MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Devlet Bahçeli, gençlere ayırdığı partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada protestoları devam eden Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri başta olmak üzere gençlere çağrıda bulundu.
Devlet Bahçeli'nin açıklamasının satır başları şöyle oldu:
Bugün sizlerle sadece Türk gençliği üzerine konuşmak, görüşlerimi açıklamak istiyorum. Gelecek demek varolmak, hayata tutunma iddiası demektir. Geleneği ve geleceği arasında bağ kuramayan toplumların hazin sonlarına tarih ibretle şahitlik etmektedir.
Özellikle 4 Ocak 2021'den itibaren Boğaziçi Üniversitesi'nde yeşeren olaylar Türk gençliği üzerinde oynanan oyunları yeniden deşifre etmiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, "genç fikirler demek, gerçek fikirler demektir" sözüyle görüşümüzü doğrulamaktadır. Biz kuşakları X, Y, Z ile ele almıyoruz. Bu ayrımın alfabenin diğer harflerine kadar ulaşacağını, buradan da sonuç çıkmayacağını görüyoruz.
Milleti bir görüyor, adına Türk milleti diyoruz. Gençliği bir değerlendiriyor, Türk gençliği diyoruz. Her insan bizim için hurmete layıktır. Gençlikten taviz vermemiz, onları kaotik şartlarında sahipsiz bırakmamız söz konusu olamayacaktır.
Gençlikten taviz vermemiz, onlara kulak tıkamamız söz konusu olamayacaktır. Düşüncesi ne olursa olsun, Türk gençliği bizim has bahçemiz, parlak yüzümüz, muazzam hazinemizdir. Biz Türk gençliğinin ruh kökünü, yüreğinde kopan fırtınalı sahilleri, kendimizi bildiğimiz kadar iyi biliyoruz. Hiç ayırt etmeksizin, her genç kardeşime elimi uzatıyor, alayını birden hasretle kucaklıyorum. Diri umutlarımızı Türk gençliği ile örtüştürdük. Bu zaman diliminde cari imkanlarımız nisp etinde üzerimize düşen görevleri yerine getirmenin heyecanı ile dolduk. Onlar bizim her şeyimizdir. Gençlik hür istikbalimizin mimarı, mirasçısıdır. Gözümüze nasıl bakıyorsak onlara da öyle bakmalıyız. Gençliğin üstesinden gelemeyeceği hiçbir zorluğun olmadığı kanaatindeyiz.
Gençler üzerinde hesap yapan çakal suretlerini görüyor, emellerini takip ediyoruz. 15-24 yaş grubunda yaklaşık 13 milyon kardeşimiz bulunmaktadır. Türkiye'nin genç nüfus oranı AB ülkelerininkinden çok daha fazladır. Bu stratejik gücümüzün apaçık delilidir. Türk gençliğinin aklını bulandırmaya, duruşunu bozmaya çalışan iç ve dış mihrakların ana gayesi, bu güçten çekinmelerinden dolayıdır.
Ölüm döşeğine düşmüş bir uygarlıpğı korkudan kasılmasına benzer bir şekidle herhangi bir kaygıya kapılmalarını aklımızın ucundan bile geçirmiyoruz.
Aziz Atatürk'ün dediği gibi, muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızda akan kanda olduğu sürece baharımızı, hayallerimizi kimse hüzne döndüremez, döndürmeye de güçleri yetmez. Teminatımız ve tesellimiz Türk gençliğidir.
Yıkım gündelikçileri, mukallit aydınlar, kimliksiz siyasetçiler, terör örgütlerine taşeronluk yapan köksüzler, gençliğe musallat olan cinayet ve suç şebekeleri bilsinler ki, bizim ne dağa gönderecek, ne hücre evine yollayacak, ne üniversite kapılarındaki eylemlerde kaybeden tek bir gencimiz dahi yoktur. Devşirdiklerinin eline silah tutuşturanlar, üniversitelere tezgah kuranlar bunun bedelini ağır bir şekilde ödemelidir.
Sis bulutu dağılıp, pişmanlık yerini aldığında aklı kiralanan, aldatılan, hayatı sönen gençlerimizin müteessir ve muhtaç hallerine en başta anaları ve babaları kahrolacaktır. Türk gençliği uyanık ve dikkatli bir şuura, devletine karşı sorumluluğa, ailesine ve arkadaşlarına karşı saygılıdır. Bunun aksi iktimatinde olanlar kandan faydalanan vampirlerdir.
Hak ve özgürlük mücadelesi meşru ve hukuki sınırlar içinde insan onurunun parçasıdır. Özgürlüğün sınırı başkalarının özgürlüğüdür. Hayatı yaşasın ve kahrolsun sloganları arasına sıkıştırmak insansa yaşama sırt çevirmektir.
Gençlerimize hatırlatmak isterim ki haklı olmak en güçlü silahtır. İnsanı insan yapan şahsiyetidir. Haklı olan şahsiyetli bir duruşla öne çıkacaktır.
Bir anlık gaflet, bunalım, yanlış adım hayatı boyunca tesirini koruyacak maliyet çıkaracak demektir. Kötü arkadaşlık yaygın kötülük demektir. Her kötü korkaktır.
Önemli olan kötülükleri söküp atacak olan dirayete sahip olmaktır. Hepimize düşen vazifeler vardır. Boğaziçi Üniversitesi'ndeki her gelişme her şekilde çarpıtılmıştır. Bu işin içinde ne yazık ki bazı siyasi partiler de yer almıştır.
Hiçbiri sırtında taşıdığı mevki ile ahenk içinde yaşamıyor. CHP'den tutun İP'e kadar, HDP'den tutun diğerlerine kadar çirkin manzara bunu göstermektir. Gençlere tavsiyem şahsiyetinizi kazanın, kendinizi bilinçlendirin. Zira cisminizle değil, ruhunuzla insan olacağını lütfen aklınızdan çıkarmayın. Her yaptığınız işe bağlanın. Gençlerimiz müsterih olsunlar, zaman öncelikleri hep değiştirmiştir.
Bugünün genci, yarının yetişkinidir. Hepimiz genç olduk. Bazen hesabını yapamadığımız hayal kırıklıklarımız oldu. Yeri geldiği yılgınlığın tozunu yuttuk. Düşüncemiz harbiydi, akıbetimiz hayroldu, harcı da haysiyetlerle karıldı.
Hayatın erken dönemlerinde yapılması gereken ödevler vardır ve bellidir. Erken davranmak yerine geç kalınırsa hayatın zorlu yolları, trajik yanları teker teker belirginleşecektir.
Gençlik filizlenmiş dinanizmiyle zoru başaracaktır. Yaşanan her anımız tarihe karışıyor. Gençlik manevi bir servettir, israf edilmemelidir. Gençlerimizin safiyane düşünceleri, samimi dilekleri muhteremdir. Konuşmak, tartışmak, daha güzeli amaçlamak insan olmanın alametifarikasıdır.
Türk gençliğinin devletine söyleyeceği her söz öncelikle ahlak ilkeleriyle perçinlenmelidir. Gençlerimiz belki de yapılmayanı yapmayı başaracaklardır. Türk gençliği zekidir, çalışkandır. Bu yüzden yozlaşmış akımlar, terörizmin ajanları, marjinal çevreler, gençlerin peşindedir. Sevgili gençler hiçbirinizi kaybedemeyiz. Kızgınlığınız olabilir, tepkileriniz sivri olabilir fakat sizler bizim için paha biçilmez öneme sahipsiniz.
Kıt kanaat imkanlarla okuduğunuz okulu bitirmenin peşindesiniz, belki bir sevdiğiniz var açılamıyorsunuz. Biz de bu çağlardan geçtik, ne yaşadıysanız benzerlerini yaşadık. Direnmeyi zalimlere, Türkiye düşmanlarına karşı yapın. Terör örgütlerinin istismarlarına aldanmayın.
Gelin yanlış bir tercihin içinde olan varsa dönsün. Gençlik üzerinde kumar oynayanları görün. Kavgaya değil, kitap okumaya çağıranlara koşsun. Üniversite kapılarında terör örgütünün dolduruşuna gelmeyin. Sizin yeriniz kapı dağil, içeridir, anfilerdir, hocalarının dizinin dibidir.
Tarihin hangi noktasındayız? Zamanın neresindeyiz? Nereden geldik nereye doğru gidiyoruz? Dünyanın karmaşık, sosyopolitik dönüşümlerine karşı hazırlıklı mıyız? 2020 yılında küresel internet kullanıcı sayısı 4,5 milyardı. Dünya çapında e-ticaret için 1 dakika 1 milyon dolar para harcandı. WhatsApp uygulamasında 1 dakika 41,7 milyon mesaj paylaşıldı. Google'da 1 dakikada 3,7 milyon arama yapıldı. Her 1 dakikada Twitter'a 319 yeni kullanıcı katıldı. Instagram'a 1 dakikada 347.242 hikaye eklendi. Endüstri 4.0'a geçişle birlikte dijital gelişmelere yeni boyutlar eklenmişti.
21. yüzyılın bir değişim ve dönüşüm çağı olması duygusal iniş ve çıkışları sıradan hale getirmiştir. Gerekli dersleri sabırla çıkarmak zorundayız. Fırsat kollayanlar her zaman olmuştur, olacaktır. Bu tehdide Türk gençliği sessiz kalamaz, kalmamalıdır.
Türk milleti kahramanlarıyla tehditleri ezdi geçti. Gençlerimiz Devletine milletine ailesine gönül ve vefa borcunun gereğini vatanseverlikle, hainleri korkuta korkuta yerine getirecektir. Gençlerimiz yaptıkları ve yapacaklarıyla fırtınalar koparmalıdır, geleceğin dünyasında milli davalarımız Türk gençliğinin davalarıdır.
Küresel süreç demokrasinin önüne çekilen setleri yıkıp, piyasaları serbestleştirecek, hukuk kurallarını özgürleştirecek tahliller suya gömülmüştür. Yıkıcı olmaktan sonra, hainlerin zehirli propagandası haline dönüşmedikçe saygımız vardır. Özgürlük manevi ve hukuki bir haktır. Hiç kimsenin lütfunu istemiyoruz, bağımsızlığımıza gölge düşürülmesine izin vermeyeceğiz. Devletime ve milletime tuzak kuran zalim çevreleri bozmak için Türk gençliği hazırda beklemelidir.