bakanı Andrew Little, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ali Sivri, savaşa katılan ülkelerin temsilcileri ile çok sayıda gazi ve yabancı misyon temsilcileri katıldı.