Acıbadem Bursa Hastanesi Nefroloji Uzmanı Dr. Hüseyin Çelik, aşırı sıcaklarda vücuttaki suyun terleme yoluyla kaybedildiğine dikkat çekerek, “Eğer yeterli sıvı alınamazsa idrar miktarı azalıyor ve bol idrar ile vücuttan kolayca atılması mümkün olan maddeler birbirine eklenerek taş oluşumuna neden oluyor.“ dedi.
SESSİZ OLUŞUYOR, ANİDEN AĞRI İLE BELİRTİ VERİYOR
Böbrek taşlarının bir kum taneciğinden 7 santim hatta bazen daha büyük ölçülere kadar değişiklik gösterdiğini ifade eden Dr. Çelik, “Taşların varlığı genellikle bel bölgesinde ya da böbrek ile idrar torbası arasında bulunan böbrek yolundaki konumuna göre karın ve kasık bölgesinde ağrı ile anlaşılıyor. Bazen bulantı, bazen kusma hatta ateş görülebiliyor. Ağrının şiddeti ise hastadan hastaya değişebiliyor.” diye konuştu.
İHMAL EDİLEN TAŞ BÖBREK YETMEZLİĞİNE GÖTÜREBİLİYOR
Böbrek taşlarının bazen böbrek fonksiyonunu bozuncaya veya kalıcı hasarlar oluşturuncaya dek belirtisiz büyüyebildiğine dikkat çeken Çelik, taşın böbrekte yaratabileceği sorunların bulunduğu yere göre değişiklik gösterdiğini söyledi. Taşın, böbrekte üretilen idrarı mesaneye taşıyan ‘üreter’in ağzına yerleşmesi idrar çıkışının azalmasına ya da durmasına neden olduğunu vurgulayan Çelik, bu durumun uzun sürmesi halinde idrarın geriye dönüp böbreğe baskı yaptığını ve şişmesine neden olduğunu kaydetti.,
Böbrekte taş oluşumunun neden olduğu bir başka hastalığın, böbreğin bakteriyel enfeksiyonu ile ortaya çıkan pyelonefrit olduğunu belirten Çelik, şu bilgileri verdi: “Taşın bulunduğu bölgede oluşan enfeksiyon doğru ve zamanında tedavi edilmediği takdirde hastayı böbrek yetmezliğine götürebiliyor. Her iki durumda da taşa müdahale edilerek böbreğin geri döndürülmesi mümkün oluyor. Ancak taşların geri dönülemeyecek kadar zarar verdiği ve böbreğin alınmasının söz konusu olduğu hastalar da oluyor. Erken tanı için hastanın kendisinde ve ailesinde taş öyküsü varsa böbreğin yılda en az bir kez ultrason ile takip edilmesi gerekir. Bir böbreği alınmış hastaların ise 3-6 aylık aralıklarla takip edilmeleri ve diğer organın çok iyi korunması gerekiyor.”
