Sinop Nükleer Güç Santrali için hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) başvuru dosyası Çevre ve Şehircilik Bakanlığına sunuldu. Buna göre, Sinop İnceburun mevkisinde doğal orman vasfı olmayan alanda kurulması öngörülen santral için hazırlanan ÇED başvuru dosyası Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca genel formata uygunluğu onaylandıktan sonra hem kurulacak olan inceleme ve değerlendirme komisyonu üyelerine gönderilecek hem de halkın görüşlerine açılacak. Halkın katılımı toplantısı gerçekleştirildikten sonra İDK üyelerinin görüş ve önerileri ile halktan gelen görüş ve öneriler doğrultusunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca ÇED raporu özel formatı hazırlanacak ve ÇED raporu da bu formata uygun olacak. Yürütülecek çalışmalar sonucunda hazırlanacak ÇED raporu, İDK tarafından da değerlendirilerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığının onayına sunulacak. Raporun bakanlıkça olumlu bulunması halinde projede yer alan çevresel önlemlerin yeterli görüldüğü onaylanmış olacak. Yatırımcı açısından bir taahhüt niteliği taşıyan ÇED raporunda, projenin inşaat ve işletme dönemlerindeki tüm etkileri Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca izlenecek ve aykırılık tespiti halinde ise mevzuatta öngörülen yaptırımlar uygulanacak. Proje kapsamında yürütülecek tüm faaliyetlerin, nükleer güvenlikle ilgili tüm dünyada kabul görmüş ilke ve standartlar çerçevesinde titizlikle yürütülmesi sağlanacak. Sinop NGS projesi kapsamındaki inşaat faaliyetlerinin başlayabilmesi için “ÇED Olumlu” kararının yanı sıra Türkiye Atom Enerjisi Kurumundan (TAEK) yer lisansının ve inşaat lisansının da alınmış olması gerekecek. Proje için seçilen sahanın uygunluğuna yer lisansı aşamasının sonunda karar verilecek.
“AVRUPA ÜLKELERİNDE VAR, BİZDE NEDEN OLMASIN?”
Sinop’ta esnaflar nükleer santralin şehre katkısını değerlendirdi. Ahmet Can, “Avrupa ülkelerinde veya diğer ülkelerde bu nükleer santraller var. Türkiye’de niçin olmasın? Avrupa’nın mahalle aralarında dahi, işte Fransa’da, Almanya’da bir sokaktan geçerken sokağın hemen yan tarafında duvarın dibinde uzun bir yürüyüş bandında nükleer santraller var. Orada teknolojiye uygun bir şekilde yapılan bu hizmetler bir sıkıntı oluşturmuyor. Aynı teknolojiyle de Türkiye’ye veya Sinopumuza yapıldığı zaman bize ne zararı olsun. Eğer zararı varsa cebimdeki cep telefonunda da var. Sinopumuza böyle bir hizmetin gelmesi şahsen, Sinopumuzun gençlerini veya gurbete giden gençlerimizi tekrar Sinop’a kazandırmış oluruz. Sinop daha bir canlılık görür” dedi.
“SİNOP HALKINA VE ESNAFINA ÇOK BÜYÜK EKONOMİK OLARAK KATKI SAĞLAYACAK”
Nükleere karşı olmadığını belirten Hayrettin Yükselecek, “Durağan Barajı’ndan örnek vermek gerekirse, ilçemizde bulunduğundan dolayı orada binlerce kişi çalıştı. Biz de ekmek yedik oradan. İlçe ekonomisine çok büyük katkı sağladı. Esnaf olsun halk olsun gayet mutluydu bu durumdan. Aynı şeyi nükleer için de ben düşünüyorum. Binlerce kişi çalışmaya gelecek. Bu Sinop halkına ve esnafına çok büyük ekonomik olarak katkı sağlayacak. Burada büyük paralar dönecek öyle diyebilirim. Enerjide dışa bağımlılığımız azalacak. Hem de bir nükleer teknolojiyi elimizde bulundurmak amacıyla gerekli olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
“AVRUPA’NIN ORTASINDA ÇOK SAYIDA VAR”
Ünal Uzunoğlu, “Bütün dünyada varken Türkiye’de neden olmasın? Bu 3-5 çapulcunun yani ‘istemiyoruz’ demesiyle yatırımın gelmeme gibi bir durumu olmaz. Bir an önce herkes aklını başına toplasın. Avrupa’nın ortasında çok sayıda varken, çevremizin her yanında varken bizde olmaması için bir sebep yok. Komşularımızdan elektrik alıyoruz. Onlara biz satacağımız yerde biz niye onlardan alalım? Biz onlardan daha mı güçsüzüz? İleriki günlerde bizim için daha iyi olur inşallah. Nükleer santral daha çok ekmek demek daha çok aş demek, daha çok insan demek” şeklinde konuştu.
“ENERJİYE İHTİYACIMIZ VAR”
Esnaf Cemalettin Koca, “Ülkemizde en büyük sorun enerji sorunu. Bu enerjinin de doğalgaz ve petrol dışarıdan ithal ediliyor. Cari açığımızdan biri de budur. Bunun için mutlaka enerjiye ihtiyacımız var. Bunun için de Nükleer Santrallerin Türkiye’de kurulmasını arzu edenlerden birisiyiz çünkü bu bir ihtiyaç. Tabii bunu istemeyenler de olabilir onlara da saygı duymak lazım” ifadelerini kullandı.
3 Mayıs 2013’te Türkiye, Japonya ile Sinop’ta nükleer santral kurulmasına ilişkin hükümetlerarası anlaşma imzalamıştı. Sinop Nükleer Santralinin ilk ünitesinin 2023 yılında, ikinci ünitenin 2024 yılında, üçüncü ünitenin 2027, dördüncü ünitenin 2028 yılında işletmeye alınması hedefleniyor. Akkuyu ve Sinop ile birlikte Türkiye’de 8 nükleer reaktör inşa edilmiş olacak.
(Osman Aksu/İHA)