İçişleri Bakanı Soylu, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 5. kuruluş yıl dönümü nedeniyle düzenlenen programa katıldı. Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nde düzenlenen toplantıda konuşma yapan Soylu, göç meselesinde başarısız olunan bir konunun olduğuna dikkat çekerek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, dün partisinin grup toplantısındaki konuşmasında göç idaresindeki yabancılarla ilgili bazı bilgilerin istihbarat kurumlarına verilmediği yönündeki iddialarını değerlendiren Soylu, “Bazı kafaları bu başarıyla gurur duymaya ikna edemiyoruz, bazı kafaları bu başarıyı baltalamaya, karalamaya çalışmaktan maalesef bir türlü alıkoyamıyoruz. Bu kafaları göç gibi bir dram olayını siyaset malzemesi olarak kullanmaya çalışmaktan bir türlü alıkoyamıyoruz. Dün, Ana Muhalefet Partisinin lideri, Meclis grup toplantısında Göç İdaresi ile ilgili garip ithamlarda bulundu. Vicdan, insanlık hadisesinden siyaset çıkmaz. Ana Muhalefet Partisi ve lideri, ocağımıza düşmüş insanları neredeyse aylardır taciz ederek, Türkiye’nin, bütün dünyanın ayakta alkışlayarak hak ettiği başarıyla, övgüyü yerle yeksan etmeye çalışmaktadır. Bu çok ayıptır. Zulüm sadece insanlara yapılmaz. Zulüm, tarihe, olaylara ve medeniyete de yapılır. Dünkü konuşmasını dinledim ve neye itiraz ettiğini anlamak için konuşmasının o bölümünü birkaç kez dinlemek zorunda kaldım. Eline tutuşturulan her kağıdın okunması, içine girmeden, anlamadan, cehaletle değerlendirme yapmak çok büyük yanlış. O konuşmayla, yapılanları kıyasladığımızda büyük bir boşluk ortaya çıkıyor. Bir siyasi partinin genel başkanı kendisine de, kendi partisinin tabanına da, vatandaşımıza da bu haksızlığı yapmamalı. Buralar sorumluluk yerleridir. Acaba bizim bir yerde eksikliğimiz mi var, muhalefet bizi gerçekten yanlış bir konuda uyarıyor mu diye birkaç kez dinledim. Ancak sözlerinde iyi niyetli ve doğru bilgiyi içeren bir bilgiye rastlamak mümkün olmadı. Ana Muhalefet lideri, ikamet izinlerinin emniyetten alınıp, Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne devrini eleştirmektedir. Oysa bahsettiği devir işlemini içeren 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu Meclis’te CHP’nin desteği ile geçmiştir ve tek bir ret oyu bile verilmedi. Kabul oyu verdiler. Tutanaklarda da bu son derece açık ve mevcuttur. CHP grubu adına konuşan milletvekilleri, bu yasayı bizde alt komisyonda görüştüğümüz zaman ortak kararla çıkarttık dediler. Şimdi aynı zihniyet dönüyor ve bizi suçluyor. Suçladığı konu ne? Yabancılara ikamet izni verilirken Göç İdaresinin, emniyetle istihbarat paylaşmadığı. İnanın anlamakta zorluk çekiyorum. Burası bir istihbarat kurumu değil ki. Emniyet, jandarma ve istihbarat teşkilatları göç idaresine kendi verdiği istihbarat bilgisini neden tekrar geri istesin. Beyefendi zannediyor ki; kendi genel müdürlüğü zamanındaki bir Türkiye var. Bütün sistemin tıkır tıkır işlediği, sistemin birbiriyle entegre olduğu, bilişimin en üst seviyede kullanıldığı yepyeni bir sistem içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.
“Bu ithamlara cevap verirken asıl iftirayı kaçırmamak lazım” diyerek sözlerini sürdüren Soylu, “Bunun arasına bir şey daha sıkıştırılarak şu söyleniyor: Aslında, Kılıçdaroğlu dünkü konuşmasında hükümetin bir terör örgütünü korumaya çalıştığını, buradaki pırıl pırıl insanların bu işlemleri yaparken emniyetten ikamet izni belgesini alıp göç idaresine, yani bütün dünyanın üzerinde ittifak ettiği, muhatap aldığı bir idarenin emniyetine bunu sağlarken bizler teröristleri korumak için bütün bunları gerçekleştirdik. Aslında 6458’e onay verirken onlarda teröristleri korumak için buna onay vermişler. Havamda olsam çok güzel şeyler söyleyeceğim de, burada kastettiği adres nettir. Türkiye’nin eşzamanlı olarak PKK, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C ile mücadele ettiği bir dönemde ve ilginçtir; Türkiye, PKK ile mücadelesini ne zaman şiddetlendirse maalesef Ana Muhalefet Partisi, hükümetimizi bir terör örgütü ile yan yana göstermeye çalışan söylemlerle ortaya çıkmaktadır. Burada yapılmak istenen, Türkiye’nin PKK ve aşırı Sol örgütlerle mücadelesini sulandırmaktır. Ana Muhalefet lideri boşuna uğraşmasın. Onun yaptığı hatayı biz yapmayız. Hiçbir terör örgütü ile aynı çizgiye gelmedik, bundan sonrada gelmeyiz. Bu kadar temiz bir işi böyle bir kılıf içerisinde sunmak kelimenin tam anlamıyla aymazlıktır” açıklamasında bulundu.
(İlker Turak/İHA)