Sinan Oğan, MHP Genel Merkezi'nin ülkücülerin kongre talebinin önüne geçmek için Tosya ve Gemerek mahkemelerinden karar çıkarmak suretiyle süreci engelleyebileceklerini zannettiklerini söyledi. Sinan Oğan, şöyle konuştu: “Açıkça soruyorum. MHP Genel Merkezi o anlamda ve arkadaşları yönlendirme yoluyla da olsa Ankara mahkemelerine müracaat etmişler midir? Ankara mahkemelerinden ret kararı almışlar mıdır? Bunu da açıklamaları lazım. Bir Çemişgezek Mahkemesi kaldı müracaat etmedikleri. Çemişgezek Mahkemesi'ne müracaat edip bir kararda oradan çıkarmaları lazım. Çünkü MHP Genel Merkezi gülünç durumlara düşüyor. Bu kurultayı durdurmak için ülkücüler gülünç duruma düşürmelerinin gereği yok. Çıksınlar mertçe kurultaydan korkmasınlar, ülkücülerden korkmasınlar. Ülkücüler ve ülkücü irade en doğru kararı verecektir.”
"SÜREÇ GEÇİCİ OLARAK DURMUŞTUR"
Bütün Türkiye’yi ilgilendiren bir karardan bahsedildiğini ifade eden Oğan, “O sebeple Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımıza 18. Daire'ye önemli bir görev düşmüştür. Ayın 15’ini beklemeden önce elbette mahkemenin işine karışmak gibi bir niyetimiz asla yoktur. Ancak çağrıda bulunma hakkımızı kullanıyoruz. Biran önce Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımıza 18. Daire’nin biran önce toplanıp karar vermesi gerekir. Tosya ve Gemerek mahkemelerinden alınan karar bu süreci sadece geçici olarak durdurmuştur. Bu hukuksuz bir karardır. Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesi Ankara’dadır. MHP’nin Ankara mahkemelerine müracaat etmesi gerekirdi. Gidip Çemişgezek, Tosya, Gemerek mahkemelerinden karar çıkarmak suretiyle böyle bir işlemi yapmalarının hukuken de hiçbir geçerliliği yoktur. Buna rağmen çağrı heyetimizde ve diğer aday arkadaşlarımıza oturup değerlendirme yapacağız. Ve yol haritamızı netleştireceğiz” diye konuştu.
"HÜKÜMET BU İŞİN İÇİNDEDİR"
“Tedbir bir süreci kapsıyor mu?” sorusu üzerine Oğan, “Elimize mahkeme kararı geçmiş değil. Duyumlarımıza göre tedbir Yargıtay’ın karar vereceği güne kadar geçerlidir. Yoksa kurultay asla toplanamaz, bu karar hukuksuzdur gibi bir şeyi içermiyor. Ara işlemlerin ve diğer işlemlerin yapılmasını durdurmaktan ibarettir. Ankara mahkemelerinden bir karar alınsaydı oturulup konuşulurdu. Çemişgezek’ten, Tosya’dan ya da diğer mahkemelerden böyle kararlar almalarından öyle anlaşılıyor ki, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın günler öncesinde sözlü ifadeleriyle bu karara müdahil olduğunu açıkça göstermesi şimdi meyvesini vermiş durumdadır. Hükümet doğrudan bu işin içindedir. MHP tüzük kurultayı Adalet Bakanının meselesi haline gelmiştir. Ve bu kararın nasıl bir ortamda alındığını açık bir şekilde göstermektedir. Biz bir tüzük kurultayı yapmak istiyoruz. MHP’nin tüzüğünün bir maddesini değiştirmek Adalet Bakanını ne ilgilendirir. Türkiye’nin hukuk sürecini etkileyecek bir çalışma içinde değiliz. Bu bizim iç işimiz. O kadar iç işimiz ki seçim kurulu hakim bile tayin etmiyor” dedi.
"SÜREÇ ASLA DURMAYACAK"
“Tüzüğün bir maddesinin değiştirilmesinden MHP neden korkuyor?” diye soran Oğan, “Genel merkez neden korkuyor. AKP neden telaşlanıyor. Bekir Bozdağ niye endişelere kapılıyor. Tosya, Gemerek mahkemeleri bu işi üzerlerine vazife adlediyorlar. Bunlarında takdirini kamuoyuna bırakıyorum. MHP Genel Merkezi’ne şu soru yöneltilsin. Ankara’da ret kararı var mıdır, bu konuda açıklama bekliyorum. Diğer adaylarla temas halindeyim. Ortak bir yol haritamız olacak. Tüzük kurultayı sürecini bütün arkadaşlarımız birlikte yürütüyoruz. Biz daha birbirimize rakip olma sürecine gelmedik. Genel başkanlık seçimi aşamasında değiliz. Tüzüğümüzü değiştirme aşamasındayız. Bizim hukuk komisyonumuz var. Çalışmalarımızı bir süreliğine bu sürece ara verilebilir, belki biraz geciktirebilirler ama MHP’deki kurultay sürecini asla durduramayacaklardır” açıklamasını yaptı.
Açıklamanın ardından Oğan, şehir konvoyunun ardından partilerle bir araya geleceği otele geçti.