İstanbul
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Sepetçiler Kasrı'nda yapılan görüşmede, MIKTA'nın, dünyanın gündemini şekillendiren çok taraflı konuların ele alınması ve ülkeler arasında işbirliği alanlarının belirlenmesi noktasında önemli faydalar sağladığını ifade etti.
Türkiye ile Güney Kore arasındaki sağlam dostluk bağını vurgulayan Şentop, "Bizler, zor gününde birbirinin yardımına koşan iki büyük milletin fertleriyiz. Tarihimizin en büyük afetlerinden birini yaşamakta olduğumuz bu dönemde, Kore'den gelen yardımları ve gösterilen dayanışmayı Türk halkı daima şükranla hatırlayacaktır." dedi.
Şentop, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Güney Kore'nin depremzedelere yardım ve afet bölgelerinin yeniden imarı konularında verdiği desteğin de çok önemli olduğunu kaydederek, "Afet bölgesinde aciliyet arz eden çadır, konteyner gibi malzemelerin tedarikinde ve yeniden imar çalışmalarında, kıymetli desteklerinizin sürmesini bekliyoruz." diye konuştu.
Güney Kore ile 2012 yılında stratejik ortaklık düzeyine yükseltilen ilişkilerin önümüzdeki dönemde her alanda güçleneceğine olan inancını dile getiren Şentop, bunlara paralel olarak parlamentolar arasındaki ilişkilerin ve işbirliğinin daha da ileriye taşınabileceğini bildirdi.
TBMM Başkanı Şentop, Güney Koreli yatırımcıların Türkiye'deki yatırımlarını artırmalarının iki ülke arasındaki dostluk ve kardeşlik bağlarını daha da güçlendireceğine işaret etti.
FETÖ terör örgütünün Güney Kore'deki faaliyetleriyle ilgili duyulan endişeyi de dile getiren Şentop, FETÖ'nün sadece Türkiye değil, Güney Kore'nin güvenliği için de büyük bir tehdit oluşturduğu uyarısında bulundu.
Şentop'un konuşmasının ardından söz alan Güney Kore Ulusal Meclis Başkanı Kim Jin-pyo ise Türkiye'nin kalbindeki yerinin ayrı olduğunu kaydederek, ilkokuldayken 4 yıl boyunca Türk askerlerinin kurduğu Ankara Okulu'nda okuduğunu aktardı.
Kim Jin-pyo, terör örgütü FETÖ'yle ilgili ise gerekli bilgileri toplayarak meseleyi Meclislerine taşıyacaklarını ve gerekenlerin yapılacağını sözlerine ekledi.
