Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Balkanlar’dan Anadolu’ya göç eden muhacirlerin yerleştirildiği merkez Yüreğir ilçesi Köprülü Mahallesi’nde, dönemin önde gelen iş adamlarından Bosnalı Salih Efendi öncülüğünde yapımına başlanan Köprüköy Camisi, 1930’da ibadete açıldı.
Daha sonra caminin bahçesine dikilen sarmaşık, cami duvarlarını ve minareyi kapladı. Minaresi, çam ağacını andıran cami, bu özelliğiyle halk arasında "yeşil cami" olarak anılmaya başlandı.
Ayrıca bir grup mahalle sakini, caminin giderlerini üstlenip bakımını sağlamak için Yeşil Cami Koruma Derneği adında bir dernek kurdu. Dernek sayesinde caminin arka bahçesine küçük bir üretim alanı yapılarak renkli çiçekler ve bitkiler üretildi. Bu sayede cami çekim merkezi haline de geldi. Camiyi namaz saatleri dışında da dolduran vatandaşlar sohbet edip kitaplarını okurken ününü duyan birçok turistin de ibadethaneyi ziyaret edip fotoğraf çektiği öğrenildi.
KENTSEL DÖNÜŞÜM KORKUSU
Köprülü Mahallesi’nde başlayan kentsel dönüşüm ise mahalle sakinlerini şimdiden tedirgin etmeye başladı. Cami cemaatinden Ahmet Güngör (56), caminin kentsel dönüşüm alanına girmemesi gerektiğini ifade etti. ‘Yeşil cami’ olarak adlandırılan Köprüköy Camii’nde namaz kılmanın çok güzel bir duygu olduğunu da söyleyen Güngör, “Burası bizim dedelerimizden kalmıştır. Namaz kılmak bambaşka bir şey bu camide. Her yer mis gibi kokuyor. Ama anlayana tabi ki” dedi.
Yeşil Cami Koruma Derneği Başkanı Muzaffer Yeldan ise kentsel dönüşüm riskinin olduğunu caminin çevresinin hapishane gibi evlerle dolup taşacağını belirtti. Yeldan, “Kimse ne olacağını bilmiyor. Mahalle sakinleri diken üstünde oturuyor. Gitmesini istemiyoruz camimizin ama bir tedirginlik içerisinde bekliyoruz” diye konuştu.
(Umutcan İşledici/İHA)